İstanbul polisi, Adnan Oktar ve grubuna yönelik 4 ilde operasyon başlattı. Başlatılan operasyon kapsamında 235 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Başsavcılık, Adnan Oktar’ın kaçmaya çalışırken yakalandığını açıkladı. Adnan Oktar’ın mal varlıklarına el koyulurken şirketlerine kayyum atandı. Operasyonda Adnan Oktar’ın evine ve A9 TV’ye baskınlar düzenlendi. 171 kişi gözaltında.
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Adnan Oktar ve örgütüne yönelik 4 ildeki 120 adrese hava destekli eş zamanlı operasyon başlattı. Operasyon kapsamında 235 kişi hakkında gözaltı karar verilirken, Adnan Oktar'ın Çengelköy’deki villasına ve canlı yayınları gerçekleştirdiği A9 TV'ye baskınlar düzenlendi. Adnan Oktar Çengelköy'deki evinden gözaltına alınırken, 171 kişi de gözaltına alındı.
Başsavcılık ve emniyet kaynakları, Adnan Oktar'ın kaçmaya çalışırken yakalandığını açıkladı. Ayrıca, Oktar’ın silahlı korumalarının da polise uzun süre direndikleri belirtildi. Bölgeye Özel Harekât polislerinin gönderildiği öğrenilirken, gözaltına alınan diğer şüpheliler arasında kamuoyunda ‘kedicikler’ olarak bilinen kadınların olduğu ifade edildi. Saat 08:35 sıralarında gözaltına alınan Oktar, İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan sağlık kontrolünün ardından, emniyete götürüldü.
Örgüt lideri Adnan Oktar ve ekibine yönelik soruşturma, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, çocukların cinsel istismarı, cinsel saldırı, reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması veya alıkonulması, cinsel taciz, şantaj, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, siyasi ve askeri casusluk, dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama, özel hayatın gizliliğini ihlal, resmi belgede sahtecilik, Terörle Mücadele Kanunu'na muhalefet, tehdit, cebir, iftira, halkı askerlikten soğutma, hakaret, suç uydurma, yalan tanıklık, nitelikli dolandırıcılık, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, Vergi Usul Kanunu'na muhalefet, rüşvet, eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi, eziyet, kişisel verilerin kaydedilmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'a muhalefet" suçlarını kapsıyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine, Sulh Ceza Hakimliği'nce şüphelilerin mal varlıklarına el koyulmasına hükmedildi. Hakimlik, ayrıca arama yapılan yerlerde ele geçirilen kıymetli her türlü mal ve eşya hakkında da kazanç müsaderesine tabi olabileceği gerekçesiyle el koyma kararı verdi. Bu arada, emniyet kaynakları da şüphelilerin şirket, vakıf ve derneklerine kayyum atandığını bildirdi.
Operasyona Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü yönetiminde Terörle Mücadele Şube, Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele, Organize Suçlarla Mücadele, Özel Harekat Şube, Çevik Kuvvet Şube, Havacılık Şube ve Deniz Liman Şube Müdürlükleriyle ilçe emniyet müdürlüklerinde bulunan yaklaşık 2 bin polis katıldı.
Operasyonda çok sayıda silah, çelik yelek ve zırhlı araç ele geçirildiği bildirildi. Oktar’ın evinden birçok tarihi eser çıkarken garajdaki çoğu lüks 16 araca el koyuldu. Öte yandan 5 ilde devam eden baskınlarda ise, 129’u erkek, 106’sı kadın olmak üzere toplam 235 kişiden, henüz adreslerinde bulunmayanlar aranıyor.
Adnan Oktar'ın Çengelköy'deki evinden yapılan arama çalışmaları tamamlandı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ev mühürlendi.
Adnan Oktar örgütüne yönelik operasyon kapsamında Oktar Babuna’nın da gözaltına alındığı öğrenildi. Babuna, adına yapılan ilik bulma kampanyasıyla tanınmıştı. Oktar Babuna 1999 yılında kan kanseri olduğunu gazete ilanlarıyla duyurmuş, düzenlenen kampanya ile 160 bin kişiden toplanan kan ve ilik örneğinin 120 bini kaybolmuştu. Dönemin Sağlık Bakanı Osman Durmuş Babuna hakkında soruşturma başlatılmıştı.
Sabah saatlerinde 5 ilde başlatılan Adnan Oktar suç örgütüne yönelik operasyonda Oktar’ın 2 numaralı ismi Tarkan Yavaş’ın operasyon sırasında kaçtığı ortaya çıktı. Bilim Araştırma Vakfı’nın eski Başkanı olan Tarkan Yavaş, küçük yaşta kız çocuğuna cinsel istismar, dolandırıcılık ve uluslararası ajanlık başta olmak üzere 20 suçtan aranıyor. Emniyet yetkililerinin verdiği bilgilere göre; Tarkan Yavaş’ın silahlı olduğu öğrenildi.
Adnan Oktar grubundan 2017 yılında ayrılan Ceylan Özgül, 7, 10, 14 ve 17 yaşında kızların şebeke tarafından tacize uğradığını söyledi. Kızların defalarca tecavüze uğradığını ileri süren Özgül, “İki silah taşıyan kızlar var. Halk, bu konular açıldıkça hangi pisliklerden kurtulduğunu daha iyi anlayacaklar. Türkiye’ye kumpas kuran, Türkiye’nin arkasında dolaşan ve Türkiye’yi gerçekten uluslararası alanda çok zor bir duruma düşürmüş bir grup. Yaptıkları bir sürü ajanlık faaliyetleri var” dedi.
Adnan Oktar ve örgütü ile ilgili emniyet ve savcılığa yüzlerce şikâyet yapıldığı öğrenildi. Avusturya’nın başkenti Viyana’da yaşayan 44 yaşındaki Elvan Koçak adlı vatandaş uzun zamandır haber alamadığı 2 kızını televizyonda Adnan Oktar’ın programında gördü. Uzun zamandır haber alamadığı kızlarını Oktar’ın programında gören baba Türkiye’ye gelerek suç duyurusunda bulundu. Baba, çocuklarının Adnan Oktar ve örgütü tarafından alıkoyulduğunu söylemişti. Oktar hakkında yaşları 11 ile 40 arasında değişen 70 kişinin şikâyetçi olduğu belirtildi. Oktar’ın Çengelköy’deki lüks villasında ve diğer şüphelilerin ev ve iş yerlerindeki aramaların sürdüğü öğrenildi. Ev ve bahçedeki lüks araçların da uzun süre arandığı öğrenilirken, aramalarda bazı belgelere el koyulduğu ifade edildi.
Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 235 şüpheli arasında yer alan B.B. isimli kadının, Gümbet Mahallesi’ndeki villada erkek arkadaşı ile yaşadığını tespit etti. Bunun üzerine harekete geçen polis, villaya dün sabah operasyon düzenledi. B.B., gözaltına alındı. Ankara’da ise lüks otomobille kaçmaya çalışan 3 kadın yakalandı.
Adnan Oktar, sağlık kontrolü için getirildiği İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine girerken, basın mensuplarının operasyon ile ilgili sorularına, “İngilizlerin oyunu” dedi. Oktar’a sağlık kontrolü çıkışında bazı vatandaşlar tepki gösterdi. “Kediciklerin nerede” diye bağıran vatandaşlara gülümseyen Oktar, polis aracına bindirilerek emniyete götürüldü.
Soruşturma kapsamında İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaklaşık 2 yıl süren çalışması ve MASAK’ın yürüttüğü inceleme sonucunda, yurt dışından gelen kayıt dışı paralarla suç gelirlerinin aklandığı tespiti yapıldı.