İbrahim Reisi, Cumhurbaşkanlığı'na 2021'de, ikinci denemesinde seçildi. İlk kez aday olduğu 2017'de, reformcu kanadın temsilcilerinden Hasan Ruhani'ye karşı yenilmişti.
Ruhani'nin yarışmadığı 2021'de ise ilk turda yüzde 62 oy oranıyla Cumhurbaşkanı seçildi. Seçilir seçilmez de sertlik yanlısı olduğunu gösterdi. Rejim karşıtı protestoları güç kullanarak bastırdı.
İslam rejiminin uyguladığı ahlak yasalarını sıkılaştırdı. Dünya liderleriyle yürüttüğü nükleer müzakerelerde zorlu pazarlıklara girişti.
Reisi, Cumhurbaşkanı seçilmeden önce Yargı Erki Başkanı'ydı ve kamuoyunda tanınan bir isim değildi. Hakimlik yaptığı 80'li yıllarda, rejim muhalifleri için idam kararları çıkarmıştı. 1988'de Halkın Mücahitleri örgütünün üyelerine toplu idam kararlarının altına imza atan dört hakimden biriydi.
Reisi, Ortadoğu'nun savaş ve çatışmalarla sarsıldığı zor bir dönemde görev yaptı. İsrail Gazze'ye bugüne kadarki en kanlı saldırısını başlatttı.
İran, o dönemde, Suriye, Irak, Yemen ve Lübnan'daki vekil güçleriyle Hamas'a destek verdi. Tahran ve Ortadoğu'daki vekilleri, kendilerini İsrail'e karşı "direniş ekseni" olarak adlandırdı.
Cumhurbaşkanlığı döneminin en büyük krizi, İsrail'in Şam'daki başkonsolosluk binasını vurması oldu. Tahran, bu saldırıya, İsrail'e ilk kez doğrudan saldırarak yanıt verdi. İran'dan İsrail'e 300'den fazla füze ve drone ateşlendi.