Tekin, mahallinden liselere yerleştirmede talebin kontenjanı aşması durumunda, tercih önceliği, adres ve kayıtlı olduğu ortaokul bilgileri şeklinde bir sıralama sistemi belirlendiğini, bunu hukuki metinlere de koyacaklarını bildirdi.
Tekin, A Haber televizyonunda yayınlanan programda, liseye yerleştirmelerde uygulanacak yeni sistemle ilgili açıklamalarda bulundu.
Mahallinden yerleştirmede, öğrencinin tercih sıralamasına bakılacağını belirten Tekin, şöyle devam etti:
"Diyelim ki benim çocuğum ikinci tercihine, sizin çocuğunuz birinci tercihine bir okulu yazmış. Birinci tercihinde yazan sizin çocuğunuzun önceliği var. İkisi de birinci tercihinde o liseyi yazdı, bu kez evlerin okula yakınlığına bakacağız. Ortaokullarda olduğu gibi adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre veriler bizim sistemimizde var zaten. Benzer bir çalışmayı liseler için de kurgulamış olduk. İki öğrencinin de birinci tercihi aynı okulsa evi okula yakın olan o liseye kayıt yapma önceliğine sahip olacak.
İkimiz de aynı binada oturuyoruz ve ikimiz de birinci tercihte bir okulu yazdık. O zaman hangi ortaokula kayıtlı olduğuna bakıyoruz. Bu üç simülasyonda yığılmaların büyük çoğunluğunu eritmiş oluyoruz. Yani hangi liseye kimin kayıt yapma önceliğinin bulunduğunu tanımlamış oluyoruz. Bu sistem tamamen elektronik ortamda işleyecek."
Tekin, mahallinden yerleştirmede kontenjan fazlası bir talep olduğunda yapılacaklara ilişkin de bilgiler verdi. "Kontenjan fazlalığı durumunda sıralama tercih önceliği, adres, kayıtlı olduğu ortaokul bilgileri şeklinde belirlendi. Bunu hukuki metinlere de koyuyoruz." diyen Tekin, bu sistemi hayata geçirmek için her bölgenin nüfus yoğunluğunu ve ortaöğretim kurumları ile ilişkisini ortaya koyan bir çalışma yürüttüklerini anlattı.
Yusuf Tekin, sıkıntı çıkabilecek yerler için okul dönüşümleri başta olmak üzere tedbirler aldıklarını bildirdi. İl müdürlüklerine, bir mahallede yeterince lise olmaması halinde herhangi bir kurumu, ihtiyaç duyulan lise türüne dönüştürebilecekleri yönünde bilgi verdiklerini aktaran Tekin, "İkili öğretim gündemimizde yok. İstisnai olarak çok sıkışırsak belki başvurabiliriz ama ikili eğitime zaten uygulanmakta olan okullar dışında başvurmayacağız." ifadelerini kullandı.
Tekin, yeni sistemin, uzun vadede öğrencinin ortaokula kayıt yaptırdığında devam edebileceği liselerin de ilişkilendirileceği bir sistem olacağını bildirdi.
Sınavla öğrenci alan liselerin farklı bir program uyguladığına değinen Tekin, "Bunlar, programı farklılaşmış okullar. Proje okullarımız içerisinde Anadolu liseleri, imam hatip okulları, tematik meslek liseleri bulunuyor. Bu okullar, belli derslere, belli alanlara yoğunlaşmış okullar" şeklinde konuştu.
Bu sistemde meslek liselerinin boş kalıp kalmayacağı yönündeki soruyu yanıtlayan Tekin, "Kalmayacaktır. Toplam öğrencimizin yaklaşık yüzde 44'ü meslek liselerine gidiyor. Biz, her okul türünden tercih yapılmasını istiyoruz. Anadolu lisesi de yazsın, meslek lisesi de yazsın. Dolayısıyla meslek liseleri de bu sistemin içinde olacak" ifadelerini kullandı.
Yusuf Tekin, ortaokul son sınıf öğrencilerine yönelik rehberlik öğretmenlerince bir yönlendirme ve bilgilendirme süreci yürütüleceğini söyledi.
Kamuoyunda çok sayıda öğrencinin liseye yerleşemeyeceği gibi bir algı bulunduğuna işaret eden Tekin, devlet okullarında 9. sınıflar için kontenjanın 1 milyon 300 bin, özel lise kontenjanının ise 200 bin, 8. sınıf öğrenci sayısının ise 1 milyon 180 bin dolayında olduğunu vurguladı. Öğrenciden fazla kontenjan bulunduğuna işaret eden Tekin, "Toplam kontenjan 1 milyon 500 bine çıkıyor. Buradaki işimiz simülasyonu doğru kurmak. Kimsenin endişe etmesine gerek yok. Rahatlıkla bu simülasyon kurulabilir. Herkes istediği türden bir okula rahatlıkla gidebilir." dedi.
"İyi okula gitmek istiyorsan bu sınava gireceksin." gibi bir algı bulunduğu yönündeki ifadeler üzerine Tekin, şöyle konuştu:
"İnsanlar çocuklarını böyle bir sınava neden sokarlar? Bir kaos, bir bilinmezlik varsa çocuğun hangi liseye devam edeceğini bilmiyorsa böyle bir sınava girip başarısına göre çocuğunu yerleştirmek isteyebilir. Sınav takvimi açıklanmadan önce veliye bir lise sunulacak. Diyeceğiz ki 'Çocuğun sınava girmezse eğer, şu okullardan birine yerleşmeyi sana garanti ediyorum'. Biz bunu daha önce açıklayacağımız için o liselerin sınavlarına giriş, yıllar itibarıyla azalacaktır. Şunu kabul ediyorum. Bu yıl daha fazla sayıda öğrenci sınava girecektir, deneyecektir en azından. Ama ilerleyen yıllar, mesela önümüzdeki yıl, bu liste sağlıklı bir şekilde incelendikten sonra yerleştirmeleri sağlıklı yapıldıktan sonra ben bir sonraki yılda bu sınava giren öğrenci sayısının kontenjanın iki katını aşmayacağını tahmin ediyorum."
Öğrencilerin önceki yıllardaki tercihlerine baktıklarında, imam hatip liselerini ilk beş tercihi arasında gösteren öğrencilerin bilgilerine göre, bu okullara talebin yüzde 12 bandında olduğunu aktaran Tekin, çocuğun istemediği başka herhangi bir okul türüne gitmesinin kesinlikle söz konusu olmadığını belirtti.
"Bölgedeki okula gitmek istemeyen öğrenciler için ne olacak?" sorusunu yanıtlayan Tekin, şunları söyledi:
"Orada bir seçeneğimiz daha var. Bizim yaklaşık olarak 9 bin civarında lisemiz var. Bunlardan 4 bine yakınının pansiyonu var. Öğrenciyi evine en yakın okula yerleştireceğimize göre bu pansiyonlarımızın önemli bir kısmının boş kalacağı varsayılabilir.
O yüzden şöyle bir ekran daha oluşturduk. 'Sizin çocuğunuz kendisine sunduğumuz 5 okuldan birine yerleşemedi'. Biz kendisine diyeceğiz ki 'Pansiyonda kalmak koşuluyla evinize yakın olmayan başka bir okulu tercih etmek ister misiniz?' Böyle bir ekran çıkacak. Bu yatılı eğitimi özendirmek değil, biz çocukların eğitimde yaşadıkları sıkıntıları minimize etmeye çalışıyoruz. Ankara'da bir öğrenci, Keçiören'den kalkıp Ümitköy'e gidip gelirken yaklaşık 3 saatini yolda harcıyor. Bu tür sıkıntıların yaşanmadığı bir eğitim ortamı istiyoruz. Bu tabloda bu artık yaşanmayacak. Bu da isteğe bağlı. Açık lise veya benzeri seçenekler de var. Onları da kullanabilir veli."