FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, örgüt mensuplarını dini duygularını sömürerek etkisi altına aldı ve onların üzerinde mutlak bir psikolojik kontrol sağladı. Örgüt, duygulara dayalı bir bağlılıkla üyelerini ailelerinden kopardı ve Gülen’in emirlerini sorgulanamaz hale getirdi. 28 Şubat sürecinde başörtüsünü "füruat" olarak nitelendiren Gülen, mensuplarına başörtüsünü çıkarmaları için baskı yaptı.
FETÖ, sapkın ritüeller ve rüyalara dayalı söylemlerle mensuplarını radikalleştirerek illegal faaliyetlerde kullandı. 15 Temmuz darbe girişimi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne yapılan saldırılarda bu psikolojik manipülasyonun izleri net bir şekilde görüldü.