Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi" büyük bir coşkuyla sonlandı. Tüm dünyaya birlik ve beraberlik mesajı verildi.
"Demokrasi ve Şehitler Mitingi" için vatandaşlar sabah saatlerinden itibaren mitingin yapılacağı Yenikapı'daki alana gelmeye başladı. Girişte gelenlere Türk bayrağı ve şapka dağıtılıyor. Alanda gelenlere, 2.5 milyon Türk bayrağı, 3 milyon şapka, 5 milyon şişe su dağıtılacak. Ayrıca, Yenikapı'daki metro istasyonunun duvarlarına darbe şehitlerinin fotoğrafları asıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"nde vatandaşlara hitap etti.
79 milyonun gazasının mübarek olmasının temennisinde bulunan Erdoğan, meydandakilerin idam isteğine karşılık Meclis'i adres gösterek bu kararın çıkması durumunda onaylayacağını belirtti. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yenikapı'da yapılan 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi'nde halka sesleniyor. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
11. Cumhurbaşkanımız Sayın Gül, parlamentomuzun değerli başkanı Gazilik şerefine ikinci defa nail olan TBMM Başkanı Sayın İsmail Kahraman, Sayın Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan, Sayın Genelkurmay Başkanımız, Sayın CHP Genel Başkanı, Sayın MHP Genel Başkanı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Sayın Başbakanı, değerli misafirler, sevgili İstanbullular, 81 vilayetimizde meydanlarda bizleri takip eden kıymetli vatandaşlarım, dünyanın dört bir tarafında gönlü bizimle olan kıymetli kardeşlerim, 15 Temmuz gecesi bir kez daha istiklali ve istikbali için, canı pahasına ülkesini FETÖ'ye, işgalcilere teslim etmeyen aziz milletim, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum.
15 Temmuz gecesi bir kez daha istiklali için kıyam eden aziz milletim. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum sözlerimin hemen başında 15 Temmuz gecesi meydanalar inerek namluların tankların karşısına dikilme cesareti gösteren tüm kardeşlerime bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
O gece, adeta ölümü öldürerek sokakları, meydanları dolduran milyonlarca vatandaşımız içinden şehitlik ve gazilik şerefine nail olanlar, isimlerini tarihe altın harflerle yazdırdılar. İnanın bana, vatan uğruna verilen mücadelede bu rütbelere ulaşabilmek her zaman yakalanabilecek, her zaman elde edilebilecek bir ayrıcalık değildir.
15 Temmuz gecesi sokakları ve meydanları dolduran her bir kardeşimizin özgürlük ve demokrasinin korunmasında payı vardır. Hepimizin gazası mübarek olsun. Darbe girişimine karşı tüm farklılıkları bir kenara bırakarak her köken her meşrepten vatandaşlarımızın gazası mübarek olsun. Bu millet başka bir millet bin yıl önce hangi inançla Anadolu kapısını açmışsa 15 Temmuz'da o inançla darbecilerin karşısına dikilmiştir.
Bu görüntü ülkemizin düşmanlarını 16 Temmuz sabahı kadar üzmüştür. Onun için her zaman bir olacağız diri olacağız kardeş olacağız hep birlikte Türkiye olacağız. Bu bayrağı tüm renleriyle geleceğine yönelik atılan bu adımlar var ya çok önemli bu geleceğe yönelik vatanımıza sahip çıkmaya yönelik atılan adımlardır. Bu manzara, bin yıllık vatanımızın tek bir taşına dahi göz dikenlerin ödemeyi göze alacakları bedelin ilanı ve ispatıdır. Bu manzara, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşacağının ilanı ve ispatıdır. Bundan sonra işimiz ne biliyor musunuz? Artık muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak.
Şu anda, siyasi partilerimizin genel başkanları burada. Sizin zaten talebinizi biliyorlar. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre, sizler de idam talebinde bulunduğunuza göre, bunun kararını verecek olan merci, Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Meclisimiz böyle bir kararı verdikten sonra, atılacak adım bellidir. Onamaksa, Meclis'ten gelen böyle bir kararı, ben peşinen ifade ediyorum, onarım. Vatan Caddesi'nde vücudu ikiye bölünmüş kardeşimi gördüğüm zaman, bunu kenara koymak mümkün mü? Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde, bomba ile başı vücudundan ayrılmış hanım kardeşimin başı kongre merkezinin çatısına uçmuştu, bunu gördükten sonra biz kalkıp da AB'de idam yokmuş, burada yokmuş... Amerika'da var, bugün dünyanın bütün çoğunluğunda var onlarda olunca oluyor da... Bu millet, egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre, eğer böyle bir kararı veriyorsa öyle zannediyorum ki siyasi partiler de bu karara uyacaktır. Sizler esaret ve zillet kabul etmeyeceğini bil fiil gösterdiniz.
Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, 1920 yılında İstanbul ve İzmir başta olmak üzere ülkenin büyük bölümünün işgal altında olduğu kara günlerde şunu söylüyordu; 'Milletimiz çok büyüktür, hiç korkmayalım. O, esaret ve zillet kabul etmez. Fakat onu bir araya toplamak ve kendisine 'Ey millet, sen esaret ve zillet kabul eder misin?' diye sormak lazımdır. Ben milletimin vereceği cevabı biliyorum...' Şimdi burada bir kez daha soruyorum. Gazi'den 96 yıl sonra Yenikapı Meydanı'ndan aynı soruyu sizlere soruyorum. Ey millet, sen esaret ve zillet kabul eder misin? Mesele bu. Bu millete kimse bu esareti asla getiremeyecektir.
Sizler 15 Temmuz'da esaret ve zillet kabul etmeyeceğinizi, namlulara göğsünüzü dayayarak, tankların önüne yatarak, uçaklara ve helikopterlere dahi hamleler yaparak bilfiil gösterdiniz. Hani ne diyor İstiklal Marşımızda; 'Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.' Siz, göğsünüzü siper ettiniz, namluların ucuna geldiniz, bizzat vücudunuzu koydunuz, tankların altına yattınız.
Hükümet, askeri liselerin kapatılmasına yönelik bir açıklama yaptı. Bazı eski askerler bunun yanlış olduğunu söylediler. Şimdi ben de onlara buradan sesleniyorum, diyorum ki; işte oradan yetiştirilmiş olan o tek tip FETÖ'cüler işte bu olayı yaptılar. Şimdi biz de diyoruz ki; harp okullarımız duracak. Tüm liselerimizden, bu ülkenin liselerinden yetişenler hepsi gelsin rahatlıkla buraya girsin. Tek tip niye olsun, hepsinden girsin ve Harp Akademilerinde, harp okullarında hangi eğitim veriliyorsa onlar orada verilsin. Bundan sonra benzer teşebbüste bulunan herkes milletinden, milletimden aynı cevabı alacaktır.
Bu örgütü tüm mensupları ile ortaya çıkarmak ve hukuk dairesinde imha etmek zorundayız. Ama sadece bunla yetinirsek bünyemizi zayıf bırakmış oluruz. Her yere sızabilen ihanet şebeklerine karşı kendimizi güçlendirmeliyiz. Örgütlerin isimleri değişebilir hepsinin de Türkiye düşmanları oldukları gerçeği değişmez. Bir tarafta Türkiye Cumhuriyeti vardır diğer yanda terör örgütleri vardır. Devletinden milletinden yana olan herkes bugün burada Yenikapı'dadır.
Yakaladığımız bu birlik ve beraberlik ruhunu en iyi şekilde değerlendirelim. 15 Temmuz'u daha güçlü, daha müreffeh Türkiye'nin inşası için bir milat haline dönüştürmeliyiz. Yakın tarihin vicdanları kanatan, kafalarda soru işaretleri oluşturan tüm sorunlu, sıkıntılı olaylarını yeniden masaya yatırarak, eksikleri, yanlışları ortaya koymalıyız. FETÖ ihanet çetesinin Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki etkinliğinin önünü açan davaları yeni baştan incelemeliyiz.
TBMM Başkanı İsmail Kahraman Yenikapı'da yapılan 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi'nde halka seslendi. Kahraman'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Ay yıldızlı bayrağımız altında tek millet, tek devlet ve tek vatan şuuru ve inancı içinde olduğumuzu haykırmak ve darbeleri tarihe gömdüğümüzü bütün dünyaya duyurmak için bir aradayız.
TBMM'de grubu bulnan dört parti ile bir bildiri imzaladık ve darbeye karşı koyduğumuzu tüm dünyaya duyurduk. Meclis ikinci kez Gazi ünvanı aldı. Meclis'e bomba atıldı.
Demokrasi kazandı bundan sonra hiçbir güç darbeye teşebbüs edemeyecektir darbeler tarihi sona ermiştir. Milletimiz feraseti ile bir büyük fitneyi def etti. İnşallah akıl ve gönül birliği ile her zorluğu beraber aşacağız. Bizi birbirimize düşürmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Hâkimiyetin millete ait olduğunu ortaya koyacağız. Umudunu biz bağlamış bir dış dünya var. Hep ileri daha ileri gideceğiz. Allah'tan başka kimsenin önünde eğilmeyeceğiz.
Başbakan Binali Yıldırım Yenikapı'da yapılan 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi'nde halka seslendi. Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bu vatan toprağın kara bağrında sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca onun uğrunda kendini tarihe verenlerindir. Ardına bakmadan yollara düşen, şimşek gibi çakan, huduttan hududa koşan, cepheden cepheyi soranlarındır.
Ey Aziz İstanbul! Bugün muhteşemsin İstanbul! Bir kez daha tarih yazıyorsun İstanbul. 29 Mayıs 1453'te Sultan Fatih şehre girdiğinde ne kadar heyecanlıysa, bugün o kadar heyecanlısın İstanbul. 16 Mayıs 1919'da Gazi Mustafa Kemal İstanbul'dan ayrılırken, ne kadar umutluysa bugün milletimiz o kadar umutludur. 30 Mayıs 1919'da Sultanahmet Meydanı'nda düşmana karşı ne kadar cesursa milletimiz bugün de o kadar cesurdur. 27 Mayıs 1994, Türkiye sevdalısını, bir yiğit adamını, bir Kasımpaşalıyı seçerken ne kadar güzelse İstanbul, o kadar güzelsin bugün.
Her bir semtin, her bir sokağın, her bir haneni gönülden selamlıyorum. Bugün bizim burada toplanmamıza vesile olan 15 Temmuz demokrasi şehitlerimizi kalpten selamlıyorum. Bugün aramızda bulunan kahraman şehitlerimizin ailelerini yürekten selamlıyorum. İstanbul'u düşmana teslim etmeyen kahraman gazilerimizi selamlıyorum.
Sayın Cumhurbaşkanım, çok değerli hanımefendi, bu milletin önüne geçtiğiniz, dik durduğunuz, bu milleti son yüzyılın en büyük tehlikesinden kurtardığınız için sizlere teşekkür ediyorum, sizleri selamlıyorum. CHP Genel Başkanını ve bütün CHP mensuplarını, milli iradeden yana net tavır koydukları için yürekten selamlıyorum. MHP Genel Başkanını ve bütün ülkücü kardeşlerimi, sarsılmaz bir demokrasi savunucusu olduğunuz için yürekten selamlıyorum.
15 Temmuz akşamı da bir işgal girişimi, FETÖ'nün ihtilal girişimiyle karşı karşıyaydı. Asker kıyafetindeki teröristler silahlarıyla millete kan kustu. Başkomutanımız, cumhurbaşkanımız milleti meydanlara davet etti. Selalar okundu, ezanlar yankılandı. İşte bu aziz millet, 81 vilayetinde hep birden şunu söyledi: Toprağın üzerinde şerefsiz yatırmaktansa, toprağın altında şerefle yatarız, şehit oluruz, gazi oluruz.
Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda destan yazan bu millet, aynı ruhla 15 Temmuz destanını da yazdı. 15 Temmuz, ikinci Kurtuluş Savaşı'dır. Allah'a hamdolsun, toprağın altında şerefiyle yatan şehitlerimiz sayesinde bugün bu topraklarda şerefimizle, bağımsızlığımızla, kardeşliğimizle bir olarak, beraber olarak yaşıyoruz. Güya Türk askeri kılığına girip topraklarımızı işgal edeceklerdi, sanki bu milletin iradesini çalacaklardı. Allah şerleri hayra çevirir, bizi öldürmeyen her darbe bizi daha da güçlendirir. İşte burada olduğu gibi.
Dünyanın her yerinde soydaşlarımız bizi izliyor buradan her yerdeki kardeşlerimize selamlarımızı gönderiyoruz.
97 yıl önce 1919'da İzmir işgali ile Sultanahmet Meydanında yüz binler toplandı. Minarelerden salalar yükseliyordu düşman uçakları kalabalığın üzerinden uçuyordu. Hiç kimse korkmadı kürsüye çıkan Halide Edip 'Toprağın üzerinde şerefsizce yaşamaktansa toprağın altında şerefle yatarız' demişti.
Asırlardır bu topraklara Haçlı Seferleri yaptılar. Yüz yıl önce bu toprakları işgal ettiler biz oradan tek bir millet olarak doğduk. Bu tarihi tabloyu hesap edemediler. Siyasette meydana gelen bu birleştirici tabloyu bozmayacağız işbirliğini daha da güçlendireceğiz. Türkiye'yi liderliğinizde 2023'e taşıyacağız.
15 Temmuzun müsebbibi Türkiye'ye gelecek ve hesabını verecek. Bu güzel ülkenin gençlerine bunlar memleket meseleleriyle ilgilenemez diyenler ne kadar yanıldıklarını gördüler. Gençlerimizi kadınlarımızı minnetle kutluyorum Allah sizlerden razı olsun. Tek millet, tak vatan, tek bayrak.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar Yenikapı'da yapılan 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi'nde halka sesleniyor. Akar'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bugün burada 7 Ağustos Demokrasi ve Şehitler Mitinginde TSK komuta kademesi ile, sizlerle beraber olmanın onur ve heyecanını yaşıyorum.
15 Temmuz günü ülkemizin tüm kurum ve kuruluşlarıyla birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sızmış, bir grup illegal çete mensubu terörist hain Fetullahçı Terör Örgütü, tarihimizde görülmemiş bir şekilde, vatanımıza, milletimize, cumhuriyetimize bu zilleti ve rezaleti yaşatmış ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şan ve şerefle dolu geçmişine kara bir leke sürmüşlerdir. Her yönüyle milli ve yerli olan yüksek siyasi liderlikçe verilen direktifler doğrultusunda, asil milletimiz sizler ve onun bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerçek evlatlarıyla emniyet mensupları, kahramanca ve ferasetle bu hain girişime karşı koymuşlardır. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ve bağrından çıktıkları milletimize ihanet eden bu alçaklara layık oldukları cevap tereddütsüz bir şekilde alanlarda verilmiştir. Bu rezaleti Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, mazisi şan ve şerefle dolu Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ve asil milletimize yaşatan hainler en ağır şekilde cezalandırılacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Yüce milletimizin asker elbisesi içine girmiş eli kanlı canilerle ile tahditlerle canla başla mücadele eden kahraman evlatlarını ayırarak davranması biz güç ve moral vermiştir. Bizlere gösterdiğiniz bu yakın ilgi ve sevginin hayati öneme sahip olduğunun da farkındayız. Asil milletimizin gösterdiği kahramanlık her türlü takdirin üzerindedir. Bir kez daha sizlerin şahsında asil milletimize şükranlarımı sunuyorum.
Bu hain çetenin temizlenmesinde canlarını ortaya koyanlar yani sizlerle ve diğer devlet kurumlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Yüce Türk milletini sayıyla selamlıyorum. Asil milletimizin yolu bahtı açık olsun.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Yenikapı'da milyonlara seslniyor. Kılıçdaroğlu
'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Bugün bizim demokrasi tarihimizin önemli bir günüdür. Bugün Türk siyasal hayatı demokrasi tarihinde önemli bir olaya imza attı. 15 Temmuz akşamı TSK içinde yuvalanan bir çete grubu Türk demokrasisine darbe yapmak istedi. Daha doğrusu hepimize darbe yapmak istedi. Özellikle buradan TBMM'yi 15 Temmuz akşamı sabaha kadar açık tutan ve yöneten Meclis Başkanı'na teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
TBMM Gazi Meclistir. Kurtuluş Savaşı'nı yönetmiş bir meclistir. Sabaha karşı çalışarak sadece kendi onurlarını değil, milletimizin onurunu korumuştur. Dört partinin liderleri ve vekilleri açık bir tavır koymuşlardır. Darbeye karşı demokrasi bildirgesini hep beraber imzaladı.
Cumhuriyet tarihimizin en kanlı darbe girişimidir bu. 240 şehidimiz var, 240 aslanımızı toprağa verdik, 240 demokrasi şehidimize Allah'tan gani gani rahmet diliyorum. Onlar bizim demokrasi tarihimizdeki altın sayfalarda yerlerini aldılar. Onları unutmayacağız ve unutturmayacağız, demokrasinin kahramanlarıdır onlar.
Artık 15 Temmuz'un bir özelliği var; 15 Temmuz bir uzlaşma kapısı araladı bize. 15 Temmuz'da artık yeni bir Türkiye vardır. Eğer biz bu gücü, bu uzlaşma kültürünü daha da ileriye taşıyabilirsek, çocuklarımıza güzel bir Türkiye'yi hep birlikte bırakmış olacağız.
Sizin için 12 madde hazırladım. Bu maddeleri diğer liderlerde kabul ederse Türkiye güler yüzlü insanların yaşadığı bir ülke haline gelecek.
- Camiye, kışlaya, adliyeye siyaseti sokmayalım. Buralara siyaset girerse toplumu böleriz. Bizim soylu bir uzlaşmaya ihtiyacımız var. Bizim milleti kardeş kılma görevimiz var.
- Siyasette özeleştiri yapmalıyız. Bizim soylu bir uzlaşmaya ihtiyacımız var. Geçmişi iyi tahlil etmek gerekiyor. Tarihi tekerrür ettirmemeliyiz.
- Devlet işlerinde liyakati esas almalıyız.
- Her şart ve koşulda demokrasiye sahip çıkmalıyız. Halk 15 Temmuz'da demokrasiyi savunmuştur, Herkese şükranlarımı sunuyorum siz bir tarih yazdınız.
- Demokrasi üzerinde tüm vesayetleri yok etmeliyiz. Bu azim ve kararlılıkla yola çıkmalıyız. Onun için ne darbe ne dikta yaşasın demokrasi diyoruz.
- Kurucu değerlere sahip çıkmalıyız. Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir.
- Parlamenter sistemimizi güçlendirmek zorundayız.
- Medyanın özgürlüğü. 15 Temmuz akşamı bağımsız medya olmasaydı belki de kimse sokağa çıkmayacaktı. Vatandaş en meşru hakkı olan direnme hakkını kullanarak mücadelesini yaptı.
- Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı.
- Laikliğin ne kadar önemli olduğunu 15 Temmuz gösterdi. Laiklik din ve vicdan özgürlüğü demektir.
- FETÖ terör örgütünü biliyorsunuz bu örgüt geçmişte Balyoz, Ergenekon dediler birçok subayı hapse attılar. Şimdi onların tamamının kumpas olduğu ortaya çıktı. Bir devlet adalet üzerinde büyür. Geçmişin mağdurlarına haklarını iade edelim.
Aziz kardeşlerim değerli dostlarım devlet haksızlıklarla mücadele ederken hukuk dışına çıkmamalı. Bu ülkede bir kişi bile haksızlığa uğradığında bu tüm Türkiye'nin kaybıdır. Hukuk diyoruz adalet diyoruz... Adalet mülkün temelidir. 12 madde halinde yol haritamızı açıkladık. Hep birlikte mücadele edelim.
Devlet Bahçeli Yenikapı'da milyonlara seslendi. Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Büyük Türk milleti, Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın TBMM Başkanı, Sayın Genel Kurmay Başkanı, bu mahşeri kalabalığı tanzimle selamlıyorum. Yurdun her köşesinden gözü kulağı burada olan kardeşlerimi bağrıma basıyorum. Hepinize sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum. Cesaretle dik durdunuz. Üzerimize oynanan oyunlara, aramıza sokulmaya çalışılan fitnelere rağmen dik durdunuz, kardeşliği inançla savundunuz, teröristlere haddini bildirdiniz, yenilgi nedir tanımadınız. Ben de varım ve buradayım dediniz. Yıkılmadım ve ayakatayım diyerek Yenikapı'ya koştunuz. Yeni bir dirilişin müjdesini verdiniz. Bahtiyarım çünkü Türkiyemizin şahlanışını gururla izliyorum. Mutluyum çünkü millet burada, irade burada, inanç burada. Bükülmez bilek, eğilmez baş, yenilmez milli kudret burada, bu meydandadır.
Biliniz ki 15 Temmuz yeni bir istila denemesi, yeni bir kıyım ve yıkım hamlesiydi. Mondros'ta çerçevesi çizilip Sevr'de dayatılan imha planları, 15 Temmuz'da yeniden gün yüzüne çıkarıldı. 'Su uyur düşman uyumaz' sözü bir kez daha anlam ve karşılığını buldu. Zalimler, hainler, emperyalizmin maşaları, bu defa Türk askeri kılığına girdiler, milletin silahını yine millete çevirdiler, milletin imkanlarını kullanarak yine millete öldürücü darbe vurmak istediler. Alim ve hoca görünümlü bir terörist, sığındığı Pensilvanya'dan getirdiği beddua seanslarıyla, nefret söylemleriyle, öfke nöbetleriyle cinayet örgütüne Türkiye'ye 'vur' emri verdi. İblis'e ruhunu satan bu vaiz, Müslüman görünümlü bu Voyvoda, ihanetle, Türk ve Türkiye düşmanlığıyla doruğa çıktı, fitne ve münafıklıkta rekor kırdı. Haçlı emellerinin taşıyıcılığını yapan FETÖ, Türkiye'nin kalbine nişan aldı.
15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü, 627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır. 620 yıl önce Niğbolu'da ezilenlerin tekrardan başını kaldırmasıdır. 572 yıl önce Varna'da, 563 yıl önce İstanbul'da, 490 yıl önce Mohaç'ta döktükleri kanda boğulduklarını sandıklarımızın yeniden karşı harekatıdır. 15 Temmuz'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni, emniyet ve istihbarat kuruluşlarını bombalayıp sivil ve masum vatandaşlarımızı katledenlerle 101 yıl önce Çanakkale kıyılarında gelip üzerimize ateş saçanlar, aynı karanlık yolun yolcusudur.
15 Temmuz'da tankın önüne milli vicdan dikildi. Demokrasinin namusunu sizler korudunuz. İradenizi çalmak istediler, reddetiniz; tankın önüne yattınız, kurşunların üzerine yürüdünüz. Milli sipere sizler yattınız. Helal süt içmiş hangi vatan evladı suskun kalabilirdi! Hangi millet ve vatan sevdalısı kardeşim olanları kabul edebilirdi! Yeri geldi tankın önüne yattınız. Sizler Türk milletisiniz. İzmir'in işgaline hayır diyen silahına sarılan Hasan Tahsin'le Ömer Halisdemir aynı kahramanlık destanını farklı zamanlarda yaşamıştır. Türk milletinin sırtını asla yere getiremezler! 15 Temmuz'da şehit olan 239 kardeşimizin kanı toprakla buluşmuştur, topraklarımızın bölünmeyeceğini adeta tescillemiştir. Yaralanan vatandaşlarımıza şifalar diliyorum. Diyorum ki; şehitler ölmez, vatan bölünmez!
Mitinge Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'la birlikte Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ümit Dündar ve bazı ordu komutanları da katılacak.
Hiçbir siyasi partinin amblem, flama ve bayrağının olmayacağı, sadece Türk bayraklarının dalgalanacağı Yenikapı Mitingi'nin Türkiye tarihinin en büyük mitinglerinden birisi olması bekleniyor. Mitingde 15 bin polis ile 15 bin sivil görev alacak.
Deniz yolu için 204 tekne kiralandı. Bu tekneler İstanbul'un 12 değişik noktasından seferler gerçekleştirecek. Ayrıca 50 tekne de Eyüp, Üsküdar, Beşiktaş ve Kadıköy gibi noktalardan ring yapacak. Vatandaşlar, kurulan 165 metal dedektörlü arama kapısından geçtikten sonra şapka ve bayraklarını alarak miting alanına girecekler. Sahnenin sağında ve solunda üçer bin kişilik podyum kuruldu. Protokolün büyük bölümü, şehit aileleri ve gaziler için ayrıldı.
Kadın katılımcılar, engelliler ve yaşlılar için de plastik sandalye bölümü hazırlandı.
Miting alanına 60 metrelik sahne kuruldu. Sesin tüm miting alanından duyulması için de 35 kulede toplam 1 milyon Watt'lık ses sistemi kuruldu.
Vatandaşlar, miting alanına gelişlerinde günün anlamına uygun şarkılarla karşılanacak.
Türk Silahlı Kuvvetleri Mehteran Birliği ve Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi Osmanlı Bölüğü bir gösteri sunacak. Mehteran takımı, demokrasi şehitlerinin sayısına atıfla 240 kişiden oluşacak.
Yenikapı miting alanını vatandaşlar tarafından doldurulurken denizde de savaş gemilerinin yer alması dikkat çekti. Saat 13:00'den itibaren Deniz Kuvvetlerine bağlı savaş gemileri Yenikapı açıklarında görüldü.
Gemilerin güvenlik gerekçesiyle bölgede bulundukları öğrenildi. Miting alanı ve çevresinde, özel harekatın da destek verdiği polis ekipleri, dedektör köpekler ve havadan 2 helikopterle güvenliği sağlıyor.
Başbakan Binali Yıldırım, helikopterle miting alanına geldi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yenikapı'ya geldi. İki lider de milyonları selamladı.
Eski Başbakan ve Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu da eşi Sare Davutoğlu ile birlikte miting alanına ulaştı. 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile birlikte alana giriş yaptı. Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği de alanda.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, saat 17.10'da helikopterle Yenikapı miting alanına geldi. Mitingin başlamasına dakikalar kala eşi Emine Erdoğan'la miting alanına gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, alana inmeden önce bir süre havadan kalabalığa baktı. Erdoğan'ı taşıyan helikopter bir süre kalabalık üzerinde tur attıktan sonra miting alanına iniş yaptı. Alana inen Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'la beraber kalabalığı selamladı.
Mitingde, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece evlerinden çıkarak vatananını savunmak için şehit olan 240 kahramanımızın ismi tek tek okundu.