Bakan Selçuk, 11 ve 12’nci sınıfta öğrenim gören öğrencilerin, EBA Akademik Destek Platformu’na yoğun talebi olduğu ifade ederek şu bilgileri paylaştı: “EBA Akademik Destek Platformu’na son birkaç gün içinde kayıt olan ve kullanan 11 ve 12’nci sınıf öğrencisi sayısının da 1 milyona yaklaştığını söyleyebilirim. 13 Nisan 2020 tarihinden itibaren EBA canlı sınıf uygulamasında ilk 15 günde ders sayısı 650 bini aştı. Bu derslerin sadece 150 bini ilk hafta yapıldı. İkinci hafta ise bu ders sayısı 500 bin oldu. Bu derslerin yaklaşık 200 bini ise hafta sonu yapılarak eğitime yeni bir zaman boyutu da kazandırmış olduk. Öğrencilerimiz EBA’yı kullanarak zaman kavramından bağımsız bir şekilde çalışmalarını sürdürebiliyorlar.”
Selçuk, liselere geçiş sistemi kapsamındaki merkezi sınav tarihine ilişkin soru üzerine, “LGS tarihiyle ilgili hafta başında yapılacak kabine toplantısı sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımız bir açıklama yapacak. Sosyal mesafe konusunda da arkadaşlarımızla beraber simülasyonlar yapıyoruz ve nasıl bir oturma düzeni olacağı konusunda Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kuruluyla da temas halindeyiz. Dün de bir toplantı yaptık konuyla ilgili, bununla ilgili her türlü tedbiri en güçlü şekilde alacağız” karşılığını verdi.
Bakan Selçuk, öğrencilerin bir üst sınıfa geçmesinde uygulanacak sistemin sorulması üzerine, “Sınıf geçmeyle ilgili birinci dönemde alınan notlar geçerli olacak ve öğrencilerimiz not ortalamaları kaç olursa olsun sorumlu olarak bir üst sınıfa geçecekler. Dolayısıyla şu anda ikinci dönemde bir not verilmesi söz konusu değil, birinci dönemin notları geçerli. Öğrencilerimiz sıkıntıya girmesinler, diyelim ki bir zayıf not olması durumu söz konusu ise herhangi bir şekilde sorumlu olarak üst sınıfa geçecekler” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, telafi eğitimlerinde illerin özel durumunu dikkate alarak ulusal bir model hazırlanması amacıyla İl Milli Eğitim müdürleriyle video konferans yöntemiyle görüştü. Toplantının ana gündem maddesini, telafi eğitimi süreciyle ilgili hazırlıklar oluşturdu. Toplantıda, “İllerin farklı özellikleri olası telafi modellerini nasıl etkiler?”, “Okul ve sınıf düzeyleri nasıl bir telafi programı gerektirir?”, “Farklı sınıf ve okul büyüklükleri olası telafi programlarını nasıl etkiler?” soruları çerçevesinde illerin olası telafi eğitimi modelleriyle ilgili saha izlenimleri alındı. Bakanlığın, telafi eğitimi yöntemlerine ilişkin seçeneklerinin hazır olduğu ancak illerin özel durumlarını dikkate alarak bu konuda ulusal model geliştirilmesini hedeflediği öğrenildi. Bu açıdan toplantıda müdürlerden, “İlde hangi veli grupları nerelerde yoğun?”, “İlin üretim tarzı telafi programlarını nasıl etkiler?”, “Tatil ya da yaz sıcaklığı o il için telafi programını nasıl etkiler?” soruları çerçevesinde en kısa sürede illere özel taslak modellerin hazırlanması ayrıca her sınıf düzeyinde nasıl bir telafi programının uygulanabileceğinin tartışılması istendi. Bakan Selçuk, bu kapsamda il müdürlerine, “Birçok model var. Uluslararası deneyimi çalışıyoruz. Ancak bunun saha yansımasını öngörmek birlikte düşünmekle olanaklı olabilir. Bir düşünme sürecine girelim ve her ilimizde model arayışına yönelik çalışmalar hızlandırılsın. Bu, çalışmanın hem ulusal modele esin kaynağı olması hem de hazırlanan bir telafi programının o ildeki uygulamayı nasıl etkileyeceğine yönelik öngörü sağlaması açısından büyük önem taşıyor.” mesajını verdi. Bakan Selçuk’un, İl Milli Eğitim müdürlerinin hem uygulamaları bir bütün içinde görme imkanına sahip olması hem de merkezdeki kararların yereldeki yansımalarını öngörebilecek konumda bulunmaları açısından illerden gelecek önerilere büyük önem verdiği belirtildi. Selçuk, bu kapsamda il müdürleriyle her hafta gruplar halinde video konferans toplantıları gerçekleştirerek, görüş alışverişinde ve istişarelerde bulunuyor.