Üç günlük ateş, lenf bezlerinde şişkinlik, halsizlik ve baş ağrısı maymun çiçeği virüsünün habercisi olabilir. Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Rıdvan Dumlu, hastalığın belirtilerini, bulaşma ve korunma yöntemlerini anlattı. Dumlu, belirtilerin görülmesi halinde mutlaka hastanın kontrol amacıyla en yakın sağlık kuruluşuna gitmesini önerdi.
Maymun çiçeği virüsünün insanlarda ve hayvanlarda görüldüğünü söyleyen Dumlu, “Genellikle temas yoluyla bulaşmaktadır. Virüs, ilk olarak 1970'li yıllarda Afrika'da tanımlandı. 2022 yılına kadar da genellikle Afrika'da endemik olarak görüldü. Dünya Sağlık Örgütü tarafından bunun bir salgın haline geldiği bildirildi. Belli oranda salgın farklı ülkelerde görülmeye devam etti. 12 Ağustos 2022 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü bir uyarı raporu yayınladı. Raporda, Afrika'da görülen vakaların arttığını, diğer ülkelerde de vakaların artabileceği yönünde uyarılarda bulunuldu" diye konuştu.
Hastalığın genel olarak temas yoluyla bulaştığının altını çizen Dumlu, “Maymun çiçeği virüsü, hastayla direkt temas yoluyla, hastanın kıyafetleriyle temas halinde ya da cansız yüzeylere temasta bulaşabiliyor. Hastalık genellikle 5 ila 21 günlük kuluçka süresine sahip. Ortalama olarak 14 gün diye kabul edebiliriz. Bunun sonunda 1 ila 3 günlük ateş, lenf bezlerinde şişkinlik, halsizlik ve baş ağrısının da yer aldığı dönem bulunuyor. Bu süre geçtikten sonra 2 ila 4 hafta süren döküntü dönemi başlıyor. Daha sonra bu lezyonlar kabuklanarak hasta iyileşme sürecine geçiyor. Genellikle kendiliğinden iyileşebilen bir hastalıktır. Ancak bu hastalığın da ağır seyrettiği risk gurupları bulunuyor. Özellikle bağışıklık sorunu yaşayan kişilerde süreç ağır seyredebiliyor. Bu hasta grupları da genel olarak antiviral tedavi yöntemiyle tedavi edilmektedir” ifadesini kullandı.
Maymun çiçeği virüsünden korunma yöntemlerini anlatan Dumlu, “Hastalığın temasla bulaştığını bildiğimiz için temastan kaçınmalıyız. Yoğun ve kalabalık ortamlarda bulunduktan sonra mutlaka ellerimizi yıkamalıyız. Ellerimizi yıkayamadığımız durumlarda ise alkol bazlı dezenfektanlarla ellerimizi temizlemeliyiz. Yine, hastalığın bulgularını bilmek ve bu bulgulardan şüphelendiğimiz takdirde mutlaka tanı yapılması için kontrollerimizi yaptırmalıyız" dedi.