
Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı, Birinci Dünya Savaşı sırasında Filistin Cephesi'nde İngilizlere esir düşen dedesi Onbaşı Yusuf'a ait mektup ve esir kartına 107 yıl sonra kavuştu. Saygılı: "Filistin'de dedemin esir düştüğü yerden mektup ve esir kartı geliyor olması ve dedemin o coğrafyada savaştığını görmek, ailemiz için anlamlıydı. Ayrı duygusal bir süreç yaşamış olduk" dedi.
Türk Kızılayın arşivinde yapılan incelemede, Filistin Cephesi'nde savaşırken 31 Ekim 1918'de İngilizlere esir düşen Onbaşı Yusuf'un (Saygılı) ailesi için kaleme aldığı mektup ve esir düştüğüne dair kart bulundu.
Arşiv yetkilileri, 1925'e kadar esir kampında tutulan Onbaşı Yusuf'un mektubunu ve kartı, torunu Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı'ya takdim etti.
Saygılı ailesi, "Yusuf Hoca" olarak bilinen dedelerinin yıllar önce yazdığı mektubu ve esir kartını almanın gururunu yaşadı.
Ramazan Saygılı, Adana'ya döndükten sonra Saimbeyli ilçesinde imamlık yapan dedesinin 1960 yılında 72 yaşında hayatını kaybettiğini söyledi.

"Dedemin o coğrafyada savaştığını görmek ailemiz için anlamlıydı"
Dedesini kaybettiğinde henüz 8 yaşında olduğunu ve onu çok hatırlamadığını anlatan Saygılı, şunları dile getirdi:
"Çok duygulandım çünkü 100 yıl öncesinden dedenizden bir haber alıyorsunuz. 'Filistin neyin olur?' sorusuna, 'Filistin benim yitiğim, Filistin ve Gazze bizim bir şeyimiz oluyor'. Dün biliyorduk ama bir kez daha bilmiş olduk. Bu çok kıymetli. Filistin'de dedemin esir düştüğü yerden mektup ve esir kartı geliyor olması ve dedemin o coğrafyada savaştığını görmek, ailemiz için anlamlıydı. Ayrı duygusal bir süreç yaşamış olduk."
Saygılı, dedesinin kaleme aldığı Osmanlıca mektuptan, sağlık durumunu aktarmanın yanı sıra millete, orduya, devlete dua ettiğini, birlik ve beraberlik vurgusu yaptığını belirterek, şunları kaydetti: