Çocukların besinlerden ihtiyaçları kadar ve dengeli bir şekilde tüketmeleri gerektiğini söyleyen Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nevin Şanlıer, "Okul çağındaki çocuklarda protein çok önemlidir. Her ana öğünde iyi kaliteli protein içeren besinler tüketmelerine gayret edilsin" dedi.
Çocuklarda protein gereksinmesinin büyüme süreci nedeni ile daha fazla olduğunu belirten Prof. Dr. Şanlıer, "Yumurta ve anne sütü tüm amino asitleri dengeli bir biçimde bünyesinde bulundurduğu için örnek protein, hayvansal kaynaklı ürünlerde bulunan proteinler ise (kırmızı et, tavuk-hindi eti, balık, süt ve ürünleri) tüm elzem aminoasitleri içerdiği ve aminoasit içerikleri dengeli olduğu için 'iyi kaliteli protein' olarak isimlendirilmektedir" diye konuştu.
"Süt, yoğurt, et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller, sebze ve meyve grubu ve ekmek, bulgur, makarna, pirinç her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesine dikkat edilmelidir" diyen Prof. Dr. Şanlıer, "Ayrıca, hastalıklara karşı daha dirençli olmaları ve sağlıklı büyüme ve gelişmeleri için her gün en az 5 porsiyon taze sebze veya meyve tüketmeleri önerilmektedir" ifadelerini kullandı.
Öğrenciler için en önemli öğünün kahvaltı olduğunu aktaran Prof. Dr. Şanlıer, "Kahvaltı yapılmadığı takdirde, dikkat dağınıklığı, yorgunluk, baş ağrısı ve zihinsel performansta azalma olur. Bu nedenle, güne yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltı ile başlamak öğrencilerin okul başarısının artmasında son derece önemlidir. Peynir, taze meyve veya meyve suları, birkaç dilim tam buğday unundan yapılmış ekmek, 1 bardak süt çocuklar için kahvaltıda yeterlidir. Özellikle kaliteli protein ve zengin vitamin ve mineral içeriğinden dolayı haşlanmış yumurta sıklıkla tüketilmelidir" dedi.
Açıkta satılan besinlerin, yeterince güvenilir ve temiz olmayacağına dikkat çeken Prof. Dr. Şanlıer, "Ayrıca, uygun koşullarda muhafaza edilmedikleri için çabuk bozulma riski taşır. Bu nedenle, özellikle okul çevresinde açıkta satılan besinlerin kesinlikle satın alınmaması gerekir. Çocukların okul kantinleri, büfe gibi yerlerden satın aldıkları besinlerin seçiminde de dikkatli olmaları gerekir. Süt, ayran gibi ambalajlı besinleri satın alırken etiket bilgisinde Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan üretim izninin bulunmasına ve son kullanım tarihinin geçmemiş olmasına, ambalajsız satılan tost, simit, poğaça gibi yiyeceklerin de temiz ve güvenilir şekilde hazırlanmış olmasına dikkat edilmelidir" diye konuştu.
Sebze ve meyvenin beslenme çantasının olmazsa olmazları arasında yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Şanlıer, "Beslenme çantasına her gün mutlaka çok iyi yıkanmış bir meyve konulmalıdır. Ayrıca beslenme çantasında fındık veya ceviz, kuru üzüm gibi meyvelerin bulunması da çocuğun beslenmesini enerji, protein ve mineraller açısından desteklemektedir. Ancak beslenme çantasına dışarıda ve açıkta satılan yiyecekler kesinlikle konmamalı, ambalajlı gıdaların ise ambalajları yırtık veya yıpranmış olmamalı ve son kullanım tarihine dikkat edilmelidir. Beslenme çantası ve su mataralarının her gün temizlenmesine özen gösterilmelidir" ifadelerini kullandı.
"Çocuklarda protein gereksinmesi büyüme süreci nedeni ile daha fazladır" diyen Prof. Dr. Şanlıer, şunları söyledi:
Israrla yemek yedirilen çocuğun iştahı olumsuz etkilenir. Çocuğu sofrada yemek yemesi için zorlamamak gerektiğini belirten Prof. Dr. Şanlıer, "Çünkü her çocuğun kendine özgü bir yemek yeme kapasitesi vardır ve daha fazla yemesi konusunda zorlanırsa kendisine fazla geldiği için kusabilir. Öğünlerden önce çocuğa verilen şekerlemeler, çikolatalar, cips vb besinler veya acıkan çocuğa ısrarla yemek zamanını bekletmek çocuğun iştahını olumsuz yönde etkiler. Henüz yemeği hazır olmamış çocuğa, alması gereken besinlerden bir miktar verilerek iştahının kaçmamasına yardımcı olunabilir" dedi.
Çocukların, tuvalet ve umumi kullanıma açık çeşme sularından su içmemeleri konusunda aileleri uyaran Prof. Dr. Şanlıer, "Güvenilir içme suyu tüketmeleri sağlanmalıdır. Vücudun düzenli çalışması, tüketilen besinlerin vücuda yararlılığının artırılması, çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine olumlu katkı sağlamaları açısından fiziksel aktivitenin artırılmasına da önem verilmelidir. Bu nedenle, uzun süreli televizyon seyretme, bilgisayar kullanımından kaçınılmalı, çocukların gerek okul yönetimi gerekse de ebeveynleri tarafından sevdikleri herhangi bir spor dalı ile ilgilenmeleri teşvik edilmelidir" diye konuştu.