Yaptığı müzikle ülkeleri ve kıtaları aşmış bir şarkıcı, aynı zamanda söz yazarı, besteci ve yapımcı olan Emel Mathlouthi, sevilen şarkılarını 24 Şubat’ta CSO Ada Ankara’da seslendirdi. Naci en Palestine şarkısıyla dünya çapında ün kazanan Tunuslu sanatçının, 2010 yılında başlayan protestolardan ilham alarak yazdığı ‘Kelmti Horra’ şarkısı ise Tunus devriminin simgesi haline geldi. Mathlouthi ile müziğini ve aktivist duruşunu konuştuk. Müziklerinin toplumsal değişimin ve direnişin simgesi haline gelmesini kendisine, “Dürüst olmaya devam etmek ve kalbinden konuşmak” gibi sorumluluklar yüklediğini söyleyen Mathlouthi, sorularımıza içtenlikle cevap verdi.
Bir dezavantajı olduğunu düşünmüyorum. Mevcut dünya devleti bize başarılı olmak için kurallara uymamız ve dikkat çekmememiz gerektiğini dikte etmek istiyor, ama ben buna katılmıyorum
Benim için başarı, insanlar tarafından saygı görmek ve onlara umut ve güç verecek şekilde ilham vermektir.
Türkiye’de sahne almak beni her zaman çok heyecanlandırdı ve Türk izleyiciler için bunu sıklıkla yapabildiğim için minnettarım. Filistin’de yaşananlardan çok etkilendim. Gerçekten insanlık için çok karanlık günler yaşıyoruz.
Evet, yakında yayınlamayı planlıyorum ama şu anda kalbim şarkı söylemeye pek sıcak değil, keşke daha fazla yardım edebilseydim.
Müziğimle hep aktivist oldum, ancak Batı beni her zaman birçok kimliğimden uzaklaştırmaya çalıştı. Fakat artık bunların hepsi olduğumu, müzisyen, şarkıcı, yapımcı ve aktivist olduğumu iddia etme zamanı
geldi. Ve çok daha fazlası...
Bu, kadınsı güç, kız kardeşlik, kadınların güçlendirilmesi ve şifa hakkında bir albüm. Şarkılar
hip-hop’tan pop’a kadar pek çok farklı tarza sahip. Bu bir devrim olacak.