Uluslararası bir çok üniversitede Uluslararası İlişkiler Profesörü ve Beytülmakdis Akademik Projesi Kurucusu ve Teorisyeni Filistinli Prof. Dr. Abdülfettah El-Awaisi, yaptığı açıklamada ''Uluslararası İlişkiler alanında uzmanlaşmış, bağımsız bir Müslüman akademisyen olarak geçtiğimiz yıllarda (2012-2023), Türkiye yönetiminin almış olduğu birçok karar karşısında tavrımı çok net ortaya koyarak söylenenlere/yapılanlara asla destek vermediğimi defalarca ifade ettim'' dedi.
Awaisi, her şekilde Türkiye'yi yönetme şekli olarak tavsiyelerini her daim sürdürdüğünü dile getirdiğini ifade ederek, ''Türkiye yönetimini tutumları hakkında bazen överek, bazı durumlarda tavsiyelerde bulunarak ve yeri geldiğinde eleştirerek doğruyu söylemekten, yanlışı inkar etmekten çekinmedim. Böylece sessiz kalmayıp, iyiliği emredip kötülükten sakındırma görevini tüm açıklığıyla, iltifatsız, mazeretsiz, isimleri doğru anarak, rızık korkusunu ve Türkiyedeki yerleşim durumumu düşünmeden yerine getirmeye çalıştım. “Ki onlar; Allah’ın risaletini (mesaj ve müjdesini öğrenip öğreten ve) tebliğ edip (yayanlardır). Bunlar O’ndan (Allah’tan) içleri titreyerek-korkanlar ve Allah’ın dışında hiç kimseden korkmayanlardır. (Zaten) Hesap görücü olarak Allah kâfidir.” (Ahzab 39)'' açıklamasında bulundu.
Misyonu yerine getirmenin bir devamı olarak iki ana başlıkta açıklamalarını sürdüren Awaisi, açıklamalarına şu şekilde devam etti;
1. Türkiye seçim siyaseti arenasında, muhalif siyasi figürler tarafından sunulan alternatiflerin, sadece Türkiye için değil, aynı zamanda Doğu İslam ülkeleri için de yıkıcı sonuçları temsil etmesi ve Türkiye'yi bir kavşağın önüne atacak olması,
2. Türkiye'nin yerel koşulları, verileri ve gelişmelerinin yanı sıra; bölgesel ve uluslararası koşullar, veriler ve gelişmeler ışığında, geleceği için önemli bir dönüm noktasında olması,
Tüm bu nedenlerin ışığında, yaklaşan Türkiye seçimlerinde (14 Mayıs 2023) oy kullanma hakkım olsaydı bu oyumu Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a verirdim. Güçlü bir Türkiye inşa etmek ve onu bölgesel bir güç haline getirmek için Türk meslektaşlarımdan, öğrencilerimden ve komşularımdan tanıdığım herkesi ve ayrıca Türk vatandaşlığını almış Arapları, Sn. Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermeye davet ediyorum. Bu, bölgedeki dengeleri yeniden şekillendirecektir ki günümüzde bu dengeyi iki proje temsil etmektedir: İlki "Tampon Devlet/Siyonizm" ve Arap bölgesindeki köleleştirme, yolsuzluk ve bağımlılık rejimleri tarafından temsil edilen proje ve İran tarafından temsil edilen ikinci proje.
Yeni bir jeopolitik teori olan "Beytülmakdis Bereket Daireleri Teorisi"ne göre Mısır, "Arap bölgesinin gerçek güç merkezi" olarak kabul edilmektedir. Diğer yandan Türkiye ise "Doğu İslam ülkelerinin gerçek güç merkezi" konumundadır.
Mukaddes Topraklar (Beytülmakdis) ve mübarek Mescid-i Aksa ile olan yakın ve derin tarihi ilişkisinin yanı sıra; Fatih Sultan Mehmet döneminden beri, özellikle 1458 yılından (İstanbul’un fethinin 5. senesinden) bu yana ve Yavuz Sultan Selim'in 30 Aralık 1516'da Mescid-i Aksa'ya girişinden 9 Aralık 1917'deki İngiliz işgaline kadarki sürece baktığımızda Türkiye'nin bu bölgede 400 yıllık bir Osmanlı mirasına sahip olduğunu görmekteyiz.
Irak ve Mısır'ın başarısız devletler haline gelmesini, Suriye’nin İran, Rusya ve ABD tarafından işgal edilmesini ve Ürdün'ün, kuruluşundan bu yana tam bir Batı hegemonyası ve etkisi altında olmasını göz önünde bulundurduğumuzda mevcut koşullar ışığında Türkiye şu anda mazlum Müslümanların tek umududur.
Bütün bu sebeplerden dolayı, 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Türkiye seçimlerinde oy kullanma hakkı olan tüm vatandaşları Sn. Recep Tayyip Erdoğan'dan yana oy kullanmaya davet ediyorum.