Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, bazı basın yayın organlarında yer alan "gergedan virüsü" ya da "gergedan gribi" başlıklı haberlere ilişkin değerlendirmede bulundu ve hastalığa neden olan virüsler hakkında bilgi verdi.
Herhangi bir yeni virüsün söz konusu olmadığını belirten Ceyhan, "gergedan" diye tanımlanmış ve bu şekilde isimlendirilmiş bir virüsün de bulunmadığının altını çizdi. Ceyhan, "Dünyada 'gergedan' diye bir virüs yok. Maalesef, çok yanlış bir tercümeden kaynaklanan bir isimlendirme olmuş. Dünyada da Türkiye dışında böyle bir isimlendirme kullanılmamıştır" dedi.
İnsanlarda en sık hastalığa yol açan virüs grubunun rhinovirüsler olduğunu anlatan Ceyhan, bunun yeni olmadığını, tam aksine 1961'den bu yana bilindiğini söyledi.
Ceyhan, şöyle devam etti:
Bu tip benzetmelerin bazı sakıncaları olduğuna dikkati çeken Ceyhan, şunları söyledi:
Prof. Dr. Ceyhan, şu anda insanları hasta eden ve yaygın alarak görülen ve bu virüsün de nezlenin en sık görülen etkeni olduğunu vurguladı.
Halk arasında soğuk algınlığı olarak bilinen hastalığın, insanlarda en sık görülen bulaşıcı hastalık olduğunun altını çizen Ceyhan, bir çocuğun yıl içinde ortalama 8-10 kez soğuk algınlığı geçirebildiğini söyledi.
Ceyhan, solunum yollarında hastalık yapan 200'den fazla virüs olduğunu ve bunların içinde en sık rhinovirüsün görüldüğünü belirtti. Bu virüsün, genellikle nezle, çok nadiren ise bronşiyolite neden olduğunu anlatan Ceyhan, ama griple bir ilgisinin olmadığını aktardı.
Prof. Dr. Ceyhan, bir paniğe gerek olmadığını anlatarak "Şu anda herhangi bir yeni virüs söz konusu değil" dedi.
Ceyhan, gribe yol açan influenze virüslerinin ise çok daha ağır, hatta bazen ölümle sonuçlanabildiğini, ciddi sakatlıklara yol açabildiğini vurguladı. Özellikle küçük çocuklarda kronik kalp, akciğer, böbrek ve şeker hastalarında ölümle sonuçlanabilen bir virüs olduğunu ifade eden Ceyhan, nezle ile gribin karıştırıldığını belirtti.
Prof. Dr. Ceyhan, nezlenin burun akıntısı, hapşırık, öksürük, hafif baş ağrısı ve yine hafif ateş ile kendini gösterdiğini ve en fazla 7-10 gün sürdüğünü, kendiliğinden geçtiğini ve herhangi bir ilacı ya da aşısı olmadığını ifade etti.
Burun akıntısının nadir görüldüğü gribin ise genellikle çok yüksek ateş, yaygın kas ağrısı, vücutta kırılma, baş ağrısı, akciğerde sıkıntı olması halinde öksürük ve nefes darlığı ile ilerlediğini ve mutlaka kişiyi yatağa düşürdüğünü anlatan Ceyhan, bir kişinin gribi kesinlikle ayakta geçiremeyeceğini aktardı. Ceyhan, "Bir kişi, hasta olup ayakta dolaşabiliyorsa o kişi grip değil nezledir" uyarısında bulundu.
Grip aşısının önerildiği riskli gruplarda nezlenin önlenmeye çalışılmadığını, gribin engellenmeye çalışıldığını vurgulayan Ceyhan, kişilerin kimi zaman aşı olmalarına rağmen geçirdikleri hastalığı karıştırarak gribe yakalandığını sandığını dile getirdi.
Nezle sıklığının artmasının soğuk hava ile bir ilgisi olmadığını, soğuk havada kişilerin daha çok kapalı ortamlarda bulunduğunu anımsatan Ceyhan, bu ortamlarda bulaşma yolunun arttığına dikkati çekti. Ceyhan, bu nedenle kreş, okul, alışveriş merkezleri, askeri birlikler gibi ortamların hastalık riskini artırdığını kaydetti.