Sabah bulantılarının gebeliğin erken dönemlerinde başladığını ifade eden Op.Dr. Görgen, “Oldukça yaygın bir şikayet olduğu için sıklıkla hekimler tarafından çok önemsenmez. Bazen de anne adayları, tedavide kullanılan ilaçların güvenirliğinden endişe duyduklarından, tedaviyi reddeder. Oysa bulantı ve kusmalar başladıktan sonra belirtileri kontrol etmek güçleşir. Erken dönemde uygulanan tedavi daha ciddi komplikasyonların ortaya çıkışını (hastanede yatmak gibi) önleyebilir. Hafif olgularda diyet ve yaşam tarzını değiştirerek çözüm bulmak mümkündür, daha ciddi vak’alar da ise etkili ve güvenilir tedavi seçenekleri bulunabilir. Maalesef kesin nedeni bilinmemektedir ama hormonal durum, gebeliğe adaptasyon ve psikolojik yatkınlık olası nedenler arasındadır” açıklamalarında bulundu.
Mol gebeliğin veya çoğul gebelik gibi plasenta hacminin arttığı durumlarda bulantı ve kusmanın oldukça sık görüldüğünü kaydeden Op.Dr. Görgen, “Belirtilerin şiddeti kişiden kişiye değişmekle beraber, 9. haftada en üst seviyeye ulaşır. Erken tedavi ve diyetteki düzenleme belirtilerin ilk 3 ayın sonuna doğru azalmasını sağlar. Nadiren 20. haftaya kadar devam edebilir. Bazen gebeliklerin bir kısmında (yüzde 3 ila 0,3 kadarında) durum gittikçe şiddetlenir ve bu süreç uzar. Gebeliklerin yalnızca yüzde 25’inde bulantıya rastlanmaz” ifadelerini kaydetti.