“Havuza girmeden önce hijyen kurallarına özen gösterilmeli, duş alınmalı, tuvalet kullanıldıktan sonra ya da bebek bezi değiştirildikten sonra eller bol su ile yıkanmalıdır. Yüzme sonrasında temiz su ve sabunla duş alınmalıdır” diyen Pınar Erdoğan Özgür, “Özellikle tuvalet eğitimini tamamlamamış çocuklarda ishal varsa kesinlikle havuza girilmemelidir. Havuz suyunun yutulması çok tehlikeli olduğundan çocuklara suyu ağızlarına almamaları ve yutmamaları öğretilmelidir. Criprosporidyum, Giardia, E. Coli ve Şigella gibi dışkı yolu ile bulaşabilecek ateşli ishallere yol açan mikroplar, havuz suyunu yutma sonucu oluşabilirler. Çocuklara havuz ve denizden çıktıktan sonra hemen banyo yaptırılmalıdır. Ciltte sıyrık ve kesik alanları var ise, denize veya havuza girmekten kaçınılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Havuzdan bulaşan mide bağırsak enfeksiyonları çocuklarda genellikle kusma ve hafif ateş ile başladığını, ishal ve karın ağrısıyla devam ettiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Erdoğan Özgür, “Bu aşamada belirtilere yönelik tedavi yaklaşımları ve diyet ile çoğu hastalık kontrol altına alınabiliyor. Çocuğunuz havuzda yüzdükten sonra gözleri kızarıyorsa korla karşı hassasiyeti söz konusudur. Havuz suyunun temizlenmesi için fazla miktarda dökülen klor, özellikle çocuklarda kornea tabakalarında hücreye zarar verebilir. Steril bir göz yıkama solüsyonu veya yapay gözyaşı damlaları ile çocuğunuzun gözlerini yıkamak rahatsızlığı bir miktar azaltabilir. Bakımı iyi ve özenle yapılmayan havuzlarda ayrıca dış kulak yolu enfeksiyonlarının ortaya çıkma riski de oldukça yüksektir. Enfeksiyona bağlı olarak bazen çok şiddetli olmak kaydıyla kulak ağrısı, dış kulak yolunda şişme, kulak akıntısı, tıkanma ve duyma sıkıntısı görülebilmektedir. Havuzlardan bulaşan hastalıklar arasında genital mantar enfeksiyonları, bakteriyel vajinit, molluscum cantagiosum ve trikomonas enfeksiyonları da bulunmaktadır” şeklinde konuştu.