Ressam İlhami Atalay’ın 43 tablosundan oluşan sergi Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde açıldı. Sergiyi birlikte gezdiğimiz Atalay sürgün Filistinlileri canlandırdığı tablosunu gösterip, “Onlar için memleket, vatan, ülke yok... Dünyada yerleri yok” diyor. Sanatçının bugüne dek sergilenmemiş 500’e yakın tablosu olduğunu öğreniyoruz.
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi ressam İlhami Atalay’ın çalışmalarından oluşan resim sergisi, Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde açıldı. Atalay’ın 56 yıllık sanat hayatının tüm dönemlerinden örneklerin izlenebileceği sergide 43 tablo sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Cumartesi günü gerçekleşen açılışa Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız’ın yanı sıra çok sayıda sanatsever katıldı. Sergi, 10 Mart’a kadar pazartesi günleri hariç her gün 09.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açık olacak.
BU TOPRAKLARIN SESİ
Açılışta konuşan Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız, İlhami Atalay’ın bu toprakların yetiştirdiği en önemli ressamlardan biri olduğunu ifade etti. Yıldız, Dolmabahçe Sanat Galerisi’nin bulunduğu konum itibariyle ilgi gören mekan olduğuna işaret ederek, “Bugüne kadar burada çok fazla sergi yaptık. Fakat ben İlhami Atalay’ın sergisini çok ayrı bir yere koyuyorum. Bu toprakların ait olduğu medeniyetin sesini sadece Türkiye’de değil yurt dışında duyurmuş bir sanatçımız, bizi kurum olarak etkileyen yönü bu toprakların sesini çağın ötesinde bir şekilde yansıtabilmesidir” dedi.
FİLİSTİN SERİSİ DİKKAT ÇEKİYOR
Sergiyi birlikte gezdiğimiz İlhami Atalay, 1988 yılında yurtlarından sürgün edilen Filistinlileri canlandırdığı tablosunu göstererek, “Onlar için memleket, vatan, ülke yok, dünyada yerleri yok. 1988 yılında bir katliam olmuştu. O zaman koskocaman bir seri hazırladım. Bu seriden yer olmadığı için sadece iki örneği sergileyebiliyoruz. Boyunları kesilmiş, şah damarlarından kanlar akan katliam tablolarım da
HASAN AYCIN
Müşahedatvar. Ama onları sergilememe hanım müsaade etmiyor. O tablo yüzünden o dönem Yahudiler galerimi kapatmıştı” diye anlattı.
BENİM İÇİN BÜYÜK BİR SERGİ DEĞİL
Geçmiş döneme ait birçoğu sergilenmemiş 500’e yakın tablosu olduğunu belirten Atalay, “Eski ve yeni çalışmalardan çok farklı tablolar var. Tek bir örnekle bütün salonu doldurabileceğim halde farklı örnekler koydum. Mesela Ayasofya’nın açılması için protesto gösterisinde bulunan insanlardan oluşan bir tablom var. O zaman, onun sözünü etmek bile suçtu. Minyatürlerden etkilenerek yapmış olduğum tarihi resimleri sergiledim. Bahar ile ilgili zikir serisinden 2-3 örnek koyduk. Yine de bu benim için büyük sergi sayılmaz” açıklamasını yaptı.
HAMSİ GÖZÜNDEN GEOMETRİYE
Sergilenen eserler arasında Atalay’ın sanat öyküsünde önemli yeri olan “Akıncılar”, “Zikir”, “Hiçlik” gibi farklı senelere ait, daha önce gün yüzüne çıkmamış çok sayıda tablo yer aldı. Sergide sanatçının soyut tasarımlarının yanı sıra gündelik hayattan toplumsal olaylara kadar farklı temaları işlediği eserlerinin arasında yamayama adını verdiği teknikle oluşturduğu “Anadolu Kadınları” serisindeki çalışmaları da var. Hamsi gözünden ilhamla başladığı ve seneler içerisinde beşgenlere, altıgenlere ve sekizgenlere dönüştürdüğü soyutlamaları, renk, doku ve ton farklılıklarının zenginliğiyle serginin en dikkat çeken eserlerinden.