Prof. Dr. Ayça Törel Ergür, 1-7 Haziran İyot eksikliği Hastalıklarının Önlenmesi Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, iyodun tüm vücut hücrelerinde bulunan tiroit hormonlarının sentezinde gerekli, bağışıklık sisteminde, enfeksiyonlardan korunmada ve kanser gelişiminin önlenmesinde önemli bir element olduğunu söyledi.
İyodun, ilk kez 1811'de Bernard Courtois'in barut yaparken oluşan mor bir buhar çıkışının gözlenmesiyle keşfedildiğini ve Yunancada "mor" anlamına geldiğini anlatan Ergür, iyodun doğada en fazla deniz suyu, kaya ve deniz yosunlarında bulunduğunu aktardı.
Ergür, en fazla iyot içeren besinlerin kabuklu deniz ürünleri, tuzlu su balıkları, ton balığı, mezgit, ıspanak, soya fasulyesi, şalgam, pazı, kabak, kuru fasulye, sarımsak gibi sebzeler, çilek, süt-süt ürünleri ve peynir olduğunu söyledi.
Ergür, özellikle çocuklarda ilk 3 yılda santral sinir sisteminin gelişiminde tiroit hormonlarının büyük rol oynadığına işaret ederek, şu bilgileri verdi:
İyot eksikliğinin daha büyük çocuk ve adolesanlarda guatr, hipotiroidi, nükleer radyasyona duyarlılık oluşturabildiğinin altını çizen Ergür, doğurganlık çağındaki kadınlarda kısırlığa neden olduğunu ve meme kanserine yol açtığını söyledi.