Koronavirüs vaka sayıları her geçen gün artarken, test sonucu pozitif çıkan bireylerin beslenme düzeninde dikkat etmesi gereken kurallar her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. Hastalığın bağışıklık sisteminin gücüyle yakından ilişkisi artık herkes tarafından biliniyor. Bağışıklığı güçlü tutmak için ise en doğru yol sağlıklı bir beslenme düzeninden geçiyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uz. Dyt. Nihan Yakut, koronavirüs hastalarının beslenme düzeninde dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Koronavirüs testi pozitif çıkmış ve tedavi sürecinde olan bir kişinin en temel ihtiyacı, tüm besin öğelerinin olduğu ve çeşitlilik içeren bir diyet uygulamasıdır. Et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, meyve, sebze, kurubaklagil, tahıl ve yağlı tohumların olduğu bir beslenme örüntüsü bu süreçteki güçlü bağışıklık için olmazsa olmazlardandır. Tüm besin öğeleri dengeli şekilde tercih edilmeli, mümkün olduğunca doğal içerikler kullanılmalıdır. Kilo verme sürecindeyken virüse yakalanan bireylerin çok düşük kalorili ve eksik besin öğeleri bulunan diyetleri bırakması önemlidir. Bu dönemde vücudun yeterli ve dengeli beslenmesini sağlayabilecek ihtiyacın tamamını karşılayabilecek dengeli diyetler uygulanmalıdır.
Testi pozitif olan ve tedavisi başlayan bireyler mevsimine uygun taze meyve, sebze tüketmeye özen göstermelidir. Diyet planı tüm besin öğelerini içermelidir. Tamamen doğal besinlerden yararlanılmalı, yoğun katkı maddesi içeren besinlerden kaçınılmalıdır. Bu süreçte kesinlikle ihmal edilmemesi gereken nokta sıvı tüketimidir. Günde en az 2 litre sıvı tüketimi, hastalıkla savaşan bedeninizin toksinlerini atması için oldukça önemlidir.
Bu dönemde yapılacak en büyük hata, boş karbonhidrat kaynaklarını yoğun tüketmektir. Basit şeker ve şerbet içeren besinler, ağır yemekler, ateşle temas ederek pişen besinler, fast food gibi gıdalar, alkol ve sigaradan uzak durulmalıdır.
Koronavirüs tedavi sürecinde bedenimizin tüm vitamin ve minerallere ihtiyacı vardır. Özellikle bir besin grubu veya öğesi kurtarıcı nitelik taşımaz. Tam anlamıyla sağlıklı beslenme için her bir besin öğesi günlük beslenmede yer almalıdır. Buna nazaran azami ölçüde mutlaka alınması gereken besin öğeleri A, C, D ve E vitamini, selenyum ve çinko mineralleridir. Yağlı tohumlar, önemli miktarda E vitamini, çinko ve selenyum içermektedir. Bu nedenle gün içinde fındık, badem, ceviz tüketilmelidir. C vitamini kaynağı olan turunçgiller her gün mutlaka yenmelidir. Yeterli A vitamini alımı ve güçlü bir bağırsak florası için çözünür ve çözünmez lifler, tam tahıllı besinler ve sebzelerden yeterli düzeyde alınmalı, kefir, yoğurt, turşu, sirke gibi fermente gıdalar diyet içerisinde yer almalıdır. Ihlamur, adaçayı gibi bitki çayları boğaz enfeksiyonu yoğunsa zencefil eklenerek tüketilebilir. D vitamini koronavirüs ile ilgili önemli araştırmalara konu olan bir vitamindir. Ancak doktor onayı olmadan alınması ve kullanılması risklidir. D vitamini preparatları kullanımı için de hekime danışılmalıdır.
Covid pozitif bireylerde egzersiz semptomlara bağlı değişiklik göstermelidir. Eğer yoğun kas ağrıları ve ateş varsa egzersiz yapılmamalı, daha çok dinlenmeye zaman ayrılmalıdır. Ateşin olduğu durumlarda egzersiz vücut ısısını artırarak hastalık seyrini ağırlaştırabilir. Hafif semptomlu veya semptomsuz şekilde geçiriliyorsa, düşük tempolu egzersizler yapılabilir. Yoğun egzersiz programlarından kaçınılmalıdır. Yumuşak pilates bantlarından destek alınarak kas gruplarını çalıştırmaya yönelik egzersizler veya hava sirkülasyonu olan bir odada yürüyüş yapılabilir. Yürüyüş bandı bulunuyorsa günlük 20- 30 dk. yavaş tempolu yürüyüşler yapılabilir. Egzersiz vücuda hala güçlü olduğunu hatırlatan önemli bir aktivitedir.
Bağışıklığı güçlendirmek; yeterli uyku, egzersizin eşlik ettiği bir yaşam, dengeli ve kaliteli bir diyet ile mümkündür. Bunlar bağışıklık sistemi bir puzzle gibi düşünüldüğünde olmazsa olmaz, bulunmadığında da bütünü bozan parçalar gibidir. Koronavirüs en çok yorgunluğu sevmektedir. Özellikle bedensel yorgunluklar bu sürede en az indirilmeli, uyku için ayrılan süre artırılmalıdır. Günlük ortalama 8 saat uyku uyunmalı ve mümkünse uyku hijyenine önem verilmelidir. Beden ve zihin, yeteri kadar dinlenirse kendini çok daha iyi yenileyebilir. Egzersiz yapılabildiği ölçüde hafif olarak muhakkak her gün tekrar edilmeli, sağlıklı kişiler için mümkünse açık ve geniş alanlarda, koronavirüs tedavi sürecinde ise evde düzenli şekilde yapılmalıdır. Bağışıklığın en önemli unsurlarından olan beslenme için, eğer kişilerin sürekli dışardan yemek yeme veya fast food tüketme alışkanlığı varsa veya sık sık öğün atlanıyorsa bu alışkanlıklar hızlıca değiştirilmelidir.