Günümüzde obezite ve kilo sağlık alanının en büyük problemlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Sürekli tekrarlanan diyetler, üyelik kaydı yapılan ama üçten fazla uğramadığımız spor salonları her seferinde isteğimizin biraz daha kırılmasına neden oluyor. Birçok diyet hüsranla sonuçlandığı gibi yaşanan açlık daha fazla yemeye bile yol açabiliyor.
Hayatımızda değiştireceğimiz bazı şeyler zorlanmadan kilo verilmesini sağlıyor. Su içmek, hareket etmek, az ve sık yemek, tatlı krizleriyle başa çıkmak gibi etkenler zayıflamanın olmazsa olmazları.
Vazgeçilmezimiz olan su, kilo vermenizi kolaylaştıran en temel besinlerden biridir. Genel sağlığımızı korumak için ihtiyaç duyduğumuz su, 0 kaloridir ve midemizi doldurarak daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur.
Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğinin yanı sıra bu öğünlerin arasına yerleştirilmiş hafif ara öğünler ve akşam yemeğinden birkaç saat sonra yenen yine küçük bir gece öğününden oluşan beslenme düzeni kan şekerini dengede tutar ve ani açlıkları önler.
Enerjinin, %23’ü ya da %17’si proteinden gelen diyetin zayıflamaya etkisinin araştırıldığı bir çalışmada 6 ay sonunda ağırlık kaybı yüksek proteinli diyette 8,5 kg iken, düşük proteinli diyette 3,9 kg olarak tespit edildi. Bedenimiz yüksek proteinli yemekleri sindirmek, metabolize etmek ve kullanmak için daha fazla çaba harcar. Bu da daha fazla kalori harcanması demektir. Ayrıca midenizi terk etmek için daha uzun zamana ihtiyaç duyarlar, böylece daha uzun süre kendinizi tok hissedersiniz. Bu yüzden diyet yaparken protein zengini gıdaları tüketin. Peynir, yoğurt, süt gibi...
Zayıflamada kararlı olmak ve hedef belirlemek en önemli adımı oluşturuyor. Bütün değişimler belli bir süreç gerektirdiğinden ümitsizliğe kapılmayın. Diyet yaparken dengeli, istikrarlı ve bilinçli bir yaklaşıma sahip olmanın sizi hedefinize ulaştıracağını unutmayın.
Akşam yemeği ile kahvaltı arasında yaklaşık 11-12 saatlik bir süre mevcut. Kahvaltı yapılmadığında bu süre 16-17 saate çıkıyor. Uzun süreli açlık, metabolizma hızını azaltacağından kilo alımına neden oluyor. Bu nedenle uyanınca 1 saat içinde mutlaka kahvaltı yapın
Fazla şeker, kilo almayı tetikleyen ana etken. Vücut, fazla gelen şekeri yağ hücresi olarak tutar. Çikolata ve kurabiye yemeyi bıraksanız ve bunların yerine bal veya kuru meyve yemeye başlasanız dahil aldığınız şeker miktarı çok daha yüksek olabilir. Aslında ne şekilde olursa olsun, şeker, diyet yapanlar için asla alınmaması gereken gıda maddelerinin başında geliyor.
Yapılan araştırmalar, obezite sorunu olanların normal kilodaki insanlara göre daha az uyuduğunu gösteriyor. Eğer 6 saatten az uyursanız, iştahınız ve şeker ihtiyacınız sabah kalktığınızda artar ve bu istekle normalden daha fazla yeme ihtiyacı hissedersiniz. Ayrıca, erken uyuyamayan ve yorgun olan insanlar, günde 200-300 kalori daha fazla almaktadır. Daha az uyuduğunuz zaman istemeden de olsa daha fazla yemek yersiniz.
Kilo vermenize beslenme kadar psikolojik etkenler de yardımcı oluyor. Bazı bireylerde kilo verememe, tamamen stres durumuyla alakalı. Beyniniz diyete direnç gösteriyor olabilir. Bunun nedeni stres olduğu zaman, en yakın zamanda rahatlama ve stresten uzak durmayı mümkün olduğunca uygulamaya çalışın.