Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, aralık ayında koronavirüs aşısının uygulanmasına başlanacağını açıklarken, aşı güvenliği ve aşı tercihi tartışma konusu oldu. Bazı vatandaşlar, aşının zorunlu olarak yapılması gerektiğini düşünürken, hangi aşının yapılacağının tercihinin de vatandaşlara bırakılması gerektiğini söyledi. Bazı kişiler, uzmanların önerdiği aşının yapılması gerektiğini savundu.
BioNTech'in ABD'li Pfizer ile işbirliğinde geliştirdiği Covid-19 aşısının Türkiye'deki çalışmalarında gönüllü olan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Ünal, aşı güvenliği ve tercihi tartışmalarını değerlendirdi. Pro. Dr. Ünal, "Hangi aşıyı bulursanız yaptırın, elinize ne geçerse olun. Aşılar değişik teknikler ile üretiliyor. 2021 yılında üretileceği belirtilen aşıların, dünya ihtiyacını karşılayabilme olasılığı yok. 20 milyon Çin aşısı geldi, iki dozda 10 milyon kişiyi aşıladınız; 25 milyon da BioNTech aşısı geldi, 12,5 milyon kişiyi aşıladınız. Toplam 22,5 milyon kişiyi aşıladınız, bu salgını kontrol etmeye yetecek sayı değil; ama bu ,Türkiye'ye çok ciddi salgında frene basmayı sağlayacak sayı.
Bu aşılardan hangisini olursak olalım etki süresi ile ilgili bilgi yok. Tahminen 6 ay ile 1 sene olacağı düşünülüyor" diye konuştu.
Prof. Dr. Ünal, toplumda aşılanmayanlar ile ilgili bir önlem alınması gerekip gerekmediğine ilişkin, "Aşılama her halükarda olumlu. Şu anda toplumun çok küçük grubunu bile aşılasak, onların korunmasını sağlayacağız, toplumdaki hastalık oranını bir miktar aşağıya çekmiş olacağız. Dolayısıyla aşı az da olsa mutlaka uygulanması lazım.
Burada hassas bir konu var; diyelim ki yeterli aşı geldi yüzde 70'i aşıladık. Diyelim ki İngiltere, Almanya bunu yapamadı, siz bunu yapamayan ülkeler ile gidiş gelişinizi devam ettirirseniz o hastalık bir gün size yine gelecektir. Çünkü bu aşıların bizi ne kadar koruyacağını süre olarak bilmiyoruz. Dolayısıyla bütün vatandaşlarınıza aşı yapsanız bile diğer ülkeler bunu yapmadığı sürece o aşının süresi bittikten sonra o ülkelerden size hastalık gelecek ve aynı salgını yeniden başlatabilecek. Bu durumda iki çözüm ortaya çıkıyor. Bir, o ülkelere sınırlarınızı kapatırsınız ikinci çözüm de etkisi biten kişilerde aşıyı tekrar edersiniz" ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Ünal, aşı yaptırmak istemeyenler için nasıl bir yol izlenmesi gerektiğine ilişkin, "Bir kısım vatandaşlarımız, 'ben şu anda aşı olmam' diyor. 'Hocam aşı ile ilgili veriler açıklanmadı, ne kadar yan etki oluşturduğu, bunların ciddi olup olmadığını bilmiyoruz, bu yüzden şuan da aşıya 'hayır' diyorum'. 'Ama bu veriler açıklanınca evet diyeceğim' diyor. Bir grup vatandaş da, 'ben tedbirliyim, biraz sağa sola yapsınlar ondan sonra yaptırım' diyor. Sağa sola yapıldığında aşı bitecek, aşı olamayacaklar. Üçüncü bir grup var ki kontrol edilmesi gerekenler onlar; aşı karşıtları. Aşı ile ilgili çalışmalarda tabii ki tamamen sonuçlar açıklanmadı; ama ön açıklamalar ciddi kanıt düzeyine sahip. Tabii ki sonuçlar çıkınca gerçek kanıtları göreceğiz. Geldiğimiz noktada aşıya bazı nedenler ile geçici olarak 'hayır' diyenler bir de aşı karşıtı olanlar var. Şu anda bunu düşünebilecek durumda değiliz. Aşı isteyenler aşılanır, aşı istemeyenler de kaderlerine razı olur" dedi.
Prof. Dr. Ünal, her iki aşının güvenirliklerine ilişkin ise şunları söyledi: