Aşı olmayı sürekli erteleyen hasta pişmanlığını dile getirdi: Hayatımla oynadım kimse aşısını ihmal etmesin

Türkiye'nin en kapsamlı yoğun bakım hizmetinin verildiği, koronavirüs salgınıyla mücadelede büyük rol üstlenen Ankara Şehir Hastanesi bünyesindeki Genel Hastanenin Kovid-19 Yoğun Bakım Ünitesi'nde, neredeyse tamamı aşı olmamış kişilerden oluşan hastaların yaşamla ölüm arasındaki zorlu mücadelesi görüntülendi.

Burada solunum sıkıntısı, nefes darlığı nedeniyle yüksek akımlı oksijen cihazına bağlı şekilde tedavi gören 46 yaşındaki iki çocuk babası Yasin Yavaş, bir haftadır yoğun bakımda olduğunu ve durumunun iyiye gittiğini söyledi.

Oksijen cihazına bağlı olduğu için zorlukla konuşabilen Yavaş, "Ben aşı olmamıştım. Hep erteledim, havaya girdim, sonra olurum diyerek basite aldım. Hayatımla oynadım. Kimse aşısını ihmal etmesin. Yemesin, içmesinler acil olarak aşılarını olsunlar. Yoksa hayatlarıyla oynarlar." dedi.

Yaşının ileri olmadığına dikkati çeken Yavaş, 11 ve 15 yaşındaki iki kızı ile eşini çok özlediğini vurgulayarak, ailesine, "Eşimi, kızlarımı çok seviyorum. Haftaya çıkacağım ve yanınıza geleceğim inşallah." mesajını iletti.

Kovid-19 Yoğun Bakım Sorumlusu Prof. Dr. Seval İzdeş ise servisteki hastaların durumuna ilişkin bilgileri paylaştı. Vakalardaki hızlı artışa işaret eden İzdeş, "Delta varyantı çok hızlı bulaşıyor. Eskiden 10 dakika bir ortamda kalınması sonucunda bulaş yaşanabiliyordu. Delta varyantında ise yanınızdan geçen maskesiz bir kişi hastalığı bulaştırabiliyor. Bu nedenle aşılarla birlikte maske, mesafe, hijyen kurallarına uymaya devam edilmesi çok önemli." diye konuştu. İzdeş, "Ben nasılsa aşı oldum" diyerek maskelerin çıkarılmasının doğru olmadığının altını çizdi.

Herkese tam doz aşılarını olma çağrısında bulunan İzdeş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ankara Şehir Hastanesi, Genel Hastane Kovid-19 yoğun bakımlarında takip ettiğimiz hastaların çoğu, aşı yaptırmamış ya da ikinci, üçüncü dozunu zamanında olmamış kişiler. Hastalarımızın yüzde 90'ı bu şekilde. Bu nedenle aşı olmak çok önemli. Bu aynı zamanda bir vatandaşlık görevi çünkü hastalığı alan, çevresindeki insanlara da bulaştırabiliyor. Kovid-19 sanki aşı olmamış kişiyi buluyor, bakıyorsunuz hep hasta olanlar aşısız kişiler. Herkesin iki doz aşısını ve olması gerekiyorsa üçüncü dozunu zamanında yaptırması gerekiyor."

Prof. Dr. İzdeş, son haftalardaki vaka artışlarının yoğun bakıma yansıyıp yansımadığına ilişkin de şunları kaydetti:

"Vaka artışları yoğun bakımlara genel olarak 10-15 gün sonra yansıyor, hastaların tedavisine önce serviste başlandığı ve burada durumu kötüleşenler yoğun bakıma alındığı için. Yoğun bakım servisimizin şu anki doluluk oranı yüzde 80. Yani aslında dolu.
Burası dolmaya başladıkça yeni yoğun bakım alanları Kovid-19'a dönüştürülecek. Bunun da şöyle bir sıkıntısı bulunuyor; Kovid-19 olmayan hastalara ayırdığımız yoğun bakım yatakları çok azalıyor. Dolayısıyla doluluk oranlarından çok, Kovid-19 olmayan alanlar ve Kovid-19 alanları arasındaki denge önemli oluyor."