Antalya İl Sağlık Müdürlüğü tarafından pandemi döneminde kurulan arayan ve aranan olmak üzere iki çağrı merkezi ise faaliyetlerini sürdürüyor. Aranan çağrı merkezine 1-18 Aralık tarihleri arasında gelen toplam çağrı sayısı 30 bin 500 olurken, çağrı merkez ekipleri ise 43 bin 239 arama yaptı. Arayan çağrı merkez ekipleri PCR testi pozitif ve temaslı hastaları Sağlık Bakanlığı iletişim hattı üzerinden 2., 4., 6., 8. günlerde olmak üzere bir hastayı toplamda 4 kez arayarak hal ve hatırını soruyor, ihtiyaçlarını, şikayetlerini, ilaç kullanımını, aile hekimleri ile iletişimlerini öğrenip sorun varsa çözümler buluyoruz. Ayrıca ev içi korunma yöntemleri sosyal mesafe, maske kullanımı, el yıkama, odalarını sık sık havalandırmaları ve ziyaretçi kabul etmemeleri konusunda uyarıyor. Salgının başlangıcından bugüne kadar KYK Sahra Hastanesinde kalan hasta sayısı 708 kişi olurken , 1-18 Aralık ayında ise izolasyona uymayan kişi sayısı 202 oldu. Şu anda yurtta kalan kişi sayısı 65 olarak açıklandı.
Salgının başlangıcından bugüne kadar 138 bin 344 kutu Favipiravir tablet, 28 bin 476 kutu Hidroksiklorokin tablet kullanılan Antalya’da Aralık ayında ise 74 bin 261 kutu Favipiravir tablet, 14 bin 80 kutu Hidroksiklorokin tablet kullanıldı.
Antalya İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde 835 sağlık personelinden oluşan 402 filyasyon ekibi, kentteki Covid-19 testleri pozitif çıkan vak’alara tek tek ulaşıp hastalığın yayılmasını önlemek için gece gündüz demeden var güçleriyle çalışıyor. Aralarında uzman ve pratisyen hekimler, diş hekimleri, hemşire, ebe, sağlık memurları yer alan filyasyon ekipleri, pozitif vak’aların evlerine kadar giderek, hastalara evde kalmaları ve ev içi korunma yöntemleri hakkında bilgilendirme yapıyor. Ekipler ev ziyaretlerinde koruyucu tulumun yanı sıra çift eldiven, maske ve siperlik takarak tedbirlerini de en üst düzeyde tutuyor. İlacı hastanede başlanmamış olan vak’aların ise tedavileri düzenlenip ilaçları ekipler tarafından karşılanıyor. Filyasyon ekipleri tarafından vakanın temaslılarından da numune alınıp semptomu olanlara tedavileri düzenlenip ilaçları yine ekipler tarafından veriliyor. Bu sayede vatandaşların evinden çıkmadan numunesi alınıp tanısı konularak tedavisine hızlı bir şekilde başlanılıyor. Yapılan filyasyon çalışması sayesinde erken aşamada vak’aların ile temaslıların evde izole edilmesi ve tedavilerinin düzenlenmesi hastaneye başvuruları azaltıyor, ayrıca hem hastanedeki yığılmalar önlüyor hem de hastaların ağırlaşıp hastane ya da yoğun bakıma yatma oranları düşürülüyor.
Mart ayından bu yana filyasyon ekibinde yer alan sağlık memuru Fatma Bekar da, bir çok zorluklarla karşılaştıklarını anlattı. “Her çeşit insanla muhatap oluyorsunuz” diyen Bekar, “Gece gündüz demeden evlerine kadar gidiyorsunuz, uykudan uyandırıyorsunuz, bir de hasta psikolojisiyle uğraşıyorsunuz. Çünkü insanlar hasta olunca daha gergin oluyorlar. İletişim zorluğu çektiğimiz çok oluyor tabi ki ama vicdani bir rahatlık var. Hastanın önden tespit edilmesi, ilaçlarının evlerine kadar götürmek, onlara test yapmak. Hastalığı yayılmadan önlemek adına filyasyon çok önemli bir görev ve onurla yapıyorum bu görevi. Evde iki tane çocuğum ve kronik rahatsızlığı bulunan bir eşim var. Filyasyon sonrası eve gidince onlara sarılamamak kadar kötü bir duygu yok. Ailenize karşı ertesi gün bile ailenize karşı ‘acabalar’ ile yaşamak gerçekten zor” ifadelerini kullandı.