Sağlık Bakanı Koca'dan Bilim Kurulu toplantısı sonrası kritik açıklamalar: Aşı zorunlu olmayacak, vatandaşın ikna edilmesi süreci izlenecek

19:289/12/2020, Çarşamba
G: 9/12/2020, Çarşamba
Yeni Şafak
Fahrettin Koca
Fahrettin Koca

Sağlık Bakanı Koca başkanlığında gerçekleştirilen Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sona erdi. Salgınla ilgili tedbirlerin değerlendirildiği toplantı sonrası Sağlık Bakanı Koca önemli açıklamalarda bulundu. Ülkemizde bundan önceki zirve olan nisan ayına göre günlük vaka sayısında 5 kat, vefatlarda ise yüzde 55 artış bulunduğunu kaydeden Bakan Koca, hastanelerimiz ve sağlık çalışanlarının gittikçe artan bir yükü göğüsleme çabası içinde olduğunu vurguladı. Koronavirüs aşısının 14-21 gün arayla iki doz halinde uygulanacağının altını çizen Bakan Koca, "Aşı ücretsiz olacak fakat zorunlu olmayacak. Vatandaşın ikna edilmesi süreci izlenecek" ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sona erdi. Aşı konusu ve salgındaki son gelişmelerin ele alındığı toplantı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca kameraların karşısına geçerek basın toplantısı gerçekleştirdi.

Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Bir yıl boyunca tüm dünyanın ortak gündemi pandemi oldu, hepimizin hayatını değiştirdi. Virüsün bulaştığı kişi sayısı dünyada 69 milyonu buldu. 1,5 milyonu aşkın insan Kovid-19 nedeniyle hayatını yitirdi.

Ülkemizde sınırlarımızı kapatma dair aldığımız önlemlerle ülkemize girişi geciktirmiş, başlangıçta başarılı bir seyir başlamış olsa da bu salgından kurtulmuş değiliz. İlk günden bu yana düzenli olarak toplanan kurumumuz gelişen yeni durumu sürekli olarak değerlendirmektedir.

Pandeminin ülke içindeki yönetimine yönelik alınan kararlarda ve uygulamaya konan tedbirlerde Bilim Kurulumuzun çalışmaları ve önerileri yönlendirici olmaktadır. Nisan ayında önemli artış gösteren bulaşma hızı aldığımız tedbirlerle bir nebze kontrol altına alınmış, yaz ayları nispeten kontrollü yaşanmıştır. Bunda gittikçe artan test kapasitemiz ve izolasyon tedbirlerimizin etkisi olmuştur.

Pozitif vaka sayımız 1,5 milyonu aştı

İllerimizdeki durumu görmek, bizzat illere giderek yerel yöneticilerimizle yaptığımız toplantılar bu sonuçları elde etmemizde oldukça yararlı oldu. Ne var ki tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de son bir ay içinde hızlı bir artışla yüz yüze geldik. Havaların soğuması, insanların kapalı mekanda toplanması çok hızlı bir alevlenme ile yüz yüze getirdik. Pozitif vaka sayımız 1,5 milyonu aştı. 550 bini belirgin hastalık geçirdi. 15 bin insanımızı kayıp verdik, hala da kayıp vermeye devam ediyoruz.

Büyüklerimizin korunmasına yönelik kısıtlamalar, toplumsal hareketliliği azaltıcı tedbirler, toplanmalara getirilen yasaklar, riskli bölgede kişi takibi, gittikçe arttırılan yaygın filyasyon ekipleri ile temaslı taraması ve izolasyonlar, evde izole temaslılarımızın takibi gibi bir dizi tedbirleri her geçen gün daha sıkı bir şekilde uyguluyoruz.


Vefatlarda yüzde 55 artış var

Ülkemizde günlük vaka sayısında 5 kattan fazla arttı, vefatlarda yüzde 55 artış bulunmaktadır. Valilerimiz, sağlık müdürlerimiz ile her gün online ile görüşüyoruz. Personel ve araç yönünden filyasyon ekiplerini destekliyoruz.

En ufak bir gevşekliğe tahammülümüz yok

İhtiyaç gördüğümüz illerimizde ulusal kaynaklarımızı harekete geçirip test laboratuvar ve hastanelerimizin altyapısını güçlendiriyoruz. Bu değerlendirmelerimizi karşılaştığımız durumu günlük olarak paylaşıyoruz. Sağlık çalışanlarımızın nasıl bir yükün altında olduğunu biliyor, görüyorsunuz. Yoğun bakımlarımızda çok sayıda hastamız yaşam mücadelesi veriyor. Ülke genelinde yatan hasta sayılarımız artmakla birlikte bazı illerimizde bu daha belirgin. Birçok ilimizde artış kontrol sağlansa da en ufak bir gevşekliğe tahammülümüz yoktur. Hatay, Adana, Samsun, Antalya, Mersin ve Ordu'da vaka sayılarımız artmaya devam ediyor.

İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Sivas, Kahramanmaraş ve Gaziantep'te vaka artışı düşmeye başladı. Yatan hasta ve yoğun bakım açısından yüksek doluluk oranlarımız devam etmektedir. Bu durum karşısında daha sıkı kısıtlayıcı tedbirler kaçınılmaz olmuştur.

Mesai sürelerinin kısaltılması, bazı işyerlerinde hizmet verilmemesi, geceleri ve hafta sonlarında sokağa çıkma kısıtlaması gibi ertelenemez hale geldi. Henüz daha ilk günlerdeyiz. Ülke olarak birlikte hareket etmemiz, zorunlu kısıtlamalara, gönüllü kısıtlamaları da etkileyerek bulaşma riskini önlememiz mümkün olacaktır.

Maske kullanımı, sosyal mesafe ve temizlik bunların başında gelmektedir, ancak yeterli olmadığını biliyoruz. Kalabalık ortamlar bulaşmayı kaçınılmaz kılmaktadır. Özellikle bulunduğumuz mekanların yeterince havalandırmasının gereğine dikkat çekmek istiyorum.

Büyük uyum sağlayan vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum

Geçtiğimiz hafta içinden başlayan sokak kısıtlamasına vatandaşlarımızın büyük destek verdiğini gözlemledik. Büyük uyum sağlayan vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kolluk kuvvetlerimize, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayan sektörlere ve yerel yöneticilerimize ayrıca teşekkür ediyorum.

Henüz bu pandemiden kurtulabilmenin başka bilinen bir yolu yok. Önümüzdeki günlerde bu tedbirlere aşıyı da ekleyebilmenin beklentisi ve umudu içerisindeyiz. Aşı geliştirme çabaları için bizim de içinde olduğumuz birçok ülke kaynaklarını seferber etmiş durumundayız. Kendi çalışmalarımız bir yana etkisi ve güvenirliğini kanıtlamış aşılara en erken sürede erişebilmenin gayreti içerisindeyiz.



Diğer alternatif aşılar için görüşmelerimize devam ediyoruz

Ülke olarak ekonomik yükü dikkate alınmaksızın güvenirliği ve etkisi kanıtlanmış, en kolay ve en yaygın uygulanan aşılardan başlayarak alternatif aşıları temin etmek için büyük gayret gösterdik. Bugüne kadar inaktif virüs aşısı sözleşmesinin imzaladığımızı duyurmuştum. Sınırlı miktarın üstünde temin garantisi verilememektedir. Bu konuda görüşmelerimiz ve ısrarımız devam etmektedir. Diğer alternatif aşılar için görüşmelerimize devam ediyoruz.

Geliştirmekte olan aşılarımızda faz 1 çalışmalarının tamamlamak üzere olduğu kamuoyunun bilgisi dahilidir. Sonuç verirse faz 3 çalışmalarına Nisan ayında geçmeyi planlıyoruz. Bu konuda bilimsel dayanaktan yoksun tartışmalardan uzak kalarak, halk sağlığını önceleyerek bilgisini paylaşan bilim insanlarımıza, siyasetçilerimize, toplum önderlerimize teşekkür ediyorum.

Yaptığımız sözleşme gereği önümüzdeki hafta içinde ilk kısmını teslim almayı beklediğimiz aşı inaktif virüs aşısıdır. İnaktif diye tabir ettiğimiz aşı farklı hastalıklarla ilgili aynı aşı özelliğine sahiptir. Aşıyı teslim aldığımızda öncelikle uluslararası akreditasyonu olan halk sağlığı ile tıbbi cihaz ve ilaç kurumları tarafından ülkemize ithal edilen diğer tüm ilaçlar gibi incelemeler yapılacaktır.

Aşı 14-21 gün arayla iki doz halinde uygulanacak

Bilim Kurulumuzca çeşitli nüfus grupları arasında enfeksiyon oranı, ölüm oranı riski göz önüne alınarak belirlenen önceliklere göre aşılama yapılacaktır. Aşı 14-21 gün arayla 2 doz halinde uygulanacaktır. Aşı kampanyası kapsamında vatandaşlarımıza bedelsiz olarak verilecek ve başta aile sağlığı olmak üzere sağlık kuruluşlarımızda yapılacaktır. Test sonuçları ve temaslılarda olduğu gibi aşılı olan vatandaşlarımız merkezi veri tabanından takip edilecektir.

Bu mücadeleyi aksatacak her türlü davranış, açıklama, iddia biraz daha enerji kaybına, fazla çaba harcamamıza yol açmaktadır. Kısıtlayıcı tedbirlerin etkisi yakından takip edilmektedir. Daha önceleri ortalama 10 yıl sürede gerçekleşen aşı çalışmaları 1 yıl gibi kısa süreye sığdırılmıştır.

Gelişmeler umutlarımızı erkene çekiyor. Umutlarımızın hayata geçmesi hep birlikte hareket etmemizle mümkün olacaktır. Bir salgın hastalık döneminin içinden geçiyoruz. Sevdiklerimizi elimizden alan, aramıza mesafeler koyan salgının yönetiminde başından beri birlikte hareket etmenin önemine işaret ettim.

Hiçbirimizin taraflı bir tutum sergilemeye hakkı yok. Ayrışarak, rekabet ederek salgına karşı başarılı olamayız. Salgın yönetimini etkin şekilde sürdürmek ve milletçe bu illetten kurtulmak için birlikte hareket etmeliyiz. Siyasi mülahaza ve her ne olursa olsun başka saiklerle salgının yönetimini tehlikeye atmaya hiçbirimizin hakkı yoktur.

Ortak bir savaş içindeyiz, böyle tavırların, bu tür çıkar grupları dahil kimseye faydası yoktur, hele siyasi hesapla davrananlara hiç faydası yoktur. Salgının seyrini netleştikçe fırsat kollayanların, iştahı kabaranların, politik malzeme çıkarmaya çalışanların saylısı artış gösteriyor. Sizlerden ricam, kesinlikle salgının siyasi alana çekilmesine müsaade etmemenizdir.

Mücadele ancak birlikte kazanılır

Salgın hastalıkla mücadele taraflı tarafsız herkesin destek olması, milli seferberlik halidir. Hesaplaşma kaygısı ve güdüsüyle mücadelemize halel getirmeyelim. Bu ulusal anlamda milletçe hepimizin, küresel anlamda insanlığın mücadelesidir. Mücadele ancak birlikte kazanılır.

Bugün bazı tablolarla gelinen salgının seyrini kısaca göstermek istiyorum. Özellikle çizginin üstünde vaka sayısının arttığı illeri görüyoruz. Hatay, Mersin, Adana, Antalya, Samsun, Ordu, İzmir. Ankara, İstanbul, Uşak ve birçok ilin aşağı doğru inmeye başladığını görmüş oluyoruz.

Şehir bazında şu an özellikle hastanelerimizdeki doluluk oranlarını görmüş oluyoruz

İstanbul
vaka sayısının azaldığını ama hastane yükünün halen devam ettiğini, artış hızının düştüğünü söyleyebilirim. Yoğun bakım 68.2, solunum cihazı yüzde 40.2
Ankara'da
vaka sayısı düşmeye başladı. Hastane yükü halen devam ediyor. Burada yoğun bakım yüzde 73,5, servisteki doluluk oranı yüzde 57,7.
İzmir'de
artış hızı devam ediyordu, son iki günden bu yana artışın düştüğünü, hastanelerimizdeki yükün önemli oranda artış hızı olduğunu söylemek istiyorum. Yoğun bakım oranı yüzde 77.6'ya çıkmış durumda.
Hatay
hasta vaka sayısının hastane yükünün artığı illerimizden birisi. Yoğun bakım yüzde 84.8, solunum cihazı yüzde 79,3.
Adana
vakanın son iki haftadan bu yana arttığı, artış hızının d üşmeye başladığı ilimiz. Yoğun bakım doluluk oranı yüzde 78, solunum cihazı yüzde 41.8
Samsun
hem vaka sayısının hem hastane yükünün artığı ilimiz. Yoğun bakım yüzde 80.8, solunum cihazı doluluk oranımız yüzde 60.7.
Antalya
hasta sayısının arttığı, hastane yükünün devam ettiği ilimiz, Yoğun bakım yüzde 68. 5.
Mersin
vaka sayısının arttığı, hastane yükünün de arttığı bir ilimiz. Yoğun bakım yüzde 68,5.

Birçok ilimizde olduğu gibi bu illerimizde yoğun bakım yatak kapasitemizi bu dönemde ayrıca arttırdığımızı, bazı illerimizde ara yoğun bakım sayılarımızı da önemli oranda arttırdığımızı söylemek istiyorum.

Filyasyon ortalama temaslı tespit süresi 10 saat. Özellikle ekip sayılarımızı bu dönemde önemli oranda artırdık. Şu anda 16 bine çıkmış durumda. Hastayı erken dönemde izole etmemiz de önemli.

Toplam vakayı yarın açıklayacağız

Yarından itibaren de geçmişe dönük 29 Temmuz'dan itibaren tabloda bugüne kadar olan vaka sayılarının da toplu bir şekilde tabloda vermiş olacağız.

Özellikle bu süreçte vatandaşımızın salgının seyri açısından kitlesel bağışıklamada erken dönemde yoğun aşı yapabilirliğimizin önemli olduğunu düşünüyorum. Erken dönemde yoğun şekilde aşılama yapılabilirse başarıya daha kolay ulaşabileceğimize inanıyoruz. Aralık-Ocak-Şubat aylarında yoğun aşıya erişimi çok önemsiyoruz.

Erken dönemde aşının teslim edilebilirliği konusunda çok rahat olmadığını gördük. Özellikle birçok ülkenin binlerce, yüzbinlerce açıklamış olduğu sipariş ettiğini söylediğini aşıların teslim sürelerine bakmak lazım. Erken dönemde ilk 3 aylık zaman diliminde bu teslimatların yüksek olmadığını görürsünüz. Nisan ayından sonra teslim edilebilecek aşıya ihtiyacımız yok. Çünkü bir veya birkaç aşımızın Nisan ayı sonrasında devreye girebileceğini ümit ediyoruz. Aşının özellikle güvenilir ve etkin olmasını hedefliyoruz. Aşılarımızın geleneksel inaktif aşı yöntemi olduğunu biliyoruz. Sinovak aşısı ise çocukluk çağı aşılarımızı da üreten, geliştiren 6 tane farklı aşıyı üreten, aşı geliştirmeyle ilgilenen inaktif aşı üretmede başarısını ortaya koymuş olan bir firma. Şu an adını söylemeyeyim. Aşını geliştirdiğini söyleyen firmaların aşı geçmişinin olmadığını bilelim. Biz öncelikle inaktif aşıyı temin ete çabasında olduk.


Türkiye'nin 2-3 ay içinde dünyanın birçok ülkesinden daha fazla aşıya sahip olduğunu görmüş olursunuz

Yaygın yapıldığını ve güvenilir yöntem olduğunu, sonuçlarını asla bildiğimiz bir aşıydı. Bu aşıyı biz Mart'tan sonra istersek Sinovak dahil olmak üzere birçok aşıyı alabiliriz. Bize Şubat ve Mart ayı dahil aşının teslim edilmesi çabasında olduğumuz için zorlandığımızı söyleyebilirim. Türkiye 2-3 ay içerisinde dünyanın birçok ülkesinden daha fazla aşıya sahip olduğunu görmüş olursunuz. Almanya aşısını Mart sonuna kadar ancak 11 milyon alabiliyor. Biz Şubat ayı sonuna kadar 50 milyona erişebiliyoruz. Daha sonrasında bunu arttırma gayreti içerisindeyiz.

Üç aylık zaman içinde 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız var

Pfizer Nisan ayı dahil olmak üzere ilk günden itibaren talepte bulunduk. Nisan ayı sonrası verilebilecek aşının bizim için önemli olmadığını söyledik. Bir rakam ifade ettiler biz bunun arttırılmasını istiyoruz. Bizim üç aylık zaman içinde 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız var.

Rusya'da üretilen aşıyı biliyorsunuz. Onunla ilgili de toksikolojinin bizim ülkemizde yapılma şartları önemliydi. Onu başlatıyoruz, o da başarılı olursa Rusya'da üretilen aşıyı temin etme noktasında bir sorun olmadığını söyleyebilirim. Bizim özellikle üzerinde durduğumuz, güvenilir olduğunu bildiğimiz inaktif aşıyı daha önemsiyoruz. Diğer aşıların uzun vade ilk defa uygulanıyor, sonuçlarını daha bilmiyoruz. Öncelikle inaktif aşıda ısrar ettik, ucuz olduğu için değil güvenilir olduğu için.

Aşı zorunlu olmayacak

Aşının zorunlu olmasını şimdilik düşünmüyoruz. Daha çok vatandaşımızı ikna ederek kitlesel aşılamayı yaygın yapma hedefindeyiz. Ben süreçte vatandaşımıza aşının güvenirliği ve etkinliği net izah edilirse ben birçok kimsenin bu noktada farklı yaklaşacağına inanmıyorum. Birçok kişinin özellikle yaptıracağına inanıyorum. İnaktif aşı ölü virüs aşısı. Yıllar boyu bilinen yöntem. Uzun vadeli yan etkilerinin ne olduğunu bildiğimiz, daha güvenilir bulduğumuz aşı olduğunu, vatandaşlarımıza etkinliği de ortaya koyarak, Çin Sinovak faz3 çalışmalarını açıklamış olacak. Bizim kendi sonuçlarımızda zannediyorum 1 hafta içerisinde açıklanmış olacak.


Yılbaşı gecesi de kısıtlamaya tabi


Yılbaşıyla ilgili yılbaşı gecesi dahil olmak üzere kısıtlamaların içinde sayın Cumhurbaşkanımız açıklamıştı, yılbaşı gecesi de kısıtlamaya tabi. Gün sayısının artıp, artmama durumu. Bunu gelecek hafta sonuçları ve salgının seyri yeni bir tedbir, kısıtlamayı genişletebilir miyiz, yılbaşını içine katarak, gün sayısını 4 güne çıkarabilir miyiz, bunu gelecek haftaki sonuçlar belirtecektir, ama gecenin kısıtlama içerisinde olduğunu söylemek istiyorum."

#Koronavirüs
#Bilim Kurulu
#Toplantısı
#Salgın
#Pandemi
#Aşı
#Önlem
#Tedbir
#Türkiye
#Fahrettin Koca