Âlemlere rahmet olan Efendimizin doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. Sofrada kendisinden yaşça büyük kimse varsa asla yemeğe başlamadığını, yemek davetlerine hep icabet ettiğini, yemeği hep sağ eliyle yediğini, mutlaka Besmele ile yemeğe başladığını, yemeğin dibini asla bırakmadığını, aile fertlerinin yemeği hep bir arada yemelerini tavsiye ettiğini öğrendik. Fena kokan bir şeyi yemeden evvel defalarca düşündüğünü,
“Acaba birisi rahatsız olur mu?"
diyerek sevdiği bir şey olsa bile yemediğini öğrendik ve ne kadar muhteşem bir Peygamber'in ümmetiyiz diyerek tekrar tekrar şükrettik. Lokma Dergisi bu dosyasında Efendimizin sevdiği yemekleri, onun fazilet dolu hayatındaki yeme içme alışkanlıklarını Nisan ayı sayısında derledi.
Enes (r.a) “
Peygamberimizin en sevdiği yemek kabaktı
" buyuruyor. Bu rivayet Bulgaristan'da yaşayan Müslümanların kültüründe, Peygamberimizin doğum gününde kabak pişirmeyi bir alışkanlığa dönüştürmüş. Asırlar sonra, Peygamberlerinin dünyaya gelişini, yine Peygamberlerinin en sevdikleriyle kutlayan narin kalpler… Bu gelenek, Bulgaristan'da yaşayan Müslümanlar, Türkiye'ye göç ettiklerinde de devam eder. Bugün hâlen Peygamberimizin doğum gününde, göçmen evlerinde kabak özene bezene pişirilir.