Türkiye, başkanlık ve parlamento seçimlerini tarihe önemli bir iz bırakarak başarılı şekilde sonuçlandırdı.
Şeffaf, kavga gürültüden uzak, yüzde doksanlara varan katılımı ile tüm dünyayı imrendiren heyecanlı bir yarış oldu. Dünya da bizimle birlikte, adeta nefesini tutarak izledi. Seçim öncesi, Dünyadan kanaat önderlerinden görüş aldığım bir yazı girişinde şöyle demiştim:
“Dünyada seçim sonuçlarını büyük bir merakla bekleyen iki kesim var: Birincisi, Türkiye’de yönetim değişikliği isteyen bunu envaiçeşit vesile ile destekleyen, daha da önemlisi uluslararası medyaya hâkim ve algı yönetim becerisi yüksek, sadece Türkiye’yi değil, tüm dünyayı algısıyla zehirleyen bir kesim.
Diğeri ise, Türkiye’nin son yirmi yılda bir şekilde kendisine dokunmuş olduğu dünyanın dört bir tarafında sessizce, derinden ama ağızlarında duaları ile bekleyen mazlum dünya.”
Seçim sonuçları birinci kesimi çok üzdü, çünkü yaptıkları algıya kendileri de inanmışlardı ama ne var ki seçim medya ve sosyal medya algısı ile değil sandıktan çıkan oylarla kazanılıyordu. Öyle de oldu.
İkinci kesim seçimleri kendileri kazanmış gibi sevindi, şükür namazı kıldı, sevinç gösterilerinde bulundu.
Seçim sonrası da Yeni Şafak olarak İslam dünyasının çeşitli kesimlerinden, kanaat önderlerinden görüş alalım dedik ve onların nabızlarını tutmaya çalıştık.
Prof. Dr. Fazlulhadi Vezin (Afgan akademisyen ve siyasetçi):
Türkiye’deki seçim festivali, Recep Tayyip Erdoğan’ın zaferi ile sonuçlandı. Erdoğan bir dönem daha başkanlık yapacak. Aynı şekilde Erdoğan’ın başında olduğu Cumhur İttifakı da parlamentoda çoğunluğu sağladı.
Bölgesel ve uluslararası alanda benzeri görülmemiş bir önem kazanan bu tarihi seçimlerin sonuçları açıklanarak, sadece Türkiye tarihinin değil, dünyadaki birçok ülke tarihinin en büyük ve en önemli seçim yarışında perde kapanmıştır.
Türk milleti, temeli merhum Necmettin Erbakan tarafından 20. yüzyılın ikinci yarısında atılan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki öğrencileri ve çalışma arkadaşları tarafından büyük bir başarıyla yenilenip geliştirilerek devam ettirilen Türkiye’nin özgürlük, kalkınma, ilerleme ve kapsamlı medeniyet uyanışı yolunda yürümesini engellemeye yönelik her türlü girişim ve komploları boşa çıkarıp, 28 Mayıs 2023’te şan ve şeref yürüyüşünü sürdürme sözü verdi.
Endonezya Cakarta’dan Fas’ta Tanca şehrine kadar bütün bölge ve dünya ülkelerini meşgul eden ve İslam dünyasının gündemine oturan bu seçimlerin asıl kazananı Türkiye ve tüm mensubiyetleriyle onurlu halkı ise de, Filistin, Suriye, Somali, Lübnan gibi ülkelerde mazlum halkların sevinci tüm dünyada yankılandı. Afganistan, Pakistan, Hindistan, Libya, Sudan, Malezya gibi ülkelerde insanlar şükür namazları kıldılar.
Türkiye’nin demokratik seçim festivalinin en büyük sonucu ve başarısı, Türkiye liderliğinin, halkının ve siyasi partilerinin, halkın siyasi katılım hakkını güvence altına alan özgür, adil ve şeffaf seçimlerle iktidarın devrine izin veren onurlu bir siyasi eylem modelini oluşturmadaki başarısıdır.
Halkların iradesine kanlı darbeler, askeri yönetim veya seçim hilesi yoluyla el koyan otoriter ve baskıcı rejimler tarafından yönetilen birçok ülkenin aksine, lideri, parlamentoyu ve hükümeti seçme pratiği halkın kendi kaderini tayin ettiğini gösteriyor.
Türkiye’de seçimlerde sandıklardan çıkan sonuçlar da kadim tarihi ve kültürel birikimi olan bu ülke insanlarının Adalet ve Kalkınma Partisi liderliğinde son yirmi yılda elde edilen başarıları kararlılıkla sürdürmekte ısrarlı olduğunu gösterdi.
Türk halkı, hayatın çeşitli alanlarında gelişme ve ilerlemeye uygun, zengin medeniyeti ve yenilenmesi ile geçmişin özgünlüğünü koruyan, iç politikalarında ve dünya devletleri ile ilişkilerinde özgürlük, adalet, güvenlik, barış, kalkınma, iş birliği değerlerine saygı duyan ve modern bir Türkiye inşa etmek istiyor.
Türk halkı ve seçilmiş liderliği, medeniyet bağlamında dünya haritasındaki konumunu fark etmeli, şanlı geçmiş ve parlak gelecek aydınlığında görev ve sorumluluklarını dengelemelidir.
İslami ve küresel alanda Türkiye’den beklenen haktan ve adaletten yana durması, mazlumları ve mustazafları koruması, adil insani meseleleri savunmaya devam etmesidir. Çünkü, bu tarihi seçimler ertesindeki Türkiye dünün Türkiye’si değildir.
Asıf Lokman Qazi, (Pakistan Cemaati İslami Uluslararası İlişkiler Direktörü):
Erdoğan’ın seçim zaferi, dünya Müslümanları için gerçekten iki bayram arası bir bayramdı. Endonezya’dan Fas’a, Avrupa’nın göbeğinde ve Kuzey Amerika’daki Müslüman topluluklar arasında bir kutlama ve coşku vardı.
Hayatımda hiçbir Müslüman lider için böyle bir bağlılık ve taraftarlık görmedim. Siyasi yolculuğuna dünyadaki İslami hareketlere ilham kaynağı olarak başladı. Siyasi yolculuğu artık Müslüman milletler ve tüm ümmet için bir ilham doruğuna ulaştı.
Dünyadaki iki milyar Müslüman’ın temsil edilmediği bir dünya düzeni zemininde, Cumhurbaşkanı Erdoğan Müslüman özlemleri ve duygularını dile getirerek boşluğu doldurmuş görünüyor. Filistin, Keşmir ve Rohingya’daki mazlum Müslümanların duygularını ifade ederken, konuşmaları dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mahrum bırakılmış halklarda yankı uyandırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletini 21. yüzyıla güvenle, motivasyonla ve dünyanın en güçlü ulusları arasında sayılması kararlılığıyla taşıdı.
Ülkesindeki insanları bir yanda muhteşem medeniyet mirasına ve diğer yanda da modernite arayışına birlikte ve eşzamanlı bağlamak için liderlik becerilerini başarıyla kullandı.
Stratejik teknoloji ve sanayi alanındaki son mega projeler, Türkiye ekonomisinde yeni bir iyimserlik yarattı. Erdoğan’ın başkanlığının önümüzdeki 5 yılını dünya merakla izliyor olacak.
Dr. Zülfikar Ali Shah (Kuzey Amerika Fıkıh Konseyi Genel Sekreteri ve Milwaukee İslam Toplumu Dini Direktörü):
Muhteşem, muhteşem bir lider ve muhteşem bir zafer. Her şeye rağmen Türk halkı Erdoğan’ı yeniden seçti. O, gerçek bir başkandır. O, Türkiye içinde halkın desteğini arkasına almış, dünyada insanların sevgisini kazanmış gerçek bir liderdir.
Türkiye seçimleri küresel bir ilginin odağındaydı. Bu Türkiye’ye, genelde tüm dünyanın, özel de ise Müslüman dünyanın ilgisini yansıtmaktadır.
Başkan Erdoğan’dan beklentimiz, ne kadar sert geçmiş olsa da seçimi arkada bırakıp yüreğini her bir Türk vatandaşına ve zihnini de dünyanın dört bir tarafındaki mazlum Müslüman ve insanlara açmasıdır. Biz Erdoğan, katkıları ve liderliği ile gurur duyuyoruz: Allah onu ve sevdiğimiz Türkiye’mizi korusun.
Mehdi Gurra (Alsar Vakfı Başkanı, Arnavutluk)
Öncelikle asırlardır her daim gönüllerdeki tahtını koruyan, her daim mazlumun umudu yüce Türk devletine kalbî tebriklerimi; bizlere bu sevinci yaşatan çok kıymetli Türk kardeşlerime hiçbir aldatmaya, propagandalara, yanıltmalara aldanmadan verdikleri doğru karardan dolayı şükranlarımı sunarım.
Şunu bilmenizi isteriz ki, bugün altında yaşadığımız bayraklarımız farklı olsa da sizlerin sevinci bizim sevincimiz, sizlerin üzüntüsü bizim üzüntümüz, sizlerin umudu bizlerin umududur.
Zannedilmesin ki bu sadece Balkanlar’ın umudu, Balkanların sevinci, Müslümanların bayramıdır. Bu bayram günü, iktidara geldiğinden bugüne kadar dil, din, ırk, renk ve dahi hiçbir değer ayırt etmeksizin her daim dertleri ile dertleri dertlendiğiniz, üzüntüleri ile üzüldüğünüz, sevinçleri ile sevindiğiniz dünyanın doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine aldığınız tüm gönüllerin bayramıdır.
Bizlere bu bayramı çok görmeyen doğru kararı veren kardeşlerime tekrar teşekkürlerimi sunarken, tercihini çeşitli gerekçeler ile farklı yapan kardeşlerime de acizane ifade etmek isterim ki, Türkiye sizlerin gördüğünden çok daha geniş sınırları olan, dünyanın her noktasında bir evladı, bir kalbi olan çok büyük ailedir.
Bizim Türkiye gönüllüleri olarak sizlerden istirhamımız, seçim günü göstermiş olduğunuz örnek sağduyu ile adil bir seçim sonucu iktidara gelen Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyin, onunla birlikte yürüyün, ufuklara birlikte koşun, umutları birlikte yeşertin, mazlumları birlikte güldürün, dünya liderliğine giden bu yolda neferleri olarak desteğinizi eksik etmeyin. Etmeyin ki; dünyanın her noktasında evladı olan bu ülkenin umut ışıkları sönmesin, yürekler burkulmasın. Bir tabii vatandaşı olarak bu ülke sizlerin ülkesi ancak yukarıda belirttiğim üzere sınırları haritada gördüğünüzden çok daha geniştir ve bunun daim kılınmasındaki tüm vebal ve sorumlulukta sizlerdedir.
Açık söylemek gerekirse, Türkiye’de yaşayan kardeşlerime güvenimizin yanı sıra; etrafta huzurun, birlikteliğin bozulması yönünde gece gündüz durmaksızın çalışan şer güçlerin olası bir kargaşaya mahal verme olasılıkları bizleri tedirgin etti. Ne zaman ki ilk turda her parti yöneticilerin sağduyu çağrısı ile kardeşçe bir seçim süreci geçirildi, biz Türkiye gönüllüleri de rahat bir nefes aldık. Eminiz ki bundan sonraki süreçte yürütülecek birliktelik ve kardeşlik ile sükuneti bozmak isteyen hiçbir güce imkân verilmeyecek, saha bırakılmayacaktır. Bunu bizlere seçim süreci ve seçim sonrası tüm vatandaşların gösterdiği sağduyu göstermiş, seçim sonrası tüm parti liderlerinin kardeşçe ve birliktelik temalı konuları da perçinlemiştir.
Dr. Muzammil Siddiqi, (Islamic Society of Orange County, Californiya)
Türkiye’de başkanlık seçim sonuçları ilan edildi. Sonuçlar Başkan Erdoğan’ın açık zaferine işaret ediyor Sonuçlardan ziyadesiyle memnun olduk. Bu, Elhamdülillah, Türkiye ve halkı için güzel bir sonuçtur.
Beklentimiz bu seçim zaferinin ümmet için de hayırlara vesile olmasıdır.
Barış, ilerleme ve refah yolunda Türkiye’yi başarı ile yönetmesi için dualarımız Erdoğan iledir. Büyük Türk milletine en güzel temennilerimizi sunarız. Yüce Allah hepimizi doğru yolunda sabit kılsın. Âmin.