
Şüphesiz ki Beşiktaş-Fenerbahçe karşılaşmaları zevkli geçiyor. Bu maçta aynı şekildeydi. Fakat bu maçı 3 ayrı periyod olarak incelemek lazım. İlk 25 ayrı, sonraki 20 ayrı ve ikinci yarı ayrı şekilde.
İlk 25 dakikada; Fenerbahçe’deki pas hataları, adam paylaşmada sorunlar, konsantrasyon kaybı ve hataların ısrarla devam etmesi, Beşiktaş’ta ise doğru alan paylaşımı, ekstra koşular ve başarılı geçişlerle birleşince, Fenerbahçe’deki hatalar zinciri ile skor bir anda 2-0’a geldi. Fenerbahçe’nin Antep ve Stuttgart maçlarında gördük ki, topu rakibe bıraktıktan sonra doğru ön alan baskısıyla sonuca gidebiliyor. Aslında Beşiktaş’ta öyle… Yani Beşiktaş bir set takımı değil. Pas pas pas pas ile gole gidebilecek bir takım değil. Doğru geçişlerle 4-5 pasta rakip kaleye giden bir takım. İlk gole baktığımızda Fenerbahçe’nin 3. bölgede yaptığı top kaybı sonrasında Beşiktaş merkezden gelen ekstra koşularla birlikte 3-4 pasta, halı sahada bile yenmeyecek bir gol attı. İkinci gol sırasında da Beşiktaş topu Fenerbahçe’ye bıraktı. Çıkarken kaptırılan top ve sonucunda gelen gol…
Maçın kaderini ise Orkun değiştirdi. 2-0 önde olmasına rağmen inanılmaz acemilikle yapılan bir faul ve gelen kırmızı kart sonrasında Fenerbahçe oyuna ortak oldu. Deplasmanda olmasına rağmen taraftarının da desteğini arkasına alarak bulduğu gollerle devreye eşitlikle girdi.
İkinci yarı ise Beşiktaş daha derinde savunma yapıp, hızlı kanatlarıyla geçişler kovalamaya çalışırken, Fenerbahçe ise oyunu genişletmeye ve pozisyonlar aramaya çalıştı. Fakat ekstra koşuların gelmemesi ve topun yavaş dönmesi, Beşiktaş’ın kompakt bir şekilde savunmasıyla birlikte net bir pozisyona giremeyen bir Fenerbahçe gördük. Hocanın ikinci yarı yaptığı değişikliklerin de oyuna müthiş bir katkı verdiğini söyleyemem. Fenerbahçe’nin kapalı savunmaları açacak bir oyuna ihtiyacı var. Duran’ın kendi bireysel becerisi ile attığı gol, Fenerbahçe’yi hem galibiyete taşıdı hem de Galatasaray’ın puan kaybı yaptığı haftada camiaya ilaç gibi geldi.
Şunu da belirtmek lazım; Tedesco, takımı beklenenden daha hızlı toparladı. Oyuncular tamamen hocaya inanmış ve güvenmiş. Yönetimin de hocanın arkasında durması, belli ki takım içerisindeki güçlerin hocaya geçmesini sağlamış…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.