Zikredilen hukuki sonuca göre kanıtlananın ayrıca kanıtlanmasına gerek yoktur. Ama daha dört gün önce Refah’ın Mevasi bölgesinde yüzlerce sivil insani yardımlara ulaşmak için hareket halindeyken ABD-İsraili’nin zırhlı araçlarından açılan ateşle 30 Filistinli’nin daha hayatını kaybetmesi ve 150 Filistinlinin yaralanması, görünürde gereksizleşen soykırım kanıtının, artık mahkeme için değil, SiyoNazilerin, vicdanlardaki mahkumiyetinin pekişmesi adına gerekiyor.
Elbette bu kanıtlar yeni bir mahkemeye sunulmayacaklar; elbette hiçbiri Trump’ın planını durdurmayacak, elbette ABD-İsraili’nin vahşilikteki dehşetin sınırlarını zorlamasını engellemeyecek bu görsel malzemeler. Ama Susan Sontag’ın Nazilerin Bergen-Belsen ve Dachau toplama kamplarından elde ettiği birkaç fotoğrafla ruhunda eriştiği şu vicdani ayaklanmanın, şimdiki vicdanlarda da oluşmasını, süreklileşmesini sağlayacaklar:
“Fotoğraflar daha önce hiç görülmemiş olanı gösterdikleri ölçüde bir şok yaratırlar. (...) Mutlak dehşetin mevcut fotoğraflarıyla ilk karşılaşmamız bir tür ifşa gibidir, ifşanın modern prototipidir: bir negatif epifani. Kendi adıma bu karşılaşma Temmuz 1945'te Santa Monica'daki bir kitapçıda tesadüfen bulduğum Bergen-Belsen ve Dachau fotoğraflarıyla oldu. O gün bugündür bir fotoğrafta veya gerçekte gördüğüm hiçbir şey beni bu kadar keskin bir şekilde, derinden ve anında yaralamamıştı. Aslında hayatımı iki döneme ayırmak bana hiç de saçma gelmiyor: bu fotoğrafları gördüğüm günden (o zaman on iki yaşındaydım) önceki ve sonraki dönem. Elbette ki anlamlarını kavrayabilmem için yıllar geçmesi gerekti. Onları görmüş olmam neye yaradı? Fotoğraftan ibarettiler: bahsedildiğini duyduğum, ancak hiçbir şekilde değiştiremeyeceğim bir olaya; güçlükle tahayyül edebildiğim ve hiçbir şekilde teselli edemeyeceğim ıstıraba ait fotoğraflar. Bu fotoğraflara baktığımda bir kırılma oldu. Sınıra ulaşılmıştı ve bu sınır sadece dehşetin sınırı değildi; çaresiz bir yasa boğulduğumu, yaralandığımı ancak duygularımın bir kısmının da katılaşmaya başladığını hissettim. Bu bir şeylerin sonu oldu, aynı zamanda da hâlâ akıttığım gözyaşlarımın başlangıcı…” (Nak.: Georges Didi-Huberman, Her Şeye Rağmen İmgeler, trc.: İnci Uysal, Everest, 2024, s. 120-121; alıntının diğer bir tercümesi için bkz.: Susan Sontag, Fotoğraf Üzerine, trc.: Osman Akınay, Agora, 2011, s. 24)
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.