Türkiye’nin ekonomik ve siyasi gündemi her geçen gün mevsim normallerinin üzerinde sıcaklığını korurken muhalefetin bu gündem içerisindeki konumu da kendi mahallesinde daha fazla sorgulanıyor. 2024 yerel seçimlerinde “zafer” elde ettiğini düşünerek iktidara yürüdüğü rüyasına dalan muhalefeti bir gün Hatay’da halı dokurken, başka bir gün Datça’da zeytinde, sonraki gün de Antalya’da Çekirdeksiz Nar ve Tropikal Meyve festivalinde görüyorsunuz. Partisinin altı okuna rahmet okuyan dinamiklerin tropikalin ruhuna dokunarak halka ulaşma çabaları gerçekten duygu seline yol açıyor. Ülke dörtnala siyasi, sosyal ve ekonomik meselelerle boğuşurken, Özgür Özel’i Manisa’da maraton koşusuna start verirken görebiliyorsunuz. Yetmiyor Manisa Büyükşehir Belediye başkanının görevdeki altıncı ayın nedeniyle düzenlenen etkinlikte görüyorsunuz. MetroPoll’un Türkiye’nin Nabzı Eylül 2024 araştırmasına göre ülkenin en önemli sorunları ekonomi, işsizlik, eğitim ve adalet mekanizmalarındaki sorunlar olarak öne çıkıyor. Muhalefetin bu sorunlar karşısında göstereceği performansa dair ipuçları son bir haftada kendisini ortaya koyuyor. Survivor 2025 birleşme partisine katılmak, lohusa şerbeti festivaline ev sahipliği yapmak, baby shower etkinlikleri düzenlemek, kırk uçurması, gelin hamamı, yağmur duası derken bayram namazı ile final yapacak enflasyonla mücadele politikaları muhalefetin son bir haftalık performansına yakışan düzenlemeler olarak dikkatimizi çekiyor. En önemlisi muhalefettin son günlerin popüler ürünü Dubai Çikolatası ile henüz yan yana gelmemiş olması vatandaşta beklentiyi de artırıyor. İroni yapıyor gibi görünüyorum ama son bir haftada benim görmediğim ama muhalefetin “buradayım be buradayım” dediği bir şey dikkatinizi çekti ise yorumlarda buluşalım.
MetroPoll’un aynı rapordaki araştırma sonuçlarına göre CHP’nin muhalefet yapış tarzını toplumun %67’si beğenmiyor. Oysa tarlaların yanı başında pamuklu elbiseleriyle zeytin ve nar toplayıp halka inme çabası varken bu oran ana muhalefeti üzüyor olabilir. Toplumun yaşadığı derin ekonomik ve sosyal sorunlar varken tropikal meyve festivalleri ve zeytin hasatları ile bu sorunlara dokunma çabası aslında mevcut muhalefet yönetiminin halkın gerçek sorunlarına olan mesafesinin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Aslında Antalya’da tropikalin ruhuna dokunarak 477 kilometrelik Ankara-Antalya mesafesinin ortadan kalkmadığını da görmeyen bir anlayış ortaya konuluyor. Vatandaş temel sorunların çözümüne yönelik alternatif adım ya da öneriler beklerken Özgür Özel’in festivalden festivale koşarak sorunların üzerine pudra şekeri serptiği dikkatlerden kaçmıyor. Tropikal meyvelerin tadına bakmak güzel olabilir, ama bu meyvelerin sofralarda dahi bir karşılığı yoksa halkın gerçekleriyle örtüşmeyen bir politika anlayışıyla karşı karşıya olduğumuz gerçeğinden kaçamıyoruz. CHP seçmeninin dahi yarısının partisinin muhalefet yapış tarzını beğenmediği bir evrende topluma hoş görünme çabalarının yerel seçim zafer sarhoşluğu naralarının ömrünün kısa olduğu görülüyor. Elde etmiş olduğu yerel seçim “zaferi” ile gerçekten de bir nar meyvesi gibi, dışarıdan bakınca güçlü görünen ama içi dağınık bir muhalefet ile karşı karşıyayız.
Muhalefetin Türkiye gerçekleri ile arasına koymuş olduğu mesafe kamuoyu araştırmalarına net bir şekilde yansıyor. Areda Survey’in Eylül ayında yapmış olduğu araştırmada da toplumun %71’i muhalefeti başarısız buluyor. Öyle bir yerdeyiz ki muhalefetin toplumdan uzak oluşu halkın gözünde giderek daha büyük bir problem haline geliyor. Vatandaş enflasyonla mücadele ile muhalefetle mücadele arasına sıkışıp kalıyor. Siyasi iktidarın hatalarını dillendirmek, sahada etkili bir çözüm ve vizyon ortaya koymak yerine genetik kodlarının gereğini yaparak tropikalin ruhuna dokunma çabası gelenekselleşmiş muhalefet anlayışına da yakışmıyor değil. Hepimiz biliyoruz ki tropikalin ruhuna dokunmak yerine Türkiye’nin yoksul sofralarına, işsiz genç ve kadınlarına dokunmak muhalefetin siyaset sahnesinde başarabileceği bir husus değil. Muhalefet nazarında narın çekirdeksiz olup olmadığı toplumun geçim derdinin olup olmadığından daha önemli bir hal alabiliyor.
Tropikal festivallerin cazibesi, Türkiye’nin derin toplumsal yaralarına ne kadar merhem olabilir? Ekonomik zorluklar, jeopolitik gerilimler ve sınır güvenliği gibi temel sorunlarla mücadele eden bir toplumda, narın çekirdeksiz olması bir anlam ifade eder mi? Muhalefetin çözüm üretmek yerine, festivallerle sorunların üzerini örtmeye çalıştığı bir dönemde, halkın desteğini alması mümkün mü? Türkiye’nin önündeki en büyük sorunlar her geçen gün farklılaşıyorken muhalefetin önündeki en büyük ve tek sorun değişmiyor. Toplumun geniş kesimlerine hitap eden somut politikalar geliştirmeden sadece festivallerde boy göstermek, halkın gözündeki algıyı değiştirmiyor. Geldiğimiz noktada yapay seçim zaferleri ile tropikalin ruhuna dokunan muhalefet Türkiye’nin ruhuna dokunmak için bekliyor.
Bizde boş teneke çok ses çıkarır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.