
Eski Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili Malin Bjork'ün temsil ettiği organizatörler, İsrail'le Ortaklık Anlaşması'nın askıya alınmasını talep eden "Avrupa Vatandaş Girişimi"ni başlattı. Girişim kapsamında başvuruda bulunan organizatörler, AB'nin Gazze'de yaşananlardan İsrail'in sorumlu olduğunu tespit ettiğini fakat bir yaptırım kararı alınmadığını ifade etti.
AB Komisyonundan yapılan açıklamaya göre, eski Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili Malin Bjork'ün temsil ettiği organizatörler, İsrail'le Ortaklık Anlaşması'nın askıya alınmasını talep etti.
Organizatörler, İsrail'in Gazze'de kıtlığı savaş aracı olarak kullanma anlamına gelebilecek şekilde insani yardım girişini engellediği ve birçok uluslararası yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirtti.
Organizatörler, İsrail'in Gazze'deki insan hakları ihlallerine rağmen AB'nin Tel Aviv'e karşı herhangi bir yaptırım kararı almadığını ve bunun, AB anlaşmalarına aykırı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
Ayrıca organizatörler, AB'nin İsrail'i insan hakları ihlallerini durdurma, uluslararası hukuku uygulama ve Filistinlilerin acısını hafifletmeye zorlamak için tüm yasal, diplomatik ve ekonomik araçları derhal kullanması gerektiğinin altını çizdi
AB Komisyonu, talebi resmi olarak kayda aldığını açıkladı.
"Avrupa Vatandaş Girişimi"
Girişim AB Komisyonuna sunulmadan önce 7 farklı AB ülkesinde yaşayan en az 7 üyenin bulunduğu organizatör grubu oluşturulması gerekiyor. İsrail'le Ortaklık Anlaşması'nın askıya alınması talebinde Portekiz, Danimarka, Fransa, İsveç, İspanya, Polonya ve Finlandiya'dan üyeler bulunuyor.
Grup oluşturulduktan sonra organizatörler talebi resmi olarak AB Komisyonuna iletiyor ve Komisyon bunu kayda alıp almayacağını açıklıyor.
Komisyondan gelen onayın ardından talebe destek veren AB vatandaşlarından imza alma süreci başlıyor. Süreçte ilerlenmesi için en az 1 milyon AB vatandaşının desteği ve en az 7 AB ülkesinde, her ülkede farklı olan barajın geçilmesi gerekiyor.
Bunun ardından ulusal otoritelerin talebe destek veren kişilerin açıklamasını doğrulaması gerekiyor. Doğrulama yapıldıktan sonra talep AB Komisyonu tarafından değerlendirilmeye alınıyor. Değerlendirme süreci başladıktan sonra 6 ay içinde AB Komisyonunun talebe yönelik nihai kararını vermesi gerekiyor. Komisyonun talebi kabul etme zorunluluğu bulunmuyor.









