İsrail Sarı Hat'a yaklaşanı vuruyor

04:0010/11/2025, Pazartesi
G: 10/11/2025, Pazartesi
Yeni Şafak
Gazze şehrinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi sakinleri Sarı Hat'a en yakın mülteci kampı olmaları hasebiyle bir nevi mahrumiyet bölgesinde yaşadıklarını ve orada "unutulmuş" hissettiklerini vurguluyor.
Gazze şehrinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi sakinleri Sarı Hat'a en yakın mülteci kampı olmaları hasebiyle bir nevi mahrumiyet bölgesinde yaşadıklarını ve orada "unutulmuş" hissettiklerini vurguluyor.

İsrail, Gazze Şeridi'nin yüzde 50'sinden fazlasını kapsayan Sarı Hat boyunca Filistinlilere hayat hakkı tanımıyor, hatta yanlışlıkla da olsa yaklaşanları öldürüyor. Sarı Hat’a yakın bölgede oturanlar en temel ihtiyaçlarına bile erişemiyor. Bölgede yaşayan Halil Hamdiyye, "Burada unutulmuş gibiyiz. Ateş açılıyor. Çadırda biri ayakta olsa başına kurşunu yer ve ölür" diyerek yardım istiyor.

İsrail ordusu, 10 Ekim'de imzalanan ateşkes anlaşmasının birinci aşaması kapsamında Sarı Hat'a çekildi. Kuzeyden güneye Refah'ın dış mahallelerine kadar uzayan bu hat, yaklaşık Gazze Şeridi'nin yüzde 50'sinden fazlasını kapsıyor. Yaşamla ölüm arasında bir sınır çizgisi haline gelen bu hattı geçen veya yanlışlıkla yaklaşan herhangi bir Filistinli, hattın doğusunda konuşlanmış İsrail ordusunun ateşine maruz kalıyor. Filistinlilerin çilesi sadece bununla da sınırlı kalmıyor. Sarı Hat'ta yakın bölgelerde yaşayan Filistinliler, en temel hizmetlere erişemiyor ve insani ihtiyaçlarını karşılamakta büyük zorluk çekiyor. Ancak gidecek başka yerleri olmadığı içinde bu bölgelerde yaşamaya devam ediyor. Gazze şehrinin doğusundaki Şucaiyye Mahallesi sakinleri Sarı Hat'a en yakın mülteci kampı olmaları hasebiyle bir nevi mahrumiyet bölgesinde yaşadıklarını ve orada "unutulmuş" hissettiklerini vurguluyor.


UNUTULMUŞ GİBİYİZ

Şucaiyye sakinlerinden 35 yaşındaki Cemal Davud, bulundukları yerin tehlikeli ve de yaşaması güç bir bölge olduğunu anlattı. Davud, temel insani ihtiyaçlarının hiçbiri olmadığını belirterek “3-4 günde bir su geliyor. İçme suyu değil ama bunu içmeye mecburuz çünkü tatlı su bize 3-4 kilometre uzaklıkta. Bu nedenle tuzlu su içiyoruz, diğer işlerimizi de onunla görüyoruz" diye konuştu. Halil Hamdiyye aşevlerinden yemek gelmediğini aktararak “Hiçbir hizmet girmiyor. Burada unutulmuş gibiyiz" dedi. İçinde bulundukları tehlikeyi de Hamdiyye, "Ateş açılıyor. Çadırda biri ayakta olsa başına kurşunu yer ve ölür." diyerek özetledi. Yaklaşan kışla birlikte kendilerini bekleyen zorluklara da değinen ve yardım çağrısında bulunan Hamdiyye, "Kışı severiz, kış gelsin diye dua ederiz ama artık Allah'ım kış gelmesin diye dua ediyoruz. Kış geldiğinde bu çadırlar bizi korumaz, başka gidecek yerimiz yok. Çadır alacak paramız da yok" ifadelerini kullandı.


#İsrail
#Gazze
#saldırı
#soykırım