Oval Ofis'teki başkanlık koltuğuna 20 Ocak Cuma günü oturan 45'inci ABD Başkanı Donald Trump, seçim dönemindeki tartışmalı vaatlerinden bazılarını daha ilk haftasında yerine getirecek kararnamelere imza atarken, diğer vaatlerini yerine getirme konusunda da istekli olduğunu ortaya koydu.
Kampanya dönemindeki "Müslümanlar ABD'ye alınmasın" önerisiyle çok tartışılan Trump, görevinin ilk haftasında Suriye'den mülteci kabulünü ikinci bir talimata kadar durduran başkanlık kararnamesini onayladı.
Aynı kararnameye göre, tüm mülteci kabulleri 4 ay süreyle askıya alınırken, ABD'nin yıllık kabul edeceği mülteci sayısı da 110 binden 50 bine indirildi.
Trump'ın "katı vize rejimi" kararnamesi, "terörle ilintili olduğu düşünülen" ülkelerden gelenlerin 30 gün boyunca ABD'ye kabul edilmemesi ve bu süre içinde ilave tedbirlerin alınmasını öngörüyor. Metinde doğrudan ülke adı zikredilmese de bu ülkelerin Irak, Libya, Suriye, İran, Sudan, Somali ve Yemen olduğu belirtiliyor.
Kamuoyunda en çok tartışılan konulardan biri olan "Meksika sınırına duvar örülmesi" vaadini yerine getirmek için geçen çarşamba günü başkanlık kararnamesine imza atan Trump, ABD ile Meksika arasındaki iplerin iyice gerilmesine yol açtı.
"Meksika'dan ABD'ye yasa dışı göçü ve uyuşturucu kaçakçılığını önleme" amacıyla duvarın yapılacağını belirten Trump, bir kez daha duvarın masraflarının Meksika hükümeti tarafından ödeneceğini iddia etti.
Trump'a cevaben Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto da "duvarın parasını kesinlikle ödemeyeceklerini" yineledi.
Bu açıklamanın ardından salı günü Washington'da yapılması planlanan Trump-Nieto görüşmesinin "iptal edilebileceğini" kaydeden Trump'a Nieto, "ABD'ye gitmeyeceğim" sözleriyle cevap verdi. Trump'ın da benzer bir açıklamasıyla iki liderin görüşmesi iptal oldu.
Öte yandan Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer, maliyetinin 25 milyar doları bulacağı tahmin edilen yaklaşık bin 600 kilometrelik duvarın finansmanı için Trump'ın, Meksika'dan ABD'ye ithal edilen ürünlere yüzde 20 vergi koymayı düşündüğünü açıkladı. Trump'ın bu konudaki adımlarıyla ilgili tartışmaların devam etmesi bekleniyor.
Aynı gün Trump, yasa dışı göçmenleri koruyan şehirlerin fonlarının kesilmesinin önünü açan bir kararnameye daha imza atarak tüm şehirlere "göçmenlik yasalarına uymaları" çağrısında bulundu.
Seçim kampanyası boyunca ABD'yi içinde bulunduğu ticari anlaşmalardan çekmeyi veya bu anlaşmaları yeniden müzakere etmeyi vadeden Trump, bu sözünü de yerine getirmekte gecikmedi.
Trump, hafta başında imzaladığı bir başkanlık kararnamesiyle ABD'yi, Asya-Pasifik bölgesinde toplam 12 ülkeyi kapsayan Trans-Pasifik Ortaklığı ticaret anlaşmasından çekti. TPP anlaşması, önceki Başkan Barack Obama tarafından iki yıl boyunca müzakere edilmiş ancak ABD Kongresi tarafından onaylanmamıştı.
Benzer şekilde Trump, geçen hafta yaptığı bazı açıklamalarda, ABD'nin de dahil olduğu Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması'nı (NAFTA) yeniden müzakereye açacağını söyledi.
20 Ocak'ta koltuğa oturan Trump, aynı gün akşam saatlerinde, kamuoyunda "Obamacare" olarak bilinen ve önceki Başkan Obama döneminde çıkarılan sağlık reformu yasasının bazı maddelerini değiştiren bir başkanlık kararnamesine imza attı.
Trump, söz konusu sağlık reformu yasasının iptalini öngören kararname ile "Beyaz Saray'daki ilk işim Obamacare'i kaldırmak olacak" sözünü tutma yolunda önemli bir adım attı.
Ayrıca Trump, kürtaj örgütlerine aktarılan fonların kesilmesini öngören bir kararnameyi daha onayladı.
Başkan olduktan sonraki ilk Pentagon ziyaretinde Amerikan ordusuyla ilgili bir başkanlık tezkeresine de imza atan Trump, "orduyu daha da güçlendirme" sözü verdi.
ABD ordusunun büyütülmesi, Amerikan Özel Kuvvetler personelinin sayısının artırılması ve nükleer silahların modernize edilmesini öngören tezkerede, Savunma Bakanlığından 30 gün içerisinde "terör örgütü DEAŞ ile mücadele, eğitim, bakım, mühimmat gibi konularda ordunun hazırlığı ile ilgili bir rapor" isteniyor.
Ekonomi ve enerji alanında seçmenine önemli vaatlerde bulunan Trump, ilk haftasında ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinden ülkenin diğer bölgelerine ham petrol taşıyacak Dakota Boru Hattı Projesi'ne onay verdi.
Benzer şekilde Kanada'dan ABD'ye ham petrol taşıyacak Keystone XL Boru Hattı Projesi'ne de imza atan Trump, aynı zamanda bu iki projenin hızlı faaliyete geçebilmesi için "çevre regülasyonlarını sınırlandıracak" bir başkanlık kararnamesini daha imzaladı.
Seçim döneminde ekonomi ağırlıklı vaatlerde bulunan Trump, 10 yılda 25 milyon istihdam yaratmayı ve yıllık yüzde 4 büyümeyi hedefleyen 2 eylem planı açıkladı.
İş dünyasının üzerindeki regülasyonların en az yüzde 75'inin kaldırılmasını öngören Trump, önceki Başkan Obama döneminde çıkarılan "İklim Eylem Planı" ve "ABD'nin Suları" başlıklı yasaların iptal edilmesiyle işçi ücretlerinde önemli artışlar sağlamayı hedefliyor.
Ayrıca bu planlarda ülkedeki petrol, doğalgaz ve kömür üretiminin artırılmasının amaçlandığı, Amerikan şirketlerinin üretimlerini ABD'ye taşımaları için vergi kesintisi gibi tedbirlerin de alınacağı beyan edildi.
Bunların dışında ekonomi ve idari işlerle ilgili üç karara daha imza atan Trump, ilk haftasında toplam 15 önemli metni onaylayarak Beyaz Saray'a çok hızlı bir başlangıç yapmış oldu.
İngiltere Başbakanı Theresa May, Trump'ın Beyaz Saray'da ağırladığı ilk yabancı lider olurken İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun da şubat ayı başında Washington'ı ziyaret etmesi bekleniyor.
Ayrıca, şu ana kadar sırasıyla Meksika (2 kez), Kanada, İsrail, Mısır ve Hindistan liderleriyle telefon görüşmesi yapan Trump'ın, bugün de Japonya, Almanya, Rusya, Fransa ve Avustralya liderleriyle telefonda görüşmesi bekleniyor.
Trump'ın kamuoyunda çokça tartışılan kabine üyelerinden şu ana kadar sadece 4 tanesi Senatoda oylanarak görevine başlayabildi. Yemin ederek görevine başlayan isimler, Savunma Bakanı James Mattis, İç Güvenlik Bakanı John Kelly, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Mike Pompeo ve ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley oldu.
Ayrıca Trump ilk haftasında, CIA genel merkezi, İç Güvenlik Bakanlığı ve Savunma Bakanlığını ziyaret etti.