
Dijital mecraların çoğalması ve pandemi etkisiyle sinema salonundan uzaklaşan izleyicinin değişen karakterine dair ciddi bir belirtiye dikkat çekmek istiyoruz. Ülkemizde son yıllarda çok izlenen filmlerin ‘gerçek’ hikaye ve yöntemden uzak türler olduğu göze çarpıyor. Animasyon ve fantastik yapımlar çok izleniyor. ‘Gerçek’ filmlerse sinemadan uzaklaşıyor. Festival filmlerini değil ama ticari sinemayı büyük bir sorun bekliyor.
Sinema salonlarında kriz devam ediyor. Hollywood bile çare arıyor. İzleyicinin beğenisi başlığında ise ilginç bir nokta kendini göstermeye başladı. Dijital platformların izleyici alışkanlığını değiştirmesi birçok açıdan tartışılırken çok izlenen filmlerin hikayesinin ve biçiminin gerçek olmaması dikkat çekiyor.
Türkiye’de ve dünyada gişeye baktığımızda 2025’in çok izlenen filmlerinin ezici çoğunluğunun animasyon ya da fantastik yapımlar olduğu görülüyor. Gişe neredeyse ‘gerçek olmayan’a teslim olmuş durumda. Bu yeni bir krizin habercisi olduğu kadar izleyiciye göre tavır gösterecekler için yakın gelecek için yeni bir tasavvur manasına geliyor.

SİNEMA PERDESİ ‘GERÇEK’TEN KOPUYOR
Önce Türkiye’de gişeye bakalım…
Yılın şu ana kadar en çok izlenen filmi, 2024’ün Aralık ayında vizyona giren Rafadan Tayfa: Kapadokya. 2 milyon 280 bin bilet sattıran yapımı 1 milyon barajını zorlanarak aşan Bir Minecraft Filmi takip ediyor. Üçüncü sıradaysa 800 bin kişi tarafından izlenen Sihirli Annem: Hepimiz Biriz yer alıyor. Gördüğünüz gibi bu filmlerin hiçbiri gerçek değil. İkisi animasyon, diğeri ise fantastik-sihir unsurları içeriyor. Şampiyonlar ve Kirpi Sonic 3 de listedeki diğer animasyonlar…
Küresel gişeye baktığımızda dünyada 2025’te en çok hasılat elde eden film, Çin yapımı olan Ne Zha 2… Filmin toplam hasılatı 1 milyar 900 milyon doları buldu. 1 milyar dolar hasılatı geçen Lilo&Stitch ikinci sırada bulunurken, 955 milyon dolar hasılatı bulan Bir Minecraft Filmi ise en çok izlenen üçüncü film… Jurassic World: Yeniden Doğuş, Ejderhanı Nasıl Eğitirsin, Fantastik Dörtlü, Süperman ve Kaptan Amerika da ilk 10’daki diğer ‘gerçek olmayan’ yapımlar…
Önceki yıllarda Türkiye’de Oppenheimer, Atatürk 1881-1919 (1. Film), Bergen, Kesişme: İyi ki Varsın Eren, Hızl ve Öfkeli, Eltilerin Savaşı, 7. Koğuştaki Mucize ve Recep İvedik gibi filmler liste başı olabiliyordu. Küresel gişede Hollywood yapımları yakın tarihte hep başı çekmişti. Bunlar da genellikle fantastik ya da bilim-kurgu filmleriydi. Hollywood açısından değişen fazla bir şey yok. Ülkemizdeyse Hollywood’a dönüşme durumu var.
BAĞIMSIZ SİNEMANIN TUZU KURU MU?
Yakın geleceğe dair önemli ipucu veren bu tablo ticari sinema için ciddi bir sorun gibi görünüyor. Çünkü dijital mecralarda fazlasıyla ‘gerçek’ hikaye ve yöntem gören izleyici, büyülü sinema perdesinde kendisini gerçekten uzaklaştıracak şeyler arıyor. Yani orta vadede sinema perdesinde gerçek hikayelere hasret kalabiliriz.
Elbette bağımsız sinemanın böyle bir derdi yok. Zira sanat filmleri zaten büyük oranda gerçekten beslenip gerçek olarak çekiliyor. Bu tarz filmler zaten sinemada da az izlendiği için söz konusu yeni gelişme ciddi sorun oluşturmuyor.