İnsanlarda sıkça rastlanan en yaygın hastalık ve en bulaşıcı hastalık soğuk algınlığıdır. 200'den fazla virüs bu hastalığı meydana getirirken, kronovirüsler ya da rhinovirüsler soğuk algınlığını tetikliyor. Virüslere karşı, insan vücudu direnç sağlayamadığında sık sık soğuk algınlığına yakalanıyor. Araştırmalara göre anaokuluna giden çocuklarda yılda 12 kez, yetişkinler ise 7 kez görülmektedir. Uzmanlara göre bu hastalık soğuk havada dışarıya çıkmakla alakalı olmayıp, hastalığın tedavisinde antibiyotikler etkili olmamaktadır.
Soğuk algınlığı ciddi bir seyir takip ediyorsa çeşitli komplikasyonlara neden olabilir. Akut bronşit, zatürre, akut bakteriyel sinüzit gibi hastalıklara neden olabileceği gibi çok fazla ilerlemesi durumunda menenjite dahi yol açabilir.
Soğuk algınlığı yaşayan insanların bir kısmında, bağışıklık sisteminin farklı reaksiyon göstermesinde dolayı hiçbir belirti görülmeyebilir. Eğer bakteriler kulak veya sinüslere etki ederse bu durumda hastaya antibiyotik verilmesi gerekir.
C vitamini soğuk algınlığına karşı direnç kazandırır. Öksürük, hapşırık gibi etkileri azaltır. C vitamini açısından zengin olan meyveler tüketilmeli.
Günlük olarak tuzlu su ile burun yıkanır böylelikle burun tıkanıklığını azaltır, ödemi atmaya yardımcı olur.
Özellikle beslenmeye kış aylarında dikkat etmeli, bol sıvı tüketmeye özen gösterilmeli. Metabolizmayı sıkıntıya sokan gıdalardan uzak durmalı.
Soğuk algınlığına yakalanmış bireye temas edilmemeli. Dışarıdan geldiğimizde ilk olarak ellerimizi yıkamak olmalı. Çocuklara da bunu alışkanlık haline getirilmeli.
Tıkanan buruna rahat nefes alması için nemlendirici kullanılmalı. Buhar ile nemlenir burnu rahatlatır.
Sıcak duş alındığında nefesi rahatlatır. Sıcak duş buharı, burun yollarını açar, sinüsleri gevşetir.
Tuzlu su ile yapılan gargara, boğaz ağrısını hafifletir.
Yatarken baş yüksekte tutulmalı bu sayede sinüslerin daha rahat akmasını sağlar.