Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. İnanç Mendilcioğlu, delta varyantının gebelerdeki etkilerini anlattı. “Son varyant gebelerde gerçekten ağır etkiler yarattı. Yatan gebe hasta sayısı arttı, maalesef ağır seyrediyor ve kayıplar da biraz daha fazla oldu” diyen Mendilcioğlu, gebelerde Kovid-19 tedavisinin biraz farklı olduğunu, normalde kullanılan bazı ilaçları hamilelerde kullanamadıklarını dile getirdi. Bu açıdan gebelerde takip ve destek tedavisinin önemli olduğunu vurgulayan Mendilcioğlu, hamileliğin de yarattığı bazı etkilerin bu kadınları zora soktuğunu aktardı.
Gebelerin aynı yaştaki gebe olmayan kadınlara göre hastalığı daha ağır geçirdiğini ve yoğun bakıma girme riskinin daha fazla olduğunu anlatan Mendilcioğlu şunları kaydetti: “Entübe etmek zorunda kaldığımız gebeler oluyor. O açıdan gebe kadınların çok daha dikkat etmesi gerekiyor. Genelde entübe etmek doğum endikasyonu değildir. Gebeliğin haftasına ve bebeğin durumuna göre bebeği doğurtup entübe ediyoruz. Doğum için şartlar uygun değilse bebek anne karnındayken de entübe edilebiliyor. Anne gibi bebeği de korumak entübasyonda ekstra çaba gerektiriyor. Burada bebeğe en az zarar verecek ilaçların kullanımı önemli.” Yüksek tansiyon, şeker, sigara kullanmanın da hastalığın seyrini ağırlaştırdığını anlatan Mendilcioğlu, “Gebelikte kilo alımına çok dikkat edilmesi gerekiyor. Gebelikte alınan aşırı kilolar Kovid-19 için de risk yaratıyor, koronavirüsün gebelerde daha ağır seyretmesine neden oluyor” diye konuştu.
Aşının gebelerde şu ana kadar bir sorun oluşturmadığına değinen Mendilcioğlu şöyle devam etti: “Tüm gebelik boyunca ve emzirme döneminde aşılar yaptırılabiliyor. Bununla ilgili bir sorun görülmedi. Gebeliğin her ayında aşı yaptırılabilir. Başta gebeliğin ilk üç ayında bebeğin organları geliştiği için çekince yaratmıştı ama hastalığın riskini düşündüğünüzde gebeliğin ilk üç ayında da aşı olunması öneriliyor. Gebelik döneminde aşı olan kadınların bebeklerinde sakatlık ya da hastalığa rastlanmadı. Aşılar, bebeğe fayda sağlıyor. Annede oluşan antikorlar bebeğe geçip doğduktan bir süre sonra korumaya devam ediyor. Emzirme döneminde de aşı olunduğunda sütte oluşan antikorlar bebeği koruyor.”
Bursa’da öğretmenlik yapan 27 haftalık hamile Eda Sarıoğlu, yoğun bakımda tedavi gördükten sonra atlattığı koronavirüse karşı aşıyı ertelemenin pişmanlığını yaşıyor. İlk teşhisin ateş, öksürük ve koku duygusunu kaybetmesiyle koyulduğunu anlatan Sarıoğlu, küçük çocuğu olduğu için hemen hastaneye gitmek istemediğini ve ilk 5 günü evde atlattığını söyledi. Altıncı günü fenalaşınca eşinini ısrarıyla hastaneye gittiğini belirten Sarıoğlu, “Hastanede ikinci gün yoğun bakıma indirildim. Yoğun bakımda 1 hafta kaldım. Oradaki doktorlar, hemşireler çok destek oldular, yardımcı oldular. Sonrasında 1 hafta da serviste kaldım ve taburcu oldum” dedi. Sarıoğlu, bebeğinin zarar göreceği düşüncesiyle daha önce Kovid-19 aşısı vurdurmadığını belirterek, şöyle devam etti: “Aslında hasta olunca bebeğime daha çok zarar vermiş oldum. Aşı olmadığıma pişman oldum. Tüm hamilelerin, anne adaylarının, emziren annelerin aşı olmasını kesinlikle tavsiye ederim. Gerçekten bebeklerini düşünüyorlarsa, kendilerini düşünüyorlarsa mutlaka aşı olsunlar. Başka çare yok.”
Kocaeli’de yakalandığı koronavirüs nedeniyle hamileliğinin 29. haftasında erken doğum yapan 29 yaşındaki Merve Pala, aşısını ertelemenin pişmanlığını yaşıyor. Pala’nın Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavisi sürüyor. 28 haftalık hamileyken hastalığa yakalandığını, evde karantinaya alındığını anlatan Pala, “Hastaneye yatırıldım. Birkaç gün serviste kaldıktan sonra artık yeterli gelmemeye başladı. Yoğun bakıma aldılar. Bunun üzerine erken doğum yapmak zorunda kaldım. 29 haftalık doğum yaptım. Bebeğim şu an kuvözde. Aşı olmamıştım. Şu anki aklım olsa kesinlikle aşı olurdum. Belki de bu durumda olmazdım. Eşim aşı oldu, o çok hafif atlattı. Kesinlikle herkese, özellikle gebelere aşı olmalarını öneriyorum” ifadelerini kullandı.