HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, tvnet'te katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Seçimlerin sonucu ne olursa olsun Türkiye'yi kaotik bir ortama sürüklemek isteyenlerin olduğunu belirten Yapıcıoğlu, "15 Temmuz'da yarım bıraktıkları işi tamamlamak isteyenler devrededir. Fakat 15 Temmuz'da canı pahasına onlara geçit vermeyenler 14 Mayıs'ta da onlara geçit vermeyecektir. Biz vatandaşımıza diyoruz ki, onlara bu fırsat doğmasın diye biz olabildiğince yüksek bir seviyeye çıkaralım bu oranı." şeklinde konuştu.
Yapıcıoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"Bizi hedef tahtasına koyanların farklı gerekçeleri var ama buluştukları bir nokta var. Bazıları bizim yaşayışımızdan, inancımızdan dolayı. İslam'a düşman bazı kesimler, doğrudan doğruya İslam'a saldıramıyorlar, farklı kelimelerin arkasına saklanarak, İslami şahsiyetteki kişilere saldırıyorlar. Benim inancıma düşman birisi bana dostluk gösterisi yaparsa ben kendimde şüpheye düşerim."
Muhalefetteki siyasilerin kendi HÜDA PAR üzerinden siyaset yürüttüklerini söyleyen Yapıcıoğlu, "Olur olmaz her yerde sözü bir şekilde HÜDA PAR'a getirip, oradan kendi içine düştükleri handikapları aşmak için, ya da üzerine bir şal örtmek için HÜDA PAR'ı kullanıyorlar. Bir tanesi Millet İttifakı kazanırsa cumhurbaşkanı yardımcısı olacak birisi diyor ki PKK ne ise HÜDA PAR odur. Bir tarafta bir siyasi parti, öbür tarafta eli kanlı, kırk yıldır terör estiren, herkesi öldürmeyi kendisinde bir hak olarak gören terör örgütünü alıyor terazinin iki ayrı kefesine koyuyor. Milletimiz görüyor tabi bu ahlaksızlıkları. Bu bahsettiğimiz güruhun söyledikleri HÜDA PAR'a da AK Parti'ye de hiçbir şey kaybettirmedi. " ifadelerini kulandı.
HÜDA PAR'ın seçim irtibat bürosuna yapılan saldırılar hakkında konuşan Yapıcıoğlu, "Daha öncesinde Mersin'de bir olay oldu. Orada çalışma yapan seçim irtibat bürosuna bir patlayıcı atıldı. Mütemadiyen kendi yandaşlarını bize karşı kışkırtan partiler var. Bunlardan bir tanesi İYİ Parti diğeri de Zafer Partisi. Her meselede sözü bir şekilde HÜDA PAR'a dayandırıyorlar. İYİ Parti'nin liderliyle beraber miting meydanlarında Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı kendi tabanlarını bize karşı kışkırtıyorlar. Trabzon'da yaşanan olaylarla ilgili hukuki süreçleri başlatacağız." dedi. Bir partinin siyasi faaliyetlerini engellemenin ciddi bir suç olduğunu belirten Yapıcıoğlu şöyle devam etti:
"Onlar sizi kışkırtıp size suç işletiyorlar. HDP kendi tabanını bize karşı kışkırttı. 25 binamız saldırıya uğradı. Bazıları tamamen yandı, kullanılamaz oldu. Aradan dokuz yıl gibi bir zaman geçti. Şimdi başka bazı kavramlar üzerinden, bayrak üzerinden provokasyon yapılıyor. Cumhurbaşkanının tabiriyle HDP masanın altından çıktı, masanın kıyısında duruyor, bir yandan sufle veriyorlar bir yandan da provokasyon nasıl yapılıyor bunun dersini veriyorlar. Trabzon'da yaşanan olaylarda Zafer Parti mensupları, İYİ Partililer, CHP'lilerin olduğu çok net bir şekilde ortada. Hatta aralarında HDP'liler bile var."
Demirtaş'ın Kılıçdaroğlu'na desteğinden önce partinin resmi bir genel başkanı var. Onlar da desteği daha önce verdiler. Bugün partinin yöneticisi olup kendi iradeleriyle konuşur gibi görünen, ama Kandil'den sufle alarak açıklamalar yaptıkları göründü. Bunu açık bir şekilde yapıyorlar gizli bir şekilde yapmıyorlar. Bunu kendi iradeleriyle yapmıyorlar, iradeleri Kandil'in elindedir. Yargı bağımsızlığından dem vurup, iktidara gelince kimlerin yargılanacağından bahsediyorlar. Muhtemelen vaatlerinden biri Demirtaş'a özgürlük verecek olmaları. Yıllarca Kürtler adına siyaset yaptığını iddia eden bir partinin yöneticiliğini yapmış bir kişi, Kürtlerin tarihte kimliğini inkar etmiş olan her türlü düşmanlığı yapmış olan. Ama o kitlenin de desteğini almak zorunda olan bir parti mavi boncuk dağıtıyor diye bütün Kürtleri ona destek vermeye çağırıyor. Gerçekten yazık.
CHP lideri Kemal Kılçdaroğlu'nun alevilik ve kürtlük tartışmalarına değinen Yapıcıoğlu, "Ben Kemal bey alevi diye siyaset yapma hakkın yok sözünü Cumhur İttifakı'ndan birinin söylediğini zannetmiyorum. İYİ Partililer söyledi. Eğer Kemal Bey aday olursa ve onun mezhebi üzerinden bir siyaset yapılırsa, bunu mağduriyet olarak kullanırız dediler." şeklinde konuştu. Kürt vatandaşlarının daha yoğun olduğu yerlerde Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kürt olduğu söyleniyor" diyen Yapıcıolu, "Dersimli, Zaza, alevi ve Kürt. Bu nedenle Kılıçdaroğlu'na destek verelim deniyor. Ama Kemal bey diyor ki 'Benim dedelerim Horasan'dan geldi' ben Türkmenim diyor. Ben de Kürt vatandaşa soruyorum eğer kendisi Kürt değilse bu propaganda niye yapılıyor. Eğer kendisi Kürt ise, Kürt olduğunu söyleyemeyen bir insanın size ne hayrı olacak." dedi.
Parti Programımızın ilk cümlesi zannediyorum hemen herkese bir fikir verir. Allah, dünya içindeki her şeyi insanoğlunun ihtiyaçları için var etmiş ve onun hizmetine sunmuştur. Birinci cümle bu. Allah insanı en güzel şekilde yaratmıştır. Bu programda ne var? Bu programda kardeşlik var, adalet var. Bu programda bütün insanların can, mal, din, akıl ve nesil emniyetlerinin korunması gerektiği var. Hukukun maksadı budur. Dininde amaçlarından bir tanesi budur. Biz Müslümanız, önüne arkasına başka bir sıfat koymayı ihtiyaç hissetmiyoruz. Biz inancımızı hayatın merkezine alan ve hayatın bütün alanlarında, ticarette, siyasette, eğitimde, kültürde, dostluk ilişkilerinde Allah'ın koymuş olduğu çizgileri aşmamaya çalışan bir siyasi hareketiz. Bizim ölçümüz İslam'dır. İnancımızın bize emrettiği bir şeyin kanunlar tarafından yasaklanmasının doğru olmadığını düşünüyoruz. İnancımız gereği diyoruz ki bütün insanlar ya yaradılışta bize eştir, ya da dinde bize kardeştir. Din, dil, ırk ya da statüler nedeniyle insanlardan birini aşağıda birini yukarıda görmüyoruz. Biz bütün insanlara böyle bakıyoruz. İnanmayan insanlara da diyoruz ki elimizden gelirse inanmayan insanlara bu dünyada cennet yaşatmak istiyoruz.
Eskişehir'de başka partililer, standa gelip cep telefonuyla çekim yapıyor, bir başkası da bayrağı hediye ediyor. Ama o anda daha geniş bir açıdan çekim yapan bir kardeşimiz var, orada bir metreyi aşkın bayrağı görmüyor, ama kendi cebinden çıkardığı bayrağı, 'bayrak yoktu biz onlara bayrak hediye ettik' demek için veriyor. Bizim bayrakla bir problemimiz yok. Biz bayrakla kavgalı değiliz. Standa gelip İstiklal Marşı okuyorlar. Bizim partililerimiz de onlara eşlik edince diyorlar ki siz susun siz bu marşı okuyamazsınız. Siz eğer bu bayrak bu memlekette yaşayan bir kesimin bayrağı diye lanse ederseniz, birileri de diğer kesimlere diyor ki bu bayrak sizin değilmiş o zaman sizin bayrağınız nerede diyorlar. Ben bayrağa niye karşı çıkacakmışım. Ben dedim ki ne var bayrağın üstünde, hilal var yıldız var. İkisi de İslam'ın simgesi. Bizim bayrakla hiçbir sorunumuz yok.