
Sayıştay Başkanlığı mahalli idarelere ve iştiraklerine ait 2024 yılı denetim raporlarını açıkladı. Bu raporlarda yer alan iştiraklerin denetim raporları acı gerçekleri gözler önüne serdi. Birçok iştirakin sürdürebilirliğini yitirmiş durumda olması buralara neşter atılmasını zaruri hale getirmiştir.
Sayıştay raporlarındaki örnekler üzerinden iştiraklerin (BİT) durumunu ve alınması gereken tedbirleri açıklamaya çalışacağım.
A- Şirketlerin birçoğunda sürdürülebilirlik sorunu yaşanıyor
Birkaç örnek üzerinden konuyu açıklamamız gerekirse halka hizmet için kurulan BİT’lerin kimlere hizmet ettiği ve iflasa sürüklendikleri açıkça görülecektir.
2024 ve önceki yıllara ilişkin Yönetim Kurulu ve Genel Kurul kararları incelendiğinde, Yönetim Kurulu’nun ve Genel Kurul’un bu konu hakkında herhangi bir girişimde bulunmadığı ve TTK’nın 376’ncı maddesi gereğince bu durumu ortadan kaldırmaya yönelik tedbirlerin alınmadığı görülmüştür. Bu itibarla Kanun hükmü gereğince Şirket Genel Kurulu tarafından bu yönde herhangi bir karar alınmadığı takdirde şirketin kendiliğinden sona erecektir.
Yukarıdaki belirtilen hususlar birlikte değerlendirildiğinde şirketin kayıtlı ve ödenmiş sermayesinin 422.676.920,82 TL, 2024 yılı sonu itibari ile toplam zararının 462.031.158,72 TL olduğu göz önüne alındığında, Şirketin uğradığı zararın 2024 yılı sonu itibarıyla ödenmiş sermayesinin tamamını karşılıksız bıraktığı görülmektedir. Her ne kadar, Şirket sermaye artırımı yaparak mali durumunu geçici olarak güçlendirmişse de, ana faaliyetlerinden kaynaklı zararını kara dönüştürecek herhangi bir tedbir alındığına ilişkin bir bildirimde bulunmamıştır.
Sayıştay Başkanlığının internet sitesinde yer alan denetim raporlarına alfabenin başından başlayıp sonuna kadar gidildiğinde iştiraklerdeki manzara daha iyi anlaşılacaktır. İştiraklerde yaşanan sorunların sistemsel olduğu ve acilen neşter atılması gerektiği açıkça görülmektedir.
B- İştiraklerde mevzuatına aykırı işlemler usul haline gelmiştir
İştiraklerin kuruluş mantığına bakıldığında İhale Kanununun katı kuralları nedeniyle işlerin aksamadan hızlı bir şekilde yürütülmesi amaçlanmışken iş başka konulara evrilmiştir. İştirakler kuralsız bir şekilde istenilen kişilere ihale verme ve istediğin kişiyi sınavsız bir şekilde istihdam etme yönteminin ete kemiğe büründüğü yerler haline gelmiştir.
Sayıştay raporları bu durumu bütün çıplaklığı ile ortaya çıkarmıştır.
C- İnternet sitesinde yer alması gereken en basit bilgiler açıklanmıyor
Raporda daha önce de uyarıldığı belirtilerek mevzuat gereğince Şirketin internet sitesinde yayımlanması gereken bazı bilgilerin yayımlanmadığı belirtiliyor. Türk Ticaret Kanunu’na göre sermaye şirketlerinin, kuruluşlarının ticaret siciline tescili tarihinden itibaren üç ay içinde bir internet sitesi açmak ve bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların (finansal tablolar, yıllık faaliyet raporu, genel kurul kararları, denetim raporları vd.) yayımlanmasına özgülemek zorunda olunmasına rağmen buna uyulmadığı belirtiliyor.
Ağızlarından şeffaflığı düşürmeyenlerin şeffaf olmayan bütün uygulamalarını iştiraklerde görmek sıradan hale gelmiştir.
D- İlansız ve sınavsız personel alım yöntemleri sonuna kadar kullanılmıştır
Belediyelerde yaşanan küçük bir değişiklikte binlerce kişinin işinden olması iştiraklerdeki ilansız ve sınavsız personel alımlarının boyutlarını göstermektedir. Belediyelerdeki sadece başkan değişiklikleri dahi birçok insanın işini kaybetmesine yol açmıştır. Özetle kuralsız olarak alınan işçiler yine kuralsız olarak işlerini kaybeder hale gelmiştir.
2025 yılı Eylül ayı verilerine göre iştiraklerde çalışan işçi sayısı 671.863 kişiye ulaşmıştır. Bu kadar büyük bir kitlenin kuralsız bir şekilde işe alınmasına duyarsız kalınmaması gerekiyor.
Sayıştay raporlarında iştiraklerde yaşanan ilansız ve sınavsız işçi alımları açıkça görülmekte olup bu konuyu yıllardır gündeme getirmemize rağmen somut hiçbir adım atılmaması üzüntü vericidir. Nihayetinde işçi işe alanlarda işten çıkaranlarda bu tasarrufları babalarından miras kalan kurumlarda yapmıyorlar. İş sonunda dönüp dolaşıp milletin sırtına vergi olarak binmektedir.
E- İştiraklerde ben yaptım oldu kuralı hakim hale gelmiştir
Raporlara genel olarak bakıldığında derinlemesine hesap kitap yapılma gereğine uyulmadan işlerin yapıldığını görüyoruz. Merkezi idarenin belediye ve iştirakleri üzerindeki denetim yetkisinin kısıtlı olması çok büyük kaynak israfına yol açmaktadır.
Yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere birçok iştirak aşırı zararlardan dolayı sürdürülebilirlik krizi ile karşı karşıya kalmıştır. Buna rağmen iştirakler birilerine yönetim ve denetim kurulu üyeliği verme merkezine dönüşmüştür.
F- Sonuç ve öneriler
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İç Denetim Birimi Başkanlığı vasıtasıyla belediyelere ve iştiraklerine ait Sayıştay denetim raporlarını detaylı bir şekilde inceleyerek bir bütün olarak çalışmayı başlatmalıdır.
Gelinen noktada iştiraklerde işler karma karışık hale gelmiştir. İyi niyetlerle sağlanan imkanlar halka hizmet yerine birilerine hizmet için seferber hale getirilmiştir. Acilen kapı aralıklarının kapatılması ve yetkililerin vicdanla cüzdan arasında bırakılmaması gerekiyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.