Sayıştay’ın yaptığı tespitlere göre İstanbul Büyükşehirde işler karmakarışık

Sayıştay Başkanlığı mahalli idarelere ve iştiraklerine ait 2024 yılı denetim raporlarını açıkladı. Kamuoyunun gündeminde olan birçok sorunlu konunun raporda yer alması bizleri şaşırtmadı. İşin bir de tazmin kısmı var ki bu konular Sayıştaydaki yargılama sonrasında belli olacak. Dünkü yazımda Ankara Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerindeki ürkütücü tespitlere yer vermiştim. Bugünkü yazımda ise İstanbul Büyükşehirdeki 131 adet Sayıştay bulgusundan birkaçına yer vermeye çalışacağım.

Dünkü yazımda Ankara Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinde işlerin karışık olduğunu raporda yer alan örneklerle açıklamıştım. Sayıştay raporunda yer alan bilgilere göre İstanbul Büyükşehirde ise işler iyice karmakarışık hale gelmiş. Yani Ankara Büyükşehir’e rahmet okutturan cinsten.

Araç kiralamalarının ilgisi olmayan ihalelerin içinde temin edilmesinden tutunda personel konularına kadar 131 adet bulgu yer alıyor. Yapılan ihalelerdeki rekabete aykırı yöntemler ise zaten sıradan hale gelmiş durumda.

Raporda yer alan bazı usulsüzlüklere yer verelim ki ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılsın. Raporda; - Park ve bahçeler dairesi başkanlığı tarafından yapılan personel çalıştırılmasına dayalı doğrudan hizmet alımında hatalı uygulamalar bulunması,

- Bazı ihalelerin planlama eksikliği sebebiyle pazarlık usulü ile yapılması sonucunda rekabetin engellenmesi,

- Binek araç kiralamalarının taşıt kiralaması ile ilgisi olmayan ihalelerin içinde temin edilmesi,

- Araç kiralama hizmet alım ihalesindeki yaklaşık maliyetlerin gerçek piyasa fiyatlarına göre oluşturulmaması,

- Kiralama yoluyla edinilen araçların bazılarında araç takip sistem olmaması,

- Harcırah Kanunu çerçevesinde yapılması gereken işlerin ihale kapsamında bir iş kalemi olarak yapılması ve bu kapsamda Business Class uçuş hizmeti alınması,

- Bazı yapım işlerinin farklı yapım işleri kapsamında tamamlatılması ve bu yöntemin genel bir usul haline getirilmesi,

- İhale komisyon kararlarında ortak tutumun olmaması,

- Reklam alanlarının işletilmesi işleri ve bazı taşınmazların kiralama ihalelerinde ihale dokümanında rekabeti kısıtlayıcı hususlara yer verilmesi,

- Büyükşehir Belediyesine ait lojmanların tahsisine ilişkin hatalı uygulamaların bulunması,

- İdarenin yıllık toplam personel gideri sınırının belirlenememesi,

- Doğrudan personel hizmet alımı kapsamında bazı kişilerin arşiv araştırması tamamlanmadığı halde istihdam edilmesi,

- Daire Başkanlığı kadrosuna atanan personelden bazılarının görevini ifa etmeksizin daha alt unvanlara görevlendirilmesi,

- Herhangi bir sözleşmeye dayanmadan belediye şirket personelinin idarede istihdam edilmesi,

- Zabıta Memuru kadrosunda olmayan personele zabıta memurluğu yaptırılması,

- Kiralama yoluyla edinilen araçların takibinin yapılamaması,

- İdare hizmet araçları ile görevlendirme yazısı olmadan il dışına çıkılması.

Raporda, daire başkanı kadrosuna atanan 3 kişinin daire başkanlığı görevini ifa etmeksizin vekaleten müdür veya müdür yardımcısı olarak görev yaptığı belirtiliyor. Buna göre raporda;

1- 01.09.2020 yılında Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğünde şube müdürlüğü kadrosuna naklen tayin olan bir personelin 15.09.2020 tarihinde daire başkanlığı kadrosuna atandığı ancak bu kişinin daire başkanlığı görevini ifa etmeden şube müdürlüğü görevine devam ettirildiği,

3- 21.09.2021 tarihinde müşavir kadrosunda iken İdareye daire başkanı olarak atanan bir personelin daire başkanlığı görevini ifa etmeksizin şube müdürü olarak görevlendirildiği,

tespitlerine yer verildiğini görüyoruz. Kariyer ve liyakati ağzından düşürmeyenlerin yaptıklarına doğrusu pes diyoruz.

Raporda, Meclis kararı ile oluşturulan daire başkanlığı ve birim müdürlüğü sayısından daha fazla sayıda daire başkanı ve birim müdürü bulunduğu ve bu kişilerin tamamına yönetici maaşı ödendiği belirtiliyor.

Yine 145 birim müdüründen 23 kişinin kadro unvanı şube müdürü olmasına rağmen fiilen şube müdürlüğü yapmadığı belirtiliyor.

Kadro unvanı daire başkanı veya şube müdürü olup fiilen bu görevleri yapmayanlar kazanılmış haklarının bulunması dolayısıyla daire başkanı veya şube müdürü maaşı almaktadırlar. Böylece, İdarede 30 Daire Başkanlığı ve 122 Birim Müdürlüğü bulunmasına rağmen, 30 daire başkanı ve 122 birim müdüründen daha fazla sayıda yönetici maaşı ödenmektedir. Bu duruma ise kadrolu birim yöneticilerinin görevlerinden alınarak, yerlerine vekaleten görevlendirmelerin yapılmasının sebebiyet verdiği belirtiliyor.

Sonuç olarak Sayıştay’ın yaptığı tespitlere göre İstanbul Büyükşehirde işler gerçekten karmakarışık bir hale gelmiş. İşin yargı boyutu devam ettiği için biz işin yargı boyutuna hiç girmiyoruz. İşin özeti ise hiç ölmeyecek gibi dünya işlerine dalıp da beklenmedik bir anda eceli kapıyı çalan adam gibi.

Rapor baştan sona okununca ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır. Eğer imam olmaya soyunuyorsanız pantolonunuzda sökük veya yırtık olup olmadığına çok dikkat etmeniz gerekiyor. Anlayacağınız pantolon hiç beklenmedik bir anda yırtılmış ve yama da tutmuyor. İBB’de olan tamda bu.