Türkiye’de düzenlenen en önemli sanat etkiliği bence İstanbul Bienali’dir. Bunun temelinde bienalin uluslarası olması, uzun zamandır devam ediyor olması ve çağdaş sanatla ilişkisi yer alıyor. Sanat denildiğinde benim aklıma çağdaş sanat geliyor. Sizi bilemem.
İstanbul Bienali küratör/küratörlerine ve direktörüne ve hatta bazen de biz sanat izleyicileri pek farkında olmasak da danışma kuruluna göre farklılık gösterir. İlk düzenlendiği tarihten bu yana Türkiye çağdaş sanat üretim biçimini, yaklaşımlarını etkilemiştir. Bunu yaparken de bazı Türk sanatçıların yurtdışına açılmasına da vesile olmuştur. Çünkü bienal Türkiye sanatının dünyaya açılan penceresidir. Bienal sadece 2 yılda bir düzenlenen bir sergi değildir. Buna eşlik eden paralel etkinlikler bütünüyle şehrin merkezine sanatı taşır.
Geçtiğimiz günlerde 18. İstanbul Bienali’nin sanatçı listesi açıklandı. Önceki edisyonlara nazaran bu kez bölgemizden çok daha yoğun bir temsiliyet görmek açıkçası beni çok memnun etti. Ortadoğu’dan, Doğu Akdeniz’den, Balkanlar’dan, Kafkasya’dan gelen sanatçıların işlerini İstanbul’un sergi mekânlarında görmek, hem kültürel bir yakınlığın hem de tarihsel bir borcun ifası gibi olacak. Bunun rastlantısal olmadığını biliyoruz. Bienalin bu edisyonunun küratörünün Lübnanlı oluşu, seçimlerin yönünü derinden belirlemiş. Lübnan, Osmanlı bakiyesinden bugüne, savaşlarla, krizlerle ve yeniden inşa çabalarıyla yoğrulmuş bir ülke. Ama aynı zamanda, bütün bu çalkantılara rağmen sanat ve düşünce hayatının hiç sönmediği, aksine yeni yollar bulduğu bir yer. Küratörün bu geçmişten ve coğrafyadan geliyor olması, İstanbul Bienali’nin seçkisinde hissedilir bir ağırlık kazandırmış.
Batı merkezli sergilerde Ortadoğu çoğu zaman egzotik bir motif ya da politik bir dekor olarak belirir. Oysa bu bienalde işler öyle olmayacağını tahmin etmek zor değil. Burada sanatçılar, kendi hikâyelerini kendi sesleriyle anlatacak. Filistin’den, Suriye’den, Lübnan’dan ya da İran’dan gelen sanatçılar; göç, hafıza, savaş, kayıp ve direnç temalarını estetize edilmiş birer klişe değil, yaşanmış bir hakikat olarak sunacaklar. Balkanlar’dan gelen sanatçılar da benzer biçimde, kolektif travmaları, göç yollarını, yıkılan şehirleri ve yeniden kurulan hayatları görünür kılacaklar. İstanbul’un tarihi olarak bu coğrafyaların kavşak noktası olduğu düşünüldüğünde, bienalin bu seçimi aynı zamanda şehrin belleğini de tazeliyor.
Bence bu yaklaşım, bienali yalnızca uluslararası bir sanat etkinliği olmaktan çıkarıyor, ona bölgesel bir sorumluluk yüklüyor. Türkiye’nin çevresindeki ülkelerle kültürel ilişkilerinin çoğu zaman siyasetin gölgesinde kalması, bu tür sanatsal platformlara çok daha fazla iş düşürüyor. 18. İstanbul Bienali, bu anlamda, bir tür diplomasi işlevi görüyor. Kültürler arasındaki diyalog, çoğu zaman politikacıların diplomasi masalarından çok daha kalıcı sonuçlar üretiyor. Komşularla bu diyalog kurulduğunda da aslıda çok da farklı olmadığımız ortaya çıkıyor.
Bugünlerde çevremizde, özellikle Gazze’de, savaşların, krizlerin ve yıkımların eksik olmadığı düşünüldüğünde, sanatın işlevi daha da önem kazanıyor. Bienal, sanatın bu coğrafyanın acılarını sadece kayda geçirmekle kalmayıp, onları dönüştürebileceğini de gösterebilme şansına sahip. Bu yüzden, 18. İstanbul Bienali’ni sadece sanatsal değil aynı zamanda vicdani ve politik bir sorumlukla ziyaret edeceğim.
Yakın coğrafyaya bu ölçüde yer verilmesini memnuniyetle karşılıyorum. Çünkü bu sadece bir küratörün kişisel tercihleri değil, aynı zamanda İstanbul’un, Türkiye’nin ve bölgenin sanat sahnesine dair olması gereken vizyonu da işaret ediyor. Beinalin küratörü Christine Tohme’nin ortaya koyacağı vizyon bence sonraki edisyonlar için de önemli bir eşik olacak. Bu edisyonun 3 yıla yayıldığını ve 3 Ayaklı Kedi başlığını taşıdığını ve 20 Eylül- 23 Kasım tarihleri arasında ziyaretçileri bekleyeceğini hatırlarım.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.