Aksa Tufanı’nın suları İsrail’i ABD’de de yutuyor

04:003/09/2025, Çarşamba
G: 3/09/2025, Çarşamba
Yasin Aktay

Aksa Tufanı sonrası Gazze halkı tarihte emsali görülmemiş bir soykırıma maruz kalmaya devam ediyor. Vahşetin, yamyamlığın, katliamların en insanlık dışı biçimleri Gazze halkı üzerinde uygulanmaya devam ediyor. Gazze’de soykırım olurken buna sınırsızca destek olanlar olmaya devam ediyor. Suskunluklarıyla ve aslında el altından soykırımcılarla işbirliği yapanlar, zımnen onu destekleyenler, bir an önce Hamas’ın işi görülsün de kendi kabusları sona ersin diye bekleyen Arap liderleri var. En trajik olanı

Aksa Tufanı sonrası Gazze halkı tarihte emsali görülmemiş bir soykırıma maruz kalmaya devam ediyor. Vahşetin, yamyamlığın, katliamların en insanlık dışı biçimleri Gazze halkı üzerinde uygulanmaya devam ediyor.
Gazze’de soykırım olurken buna sınırsızca destek olanlar olmaya devam ediyor.
Suskunluklarıyla ve aslında el altından soykırımcılarla işbirliği yapanlar, zımnen onu destekleyenler, bir an önce Hamas’ın işi görülsün de kendi kabusları sona ersin diye bekleyen
Arap liderleri
var.
En trajik olanı da soykırım yapılırken, bu soykırımı tabii ki onaylamasa da günlük hayatına, siyasi, ticari, içtimai kariyerine dokundurtmaksızın ve hiçbir şey yapamamış olarak kayda geçmekte olanlar var.
Soykırım yapılırken bu insanlar da hayatlarına öylece devam ediyorlardı diye kayda geçmiş olacaklar.
Tabi bu kayda geçmeme motivasyonu da bir başka düzeyde insanlığı harekete geçiriyor. İnsanlık ölmemiş ve aslında hiçbir zaman ölmeyecektir. Ölmeyen insanlık olup bitenlere karşı bir şeyler yapamamanın öfkesini daha akılcı eylemlere kanalize etmeye başlıyor. Boykotlar, protestolar, eylemler Siyonist küresel statükoya karşı küresel bir sivil intifadaya dönüşüyor. Filistin intifadası nasıl İsrail’in huzurunu bozdu, onun bütün foyalarını ortaya çıkardıysa,
Küresel Sumud intifadası da küresel Siyonist hegemonyaya karşı din, dil, renk, coğrafya farkı gözetmeksizin bir muhalefet dili olarak gelişiyor.
İsrail’in insanlığa, akla, izana sığmayan saldırganlığının, Arap ülkelerinin suskunlukla örtük desteğini saymasak, bütün dünyada ABD’den başka bir desteği kalmamış durumda.
İsrail kaybediyor. Öldürdüğü her çocukla kendi geleceğini yok ediyor. Söndürdüğü her Filistinli çocukla kendi ömrünü hızla tüketiyor.
Kurulduğu günden beri hoyratça sömürdüğü Holokost draması bile artık kendi aleyhine çalışıyor.
Kendisini suçlayanlara hemen çevirdiği anti-semitizm silahı kuru sıkı atıyor artık, hiçbir etkide bulunmuyor, hatta yine dönüp kendini vuruyor.
Bütün bunlar bugün bu sonuç için ağır bir bedel ödemiş olan Kassam Tugaylarının açık kazanımlarıdır.
Bu kazanım için bu kadar bedel ödemeye değer miydi diye soranlar cihat, şehadet, ahiret mefhumlarından haberdarlarsa boş konuşuyorlardır, değillerse bile dünya ölçeğinde bir devrime girişmiş bir halkın olağanüstü ufkunu bu vesileyle takdim ederiz.
Bugün Hamas kim ne derse desin Siyonistler istedikleri gibi terörist görsün, bütün dünya nezdinde özgürlük savaşının öncüleri olarak onurlanmış durumda
. Dünya sol-sosyalist hareketinin sözcüleri bile çağımız devriminin ruhunun taşıyıcısı olarak selamlıyor onları. Türkiye solundan hiç sormayın tabi.
Soykırımcı İsrail kan kaybediyor, vurdukça kendi kan kaybediyor.
ABD’den başka desteği kalmamış durumda diyorduk ama ABD’de İsrail için haberler çok kötü.
Bu haberin sonuncusu dün Trump’tan geldi. İsrail için kendisinden daha fazlasını yapan olmadığını söylemeyi de ihmal etmeyen
Trump Daily Caller
’a verdiği röportajında
Gazze savaşının İsrail’e zarar verdiğini ve bu yüzden Tel Aviv’in savaşı bitirmek zorunda kalacağını
söyledi. Trump, kuşatma altındaki Gazze’deki çatışmaların sürmesi nedeniyle İsrail’in Washington’daki siyasi çevreler üzerinde daha önceki nüfuzunu ve baskı gücünü “kaybettiğini” de söyledi. “
İsrail, 15 yıl önce gördüğüm en güçlü lobi grubuydu, Kongre üzerinde tam bir kontrolü vardı; fakat şimdi bunu kaybetti
” diyen Trump buna yakın sözleri daha önce de söylemişti aslında. Cumhuriyetçiler nezdinde bile İsrail yanlısı politikaların artık oy kazandırmadığını söylemiş ama
Epstein davaları dolayısıyla bu sözlerinde ısrar etmeye devam edemediği
üzerinde durulmuştu.
Trump’ın sözleri ABD içerisinde yapılan birçok anketle de destekleniyor. Arkadaşımız
Abdullah Muradoğlu
’nun
ABD içinde İsrail efsanesinin trajik çöküşünün bütün verilerini ortaya koyuyor. Bir önceki yazısında Cumhuriyetçi cephede bile İsrail yanlısı politikaların hızla düşüşte olduğuna dair somut veriler ortaya koyan
Muradoğlu
son yazısında
Quinnipiac Üniversitesi
’nin geçen hafta yayınladığı
da paylaşmış. Bu sonuçlara göre “Demokratlar’ın yüzde 75’i İsrail’e silah gönderilmesine karşı. Keza Demokratların yüzde 77’si İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığına inanıyor. İsrail’in soykırım yapmadığını düşünen Demokratların oranıysa sadece yüzde 11.
Quinnipiac Üniversitesi
2001 yılından itibaren ulusal anket yapıyor. Geçtiğimiz hafta açıklanan anket sonuçlarına göre, Amerikan seçmenlerinde İsrail’e destek tüm zamanların en düşük seviyesinde, Filistinliler’e destekse tüm zamanların en yüksek seviyesinde.”
Quinnipiac Üniversitesi
’nin sonuçlarını başka araştırma verileri de destekliyor. Bir süre önce yayınlanmış olan
ne göre de Demokratların %66’sı, Bağımsızların %45’i, Cumhuriyetçilerinse %38’i İsrail’in soykırım yaptığını düşünüyor.
’in 2025 yılının daha erken zamanlarında yapmış olduğu ankette
de Genel seçmenlerin %45’i İsrail’in Filistinlilere karşı soykırım uyguladığı görüşünde; yalnızca %31’i katılmıyor.
’un 2025 Temmuz’unda yaptığı ankette de İsrail’e yönelik ABD kamuoyunun desteği azalmış durumda: Sadece %32’si Gazze’ye yönelik İsrail’in askeri operasyonlarını onaylıyor. Bu oran 2023'te çok daha yüksekti
Bütün bu sonuçlar Temmuz ayının sonuçlarıydı, şimdi
Abdullah Muradoğlu
’nun köşesinde verilerini aktardığı
Quinnipiac Üniversitesi
’nin sonuçları ise daha taze.
Bu iki ay içinde bile Amerikan kamuoyu çok daha hızlı bir aydınlanma yaşıyor İsrail ve soykırımcı insanlık suçları konusunda, Filistin hakkında.

Trump söyleşisinde daha önce İsrail aleyhine herhangi bir söz söyleyip politika yapmak mümkün olamazdı mealinde şeyler de söylüyor. Oysa bugün artık İsrail lehine olmak ABD politikasında giderek daha büyük bir eksiklik, bir kusur, bir ayıp olarak görülecek hale gelmiş durumda.

Bu ne demek oluyor?
Aksa Tufanının sularının İsrail’in en sağlam kalesi ABD’yi de yutmaya başladığının resmi değilse nedir bu?
Hadi hayırlısı.
#Aksa Tufanı
#ABD
#İsrail