ABD ziyaretiyle dış politikada sahte başarı rüzgarları estiren Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, içeride fırtınayla karşı karşıya. Fransa’da Macron hükümetinin özelleştirme, reform ve kemer sıkma politikalarına karşı demiryolu çalışanları, emekliler, memurlar, öğrenciler ile havacılık, enerji, sağlık, temizlik ve sosyal yardım sektörü çalışanlarının başlattıkları grevler ülke ekonomisini sarsıyor. Bir günlük grevin ülke ekonomisine zararının yaklaşık 2 milyar avro olduğu tahmin ediliyor. Grevler nedeniyle özellikle turizm, eğlence ve restoran sektöründe iptaller başladı. Yaz döneminde yaşanacak olası kayıplar sektör çalışanlarını endişelendiriyor.
47 milyar avro borcu bulunan Fransa Ulusal Demiryoları İşletmesi’nin (SNCF) çalışanları, hükümetin demiryollarını özelleştirmeden geri adım atmaması durumunda grev süresinin tüm yaza yayılabileceği tehdidinde bulundu. SNCF yönetimi, grevin kuruma günlük zararının ortalama 15 milyon avro olduğunu açıkladı.
Ülkede sayıları 15 milyondan fazla olan emekliler, 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe giren Sosyal Katkı Kesintisi’nin iptal edilmesi talebiyle iki kez sokaklara inerken, üçüncüsünün 24 Haziran tarihinde olacağı duyuruldu.
Avrupa ülkeleri arasında en fazla kamu çalışanına sahip Fransa’da 5,6 milyon kamu çalışanı bulunuyor. Macron’un kararına göre memur istihdamı 2020’ye kadar 120 bin azaltılacak. Plana karşı çıkan kamu çalışanları 22 Mayıs’ta seslerini duyurmak için bir kez daha gösteri düzenleyecek.
Ülkenin ulusal havayolu şirketi Air France’da çalışanların maaş artışı ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talepleri yüzlerce uçuşun iptal edilmesiyle sonuçlanan grev kararlarına neden oldu. Toplam 11 günlük grevin şirkete zararı ortalama 300 milyon avro olarak hesaplandı.
20 Mart’ta ülkedeki çok sayıda hastane, acil servislerini bir günlüğüne kapatarak doktor, hemşire ve hastanelerdeki fiziki yetersizliklere dikkati çekmeyi amaçladı. 16 Nisan’da birçok şehrinde düzenlenen gösterilerde sağlık sistemine “acilen neşter vurulması” çağrısı yapıldı.
Hükümetin şubat ayında yasalaştırdığı eğitim reformu ve üniversiteye giriş sistemindeki değişikliklere tepki gösteren öğrencilerin, mart ayından itibaren 60’a yakın üniversite veya fakültede sürdürdüğü eylemler nedeniyle eğitim faaliyetleri durma noktasına geldi. Üniversitelerdeki olaylarda ortaya çıkan zararın 1 milyon avrodan fazla olduğunu açıklandı.