Salgın sürecinde başlayan karantina uygulamaları ile birlikte bazı gıda ürünlerinin stoklanmaya başlaması sonucu gıda fiyatları hızla yükselmeye başlamıştı. Küresel gıda güvenliğini tehlikeye atan Kovid-19, 2020'nin ikinci yarısından gıda fiyatlarında artışa neden olmuştu.
Gıda fiyatları, geçen ay tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), verilerine göre, FAO Gıda Fiyat Endeksi, şubatta ocak ayına kıyasla yüzde 3,9 artış göstererek ortalama 140,7 puan oldu. Artış oranı, geçen yılın şubat ayına göre ise yüzde 24,1 olarak gerçekleşti. Endeks, söz konusu değerle tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.
Arz açığını ve artan gıda fiyatlarını önlemek için Rusya ve Arjantin hükümetleri de Aralık 2021'de, buğday başta olmak üzere tahıl ihracatına kısıtlama getirmişti.
Devam eden Kovid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle gıda fiyatları küresel bazda yükselmeye devam ediyor.
Salgının tetiklediği gıda korumacılığı, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte artarken, emtia fiyatlarında görülen sert yükselişler ve gıda arzına ilişkin endişeler ülkelerin "sıkı bir şekilde" gıda korumacılığına gitmesine sebep oluyor.
Rusya, Ukrayna'ya açtığı savaş sonrası gıda ürünlerinin tedarikinde de küresel bir savaş açtı.
Rusya, bu ay, üçüncü ülkelere beyaz şeker ve şeker kamışı ihracatını, AEB'ye de tahıl ihracatını geçici olarak yasakladı. Söz konusu yasaklar, AEB ülkelerine 30 Haziran'a kadar, üçüncü ülkelere de 31 Ağustos’a kadar uygulanacak.
Arjantin de kendi un sanayisi için buğday tedarikini garanti altına almak ve makarna fiyatlarının artışını frenlemek için bir sistem oluşturma kararı aldı. Arjantin ayrıca, soya yağı ve küspesi ihracatını da durdurma kararı aldı.
Ukrayna ise buğday, mısır, ayçiçeği yağı, gübre ihracatına yasak getirdi. Ukrayna Başbakanı Denys Shmyhal, Ukrayna hükümetinin, gıda rezervi oluşturmayı hedeflediğini belirterek, bunun için ülkenin yıllık tüketimine eşit tahılı geri alacağını bildirdi.
Macaristan da tahıl ihracatı yasağına katılan ülkeler arasında yer aldı.
Dünyanın en büyük palm yağı üreticisi Endonezya ise şirketlere, planladıkları palm yağı ihracatının yüzde 30'luk kısmını yurt içine ayırma zorunluluğu getirdi. Bu oran daha önce yüzde 20'ydi.
Orta Doğu ve Afrika ülkeleri de gıda korumacılığı yapan ülkeler arasında bulunuyor.
Cezayir'de yağ, şeker ve buğday ürünlerine ihracat yasağı getirildi. Cezayir Tarım Bakanı Abdulhafız Heni, Rusya-Ukrayna krizi sebebiyle tahıl ürünlerinde oluşan endişeler üzerine ülkesindeki tahıl stoklarının 2022 sonuna kadar yeterli olduğunu ifade etmişti. Yaklaşık 1,3 milyon ton buğday üretimine sahip Cezayir, yıllık 9-12 milyon ton buğday tüketiyor.
Nisan 2020'de baklagil, yer fıstığı, bezelye, fasulye ihracatına geçici yasak getiren Mısır, Rusya-Ukrayna savaşının ardından bazı gıda ürünlerinde meydana gelen fiyat artışının önüne geçmek için aralarında buğday, mercimek ve fasulyenin de bulunduğu 5 gıda ürününün ihracatını da geçici olarak durdurdu.
Kamerun da yerel piyasadaki fiyat artışları ve tedarik sorununu gerekçe göstererek pirinç, mısır, darı ve sorgum ürünlerine ihracat yasağı getirdi.
FAO'nun Rusya ve Ukrayna’nın küresel tarım için önemine ve iki ülke arasında devam eden savaşın tarım ürünleri pazarına etkisine ilişkin ön değerlendirme raporunda, kuruluşun savaştan önceki tahmininde Rusya'nın mart-haziran döneminde 8 milyon tonluk ihracat yapacağının tahmin edildiği hatırlatılmış ancak son gelişmelerle bu tahminin gerçekleşmesinin zor göründüğü belirtilmişti.
Bu durum da Rusya'nın da arasında bulunduğu ülkelerin uyguladığı gıda korumacılığının ne kadar ciddi boyutta olduğunu gösteriyor.