Demirel, Türkiye'de çok sayıda kullanıcısı bulunan sosyal medyanın son zamanlarda banka dolandırıcılarının merkezi haline geldiğini söyledi.
Demirel, sahte banka reklamlarının büyük tehdit oluşturduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Dolandırıcılar, sosyal medya ağlarının sunduğu 'sponsorlu yayınlar' özelliğini kullanarak, oldukça profesyonel grafiklerle hazırladıkları reklamları çok geniş kitlelere ulaştırabiliyorlar. Bankaların logoları, kurumsal renkleri ve sloganlarının kullanıldığı reklamları gerçeğinden ayırt etmekte zorlanan kullanıcılar, siber dolandırıcılık mağduru oluyorlar."
Bilgi Güvenliği Uzmanı Cumhur Kızıları da sosyal medyada bilgi kirliliğinin gün geçtikçe arttığını, burasının dolandırıcıların oyun sahasını genişlettiğini vurguladı.
Bilinçli dijital vatandaş olarak sosyal medya kullanırken daha dikkatli olunmasının önem taşıdığını aktaran Kızıları, her şeyin devletten beklenmemesi gerektiğini söyledi.
Sosyal medya, banka ve e-posta hesaplarındaki güvenliğin iki aşamalı olarak aktif hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Kızıları, kaynağı bilinmeyen uygulamaların mobil cihazlara yüklenmemesinin önem taşıdığını bildirdi.
Uygulamalara verilen izinlerle kısa mesajlara, fotoğraflara ve daha birçok özel bilgiye erişme imkanı sağlandığını hatırlatan Kızıları, söz konusu durumlarla karşılaşılması halinde ilgili mecralara şikayet edilmesinin önem taşıdığını kaydetti.
Kızıları, sosyal medyada yaşanabilecek mağduriyetleri önlemek için ilgili düzenlemelerin çıkarılması gerektiğini de sözlerine ekledi.