
Maarif Platformu, İstanbul’da 26 Haziran'da çalıştay toplantısı düzenledi. Daha önce de Bursa'da 25 Mayıs'ta bir çalıştay düzenlenmişti. Çalıştaylar zinciri, Türkiye’nin eğitim sahasında son yıllarda gerçekleştirilen en geniş katılımlı, çözüm odaklı ve etkili buluşmalarından biri olarak tarihe geçti.
Bu sürece sadece Bursa’nın kalbinde değil, Türkiye’nin dört bir yanından gelen eğitim aktörlerinin katılımıyla ülkenin vicdan atlasında yoğruldu. Uludağ Üniversitesi’nin akademik zemini, İstanbul ve Bursa’dan katılan Millî Eğitim’in karar vericileri, sınıfın içindeki öğretmenler, sahada çalışan STK temsilcileri, iş dünyasının deneyimli isimleri ve idealist eğitim gönüllüleri omuz verdi.
Bir ayı aşkın sürede şekillenen bu kolektif emek; eğitimde gerçekçi, yerli ve bütüncül çözümler arayanlar için kıymetli bir yol haritası sunuyor. Çalıştayda sonuç raporu da yayımlandı.
Eğitimde zihniyet değişimi şart
Rapor, sadece problemlere teşhis koymakla yetinmiyor; çözümü bir sistem onarımından öte, bir zihniyet inşası olarak ele alıyor. Zira artık parçaları tamir etmek yetmiyor; çürüyen bütünün yeniden, kökünden kurulması gerekiyor.
Geçtiğimiz yüzyılda Türkiye, eğitimi hikmetsiz bilgi yığınlarına ve pragmatik hedeflere kurban etti. Öğretim vardı, ama irfan yoktu. Bilgi birikti, ama şahsiyet inşa edilemedi.
Eğitim, sadece kafaları değil; kalpleri de inşa etme sanatıdır. Bu çalıştayın temel çağrısı tam da budur: Yeniden düşünmeye, yeniden inşa etmeye ve yeniden dirilmeye davet.
Sınavların bitmek bilmeyen maratonu, çocuklarımızın zihnini yorup ruhunu kurutmakta. Eğitim, bu sistemde neredeyse “uyku moduna” geçmiştir; asli görevinden istifa etmiş gibidir.
Ama bu rapor, işte tam burada yüksek sesle konuşuyor: Bu böyle gitmez! Bilim insanları, eğitimciler, öğretmenler ve sahada ter döken uygulayıcılar artık bu gidişata “dur” diyor.