Medeniyet Tasavvuru Okulu’nda (MTO) benzeri olmayan öncü akademik yaz kampları düzenliyoruz dört yıldır. Bu sene altı şehrimizde dokuz akademik yaz kampı düzenleyeceğiz. Bilim felsefesinden tarih felsefesine, siyaset felsefesinden hukuk felsefesine, sinema, edebiyat, mimarlıktan siyere ve pek çok akademik, kültürel ve sanatsal alana kadar sayısız disiplinde yüzlerce özgün makale sunulacak.
Cuma günü yazımda da yazdım, şimdi de altını çizerek hatırlatmak istiyorum: Bütün makalelerin tek derdi var: Sinemada, edebiyatta, sanatta nasıl İslâmî bir dil kurarız; sosyal bilimlerde, felsefede, psikolojide, nörolojide vs. nasıl bir İslâmî kavramsal harita ve metodoloji geliştirebiliriz, sorularının izini sürmek…
Benzersiz, ruh dolu, çap ve kalitenin zirve yaptığı, kardeşlik ruhunun iliklerimize kadar yaşandığı, akademiye ruh, entelektüel hayata derinlik kazandırarak ülkemizin önünü açacak büyük atılımların tohumlarını ekecek bu yılki kamplarımızı, MTO Azerbaycan Temsilcisi Vuqar Azizov kardeşimin nefis kaleminden paylaşmaya devam ediyorum bugün de. Zihin açıcı okumalar…
***
Nebevî Şuur, Peygamberî örnekliğin inşa ettiği bilinçtir. Direnişin dirilişe dönüşmesidir; farkındalıktır, bilinçli inşa gücüdür. Medeniyet burada ayağa kalkar, kendini yeniden tanımlar.
Yolumuz, Çorum’a doğru…
Hz. Peygamber’in (sav) ahlakını taşrada yaşayan halka taşıyan ruh terbiyesi burada yaşanır. Bu şehir, gizli kahramanların, meçhul dervişlerin ve sönük görünen ama güçlü manevî öncülerin şehridir. Çorum, şöhretli merkezlerin ötesinde, Anadolu insanının sessiz derinliğini, istikamette yürüyen sabırlı direnişini temsil eder.
Şiar burada şuura dönüşür. Tarihsel idrakle, krizlere karşı bilinçli bir direniş inşa edilir. Osmanlı medeniyet ruhundan tarihin iç içe geçmiş halkalarından yola çıkarak, yakın tarihimizi bu halkada bir medeniyet tasavvurunun ışığında yeniden ele alıyoruz.
Tarih, düşüncenin somutlaşmasıdır; burada geçmişin yanlış anlamaları ve resmî tarih eleştirisiyle yüzleşilir. Eleştirinin aklı selimle yürütülmesiyle, tarihin kopuşu, İslâm düşüncesi içinde yeniden medeniyet perspektifinde inşa olunur. Hem buradan medeniyet krizinin felsefi temelleri ve bu krizden çıkış yolları tartışılır.
Tarih bilinci, gençliğin eylem ve varoluş anlayışına dönüşür. Gençlik, bu tarih serüveninde medeniyetin yeniden inşası için öncü rol alır.
Geçmişten alınan nefes, bu kampta direniş suuruna dönüşüyor. Çorum kampı, tarihi bir kimlik değil bir duruş olarak okumayı öğretir. Medeniyet sadece kurmak değil kurduğunu korumakla da ilgilidir.
İşte buradaki tarih okumaları ve medeniyet mefkuresiyle mayalanan gençlikte aktif bir bilinç ortaya çıkar: «Bil ki sen, mazinin emaneti ve istikbalin sorumlususun.»
Tarih bilinci ve kriz anlayışı, Necip Fazıl’ın tokat gibi fikirleriyle gençlikteki varoluşsal direnişle somutlaşır. Çorum’da tarihe ve krize olan direniş sadece sloganik değil, bir tohum gibi, topraktan kendi hakikatine doğru tohumun toprağa direnişi, tohum içindeki potansiyelin kabuğa olan direnişi. O direniş ki, kendinden taşarak, Sezai Karakoç’un diriliş rüzgarıyla buluşur. Onun diriliş nesli, medeniyet tasavvurunun ete kemiğe bürünmesidir. Çorum kampı, varoluşa ulaşan serüvenin MTO ile zirveye ulaşmış ahvalidir. Buradan artık tarihe yeni bir kurucu nesil öncü nesil halkaya eklenir.
Gençlik, böylece hem tarihsel mirası sahiplenir hem geleceği kurmaya adaydır.
Çorum: Nebevî Şuur’un Anadolu’daki derin hafızası. Sessizliğinde bir peygamber ahlakı, sabrında bir medeniyet inşası saklı. İskilipli Atıf hocanın Osmanlı ruhundan Cumhuriyete tohum olarak düşen nefesi...
İşte bu kıvama gelmiş nesli yeni bir soru meşgul eder: bilim ve teknolojiyle olan ilişkisini sorgulamaya başlar.
Bu da kampın istikametini sıradaki durağa götürür: Erzincan...
Bilinç burada tahkim edilir. Bilgi, akıl ve hikmetle donanarak doğuyla temas eder. Nebevî Şuur, bir koruma hattına dönüşerek, medeniyeti ilimle tahkim eder. Erzincan, Osmanlı-Safevî hattının tam üzerinde yer alır. Bu, onu siyasî bir sınırdan çok medeniyetin doğu koridoru hâline getirir.
Doğu’dan gelen kültürel ve fikrî akımların süzgeçten geçirildiği ve Anadolu’ya irfan olarak aktarıldığı bir köprü konumundadır.
Bu açıdan Erzincan, medeniyetin içe kapanan değil; dışı özümseyerek içini kuvvetlendiren sınır merkezidir.
Gençliğin direnişi, dirilişi ve varoluşu, bilimsel gelişmeler ve teknolojik dönüşümlerle buluşur. Ama bu nesil, modernitenin bilim sihrine kapılmıyor. Bilimi, felsefesini oluşturur. Onu tanrı konumundan hakikat zemininde belirlenen konuma getirir. İşte Tanrılık aşamasında olan genetik, yapay zekâ gibi alanlarda ortaya çıkan etik ve felsefi sorular medeniyet tasavvuru içinde yeniden belirleniyor. Artık bilim, bu felsefi zeminde belirleyici konumdan hak ettiği belirlenen konuma getirilir.
Bu mesele, medrese misali eğitimin de yeniden gözden geçirilmesine zemin açar. Çağdaş üniversitenin krizleri ve eğitim sistemindeki tıkanıklık, medeniyetin bilgi sistemlerinin yeniden düzenlenmesini zorunlu kılar. İşte Erzincan kampı, geleceği kuracak, üstün zekalıların eğitimi ve Enderun modeli gibi tarihî örneklerle yeniden medeniyet inşası için fikrî temel hazırlar.
Doğuya açılan bu kapı, sadece bir yön değil, aynı zamanda bir misyon taşır. Bu misyon hem Türk hem İslâm alemini kuşatan medeniyet mefkuresidir. İlimle savunma, hikmetle donanmayla Erzincan kampı, medeniyetin epistemolojik vicdanıdır. Bilginin amaç değil, emanet olduğu yerli yerine konulur.
Eğitim bir sistemin ötesinde bir terbiye nefesidir: “Anadolu’yu aşan irfan, doğuya da adalet götürür.”
Erzincan: Sabrı yurt edinmiş, irfanla yeniden doğmuş bir medeniyet dervişidir.
Bu yazı dizisinin teorik temellerini şekillendirirken kendisinden beslendiğim Yusuf Kaplan Hoca’nın cümlelerinin esintisiyle şöyle bitireyim bu yazıyı: Nebevî Şuur burada zuhur eder; tarihsel bilince ve direniş ahlakına dönüşerek, akıl, bilim ve eğitimle korunup taşınır, dirilişin tohumları ekilir, ‘varoluş’un önü açılır...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.