Muvatta ve Ebu Davud'da gelen bir rivayette de şöyle denmiştir: "İbnu Ömer (ra) namaz için iftitah tekbiri getirince (namaza başlayınca), ellerini iki omuzu hizasına kadar kaldırırdı, rüküdan kalkınca daha aşağı kaldırdı.
"Muvatta'nın bir diğer rivayetinde şöyle gelmiştir: "(İbnu Ömer) eğilip doğruldukça her seferinde tekbir getirirdi. İbnu Cüreyc der ki: "Nafi'e (Yani İbnu Ömer ellerini) ilk kaldırmada öbürlerinden daha mı yukarı kaldırıyordu?
" diye sordum. Bana: "Hayır! eşitti" dedi. Ben tekrar: "Öyleyse bana işaret et (göster)" talebinde bulundum. Göğsüne hatta daha aşağıya işaret etti."Rivayete göre, halka namaz kıldırdığı zaman, her eğilip doğrulmada tekbir getirirdi. Kendisine: "Bu tekbirler de ne?
" dendiği vakit: "Bu, Resulullah (sav)'ın namazıdır!" diye cevap verirdi." (Bu hadis, Sahiheyn'in rivayetine lafzen uygundur. Ebu Davud ve Tirmizi'nin bir rivayetinde: "(Ebu Hüreyre) tekbir getirince parmaklarını açardı" denmiştir. Tirmizi'nin bir diğer rivayetinde "O eğilirken tekbir getirirdi" denmiştir)Hz. Aişe (ra)'ye: "Resulullah () oturarak namaz kılar mıydı?
" diye sordum. Bana şu cevabı verdi: "Evet! Halk -veya yaş demişti- O'nun dermanını kesince (yani insanların meseleleriyle ömrünü tüketince, dermandan kesilince demektir)."Resulullah (sav) oturarak namaz kılar, oturduğu halde kıraat buyurur, kıraatinden takriben otuz-kırk ayet kalınca kalkar, kıraatına ayakta devam eder, sonra rüküya ve secdeye giderdi. ikinci rek'atte aynen bunun gibi yapardı.
Namazı bitince, ben uyanıksam benimle konuşurdu, uyuyor isem yatardı.Resulullah (sav)'ın, nafile namazlarını kılarken, ölümüne bir yıl kalıncaya kadar hiç oturduğunu görmedim. Bundan sonra hep oturarak kıldı. Namazda sureyi hep tertil üzere okurdu. Bundan dolayı o sure, aslında ondan daha uzun olan sureden daha uzun görünürdü.
Bana Resulullah (sav)'ın: "Kişinin oturarak kıldığı (nafile) namaz, normal şekilde kıldığı namazın (sevapça) yarısına denktir" buyurduğu söylenmişti. (Kendisinden sormak üzere) derhal yanına gittim. Varınca, Efendimizi oturarak namaz kılıyor buldum. Elimi başının üzerine koydum. Bana: "Ey Abdullah İbnu Amr! Meselen nedir?" dedi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü, bana "Kişinin oturarak kıldığı namaz, normal namazın yarısına denktir" buyurduğunuz söylendi. Halbuki siz de oturarak kılıyorsunuz?" dedim. Aleyhissalatu vesselam: "Evet öyledir. Ancak ben sizlerden biri gibi değilim" cevabını verdi.
Sehl İbnu Sa'd (ra) demişti ki: "İnsanlara, namazda sağ elini sol kolu üzerine koysun" diye emredilmişti." Ebu Hazım devamla der ki: "Ben onun (Sehl'in), bu hadisi Resulullah (sav)'a nisbet ettiğini biliyorum."