Ben Hz. Ömer (ra)'i Haceru'l-Esved'i öperken gördüm.
Onu hem öptü, hem de: "Biliyorum ki sen bir taşsın, ne bir faydan ne de zararın vardır. Ben Resulullah (sav)'ı seni öper görmeseydim, seni asla öpmezdim" dedi."Ben Resulullah (sav)'ı Kabe'den sadece iki rüknü öperken gördüm, bunlar da iki rükn-i Yemani'dir.
Ben, şu iki Yemani rükne ve Haceru'l-Esved'e Resulullah'ın istil^m ettiğini göreliden beri rahat halde de olsam, sıkışık halde de olsam istilamda bulunmayı hiç terketmedim.
Ben İbnu Ömer (ra)'i (tavaf yaparken gördüm. Haceru'l-Esved'i) eliyle istilam ediyor, sonra da elini öpüyürdu.
Bir adam İbnu Ömer (ra)'e Haceru'l-Esved'i istilam etme hususunda sormuştu. Şu cevabı aldı: "Ben, Resulullah (sav)'ın onu hem istilam eder, hem de öper gördüm.
" Adam tekrar sordu: "Pekala, sıkışacak olsam, bana galebe çalacak olsalar, (ne yapayım)?" İbnu Ömer (ra) kızgın bir eda ile: "Soruşu Yemenide batasıca, Resulullah (sav)'ı onu hem istilam eder, hem öper gördüm."Ben Hz. İbnu Abbas ve Hz. Muaviye (ra) ile birlikte idim. Muaviye (ra) hazretleri her rükne uğradıkça istilamda bulunuyordu, İbnu Abbas (ra) kendisine: "Resulullah (sav) sadece Haceru'l-Esved ve Rüknu'l-Yemani'den başka yeri istilam etmezdi" dedi. Hz. Muaviye şu cevabı verdi: "Beytullah'tan hiçbir şey ihmal edilmez." İbnu'z-Zübeyr bütün rükünlere (köşelere) istilamda bulunurdu.
İbnu Ömer (ra) her yedide iki rek'at namaz kılardı.
Zühri'ye, "Ata: "Farz namaz, iki rek'atlik tavaf namazının yerini de tutar" diyor, (ne dersiniz)?" dedim. Şu cevabı verdi: "Sünnete uymak daha iyidir. Resulullah (sav) yedi şavtlık bir tavaf yaptı. Mutlaka onun için iki rek'atlik bir tavaf namazı kılmıştır."
Safa ile Merve arasında, vadinin dibinde koşmak sünnet değildir. Burada cahiliye ehli koşar ve şöyle derdi: "Batha'yı (vadinin dibini) biz ancak koşarak geçeriz."