Tirmizi Gazveler - Huneyn Hadisleri

- Sünen-i Tirmizi
Kitaplar
Tirmizi
Konu Başlıkları
Gazveler - Huneyn
Gazveler - Huneyn Hadisleri
4290-

Huneyn gününde, Hevazin, Gatafan ve diğerleri çocukları ve develeriyle birlikte (savaş yerine) geldiler. O gün Resulullah (sav)'ın ordusunda da 10 bin kişi vardı. 

Mekkeli Tuleka'da Resulullah'ın safında idi. (Savaş başlar başlamaz) hepsi geri kaçtı. Aleyhissalatu vesselam yalnız kaldı. O gün iki defa nida etti. İkisi arasına bir başka söz karıştırmadı. Şöyle ki: Sağ tarafına yönelip: "Ey Ensar cemaati!" diye bağırdı. O taraftakiler: "Buyurun ey Allah'ın Resulü! Biz seninle beraberiz! Müjde" dediler. Aleyhissalatu vesselam sonra da soluna döndü: "Ey Ensar cemaati!" diye bağırdı. O taraftakiler de: "Buyur ey Allah'ın Resulü! Müjde, biz seninleyiz!" dediler. Aleyhissalatu vesselam beyaz bir katırın üstünde idi. Katırdan indi ve: "Ben Allah'ın kulu ve elçisiyim!" dedi. (Müslümanlar toparlanıp mukabil hücuma geçince) müşrikler hezimete uğradı. Aleyhissalatu vesselam çok ganimet elde etti. Onu Muhacirler ve Tuleka arasında taksim etti. Ondan Ensar'a hiçbir şey vermedi. Bunun üzerine Ensariler (ra) (serzenişte bulunup): "Sıkıntı olunca biz çoğalıyoruz: Ama ganimeti bizden başkasına veriyor!" dediler. Bu sözleri Aleyhissalatu vesselamın kulağına ulaşmıştı, hemen Ensar'ı topladı. "Ey Ensar cemaati! Herkes dünyalıkla dönerken, siz Muhammed (sav)'la dönmekten, evinizde onunla beraber olmaktan razı ve memnun değil misiniz?" dedi. Ensar: "Elbette ey Allah'ın Resulü, razıyız, memnunuz!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "İnsanlar bir vadiye yürüseler, Ensar da bir geçide yürüse, ben Ensar'ın geçidinde giderim" buyurdular.
Megazi 56;
Humus 19;
Menakıb 14;
Menakıbu'l-Ensar 1;
Feraiz 34;
Zekat 135;
(1059);
Menakıb;
(3897);
4291-

Bir adam Bera İbnu Azib (ra)'e geldi ve: "Ey Ebu İmare! Huneyn gününde hepiniz geri mi kaçtınız? 

" diye sordu. Bera: "Ben, Resulullah (sav)'ın kaçmadığına şehadet ederim! Ancak, askerlerden yükü hafif olan (aceleciler) ile zırh taşımayanlar Hevazin'in bir kanadına yürüdüler. Halbuki buradakiler okçu kimselerdi. Onları çekirge sürüsü gibi hep birden ok yağmuruna tuttular. Bunun üzerine dağılmak zorunda kaldılar. Böylece düşman, Resulullah (sav)'a yöneldi, Resulullah (sav)'ın katırını Ebu Sufyan İbnu'l-Haris İbni Abdilmuttalib (ra) yediyordu. Aleyhissalatu vesselam katırından indi, dua etti, (Allah'tan) yardım taleb etti. Şöyle diyordu: "Ben Peygamberim yalan değil! Ben Abdulmuttalibin Oğluyum! Allahım yardımını indir." Sonra askerleri düzene koydu. Bera devamla der ki: "Vallahi, biz savaş kızıştı mı Resulullah (sav)'a sığınırdık.Bizim cesurumuz Resulullah (sav)'a, aynı hizada durabilendi."
Megazi 54;
Cihad 52;
61;
97;
167;
Cihad 79;
(1776);
Cihad 15;
(1688);