Resulullah (sa) buyurdular ki: "Allah Teala hakkında hüsnüzan, güzel ibadettendir."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Her nerede olursan ol Allah'tan ittika et ve kötülüğün arkasından iyilik yap, bu onu yok eder. İnsanlara iyi ahlakla muamele et."
Resulullah (sa)'dan ateşe insanları en çok atan şeyin ne olduğu soruldu: "Ağız ve ferc!" buyurdular. En ziyade neyin insanları cennete soktuğundan sordular: "Allah'a takva ve güzel ahlak!" buyurdular.
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Haseb maldır, kerem takvadır."
Resulullah (sa)'a "Hangi insan daha hayırlıdır?" diye sorulmuştu: "Ömrü uzun, ameli de güzel olandır" buyurdular. "Öyleyse insanların kötüsü kimdir?" diye soruldu: "Ömrü uzun, ameli kötü olandır!" buyurdular.
Resulullah (sa) (bir gün): "Size en hayırlınız ve en şerlinizin kim olduğunu haber vermiyeyim mi?" buyurdular ve bunu üç kere tekrar ettiler. Cemaat: "Evet, haber veriniz!" dedi. "En hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve şerri dokunmayacağı hususunda emin olunandır; en şerliniz de kendisinden hayır ümit edilmeyen ve şerrinden de emin olunmayan kimsedir."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "İki haslet vardır, bunlar kimde bulunursa Allah onu şükredici ve sabrediciler arasına kaydeder: 1- Diyanette kendinden üstün olana bakıp, ona uymak. 2- Dünyalıkta kendinden aşağı olana bakıp, Allah'ın kendine vermiş olduğu üstünlüğe hamdetmek. İşte böyle olan kimseyi Allah şükredici ve sabredici olarak yazar. Kim de diyanette kendinden aşağı olana bakar, dünyalıkta da kendinden üstün olana bakar ve elde edemediğine üzülürse Allah onu şükredici ve sabredici olarak yazmaz."
(Bir gün): "Ey Allah'ın Resulü! Kurtuluşumuz nasıl olacak?" diye sormuştum, şöyle cevap verdiler: "Dilini tut, evini genişlet, günahlarına da ağla!"
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kendisi ateşe haram edilen ve kendisine de ateşin haram kılındığı kimseyi size haber vermeyeyim mi? Ateş, (halka) her yakın olana, yumuşak huylu ve insanlara kolaylık gösterene haram kılınmıştır."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kim şu üç şeyden beri olarak ölürse cennete girer: Kibir, Gulül, Borç"
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Halim olan zelle sahibidir, hakim olan tecrübe sahibidir."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Sakın sizden kimse kararsız olup da: "Ben insanlarla beraberim, eğer insanlar iyilik yaparsa ben de iyilik yaparım, kötülük yaparsa ben de kötülük yaparım" demesin. Aksine, nefsinizi sabit tutun, halk iyilik yaptı mı siz de iyilik yapın, kötülük yaparsa zulme yer vermeyin."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Bir mü'minin nefsini alçaltıp zelil kılması muvafık değildir." Orada bulunanlar: "Kişi nefsini nasıl zelil kılar?" dediler. "Takat getiremeyeceği belaya karşı kendini ileri sürer!" buyurdular.
Anlattığına göre, Hz. Aişe (ra)'ye: "Bana bir mektupla vasiyetini yaz, fakat çok şey yazma!" diye bir mektup yolladı. Hz. Aişe de cevaben şöyle yazdı: "Selam üzerine olsun! Emma ba'd: Ben Resulullah (sa)'ın: "Kim halkın öfkesini dinlemeden Allah'ın rızasını ararsa insanların sıkıntısına karşı Allah kifayet eder. Kim de Allah'ın öfkesini dinlemeden halkın rızasını ararsa, Allah onu insanlara havale eder" dediğini işittim, selam üzerine olsun!"
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Mü'min saftır, kerimdir. Facir, hilekardır, içimdir (alçaktır)."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildigim zaman bana salat okumayan kimsesinin de burnu sürtülsün!"
Resulullah (sa): "Üç işi vardır, kıyamet gününde Allah onlara ne konuşur ne nazar eder ne de günahlardan arındırır, onlar için elim bir azab vardır!" buyurdu ve bunu üç kere de tekrar etti. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Öyleyse onlar büyük zarar ve hüsrana uğramışlardır. Kimdir bunlar?" dedim. Şöyle saydılar: "(Elbisesini kibirle, yerlere kadar salıp) süründüren, yaptığı iyiliği başa kakan, malını yalan yeminlerle reklam eden kimseler."
Resulullah (sa) buyurdular ki: Kim bana çeneleri ile bacakları arasındaki şeyler hususunda garanti verirse, ben de ona cennet hususunda garanti veririm."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Zani bir kimse, zina yaptığı sırada mü'min olarak zina yapmaz, hırsız da çaldığı sırada mü'min olarak hırsızlık yapmaz, içkici, içki içtiği sırada mü'min olduğu halde içki içmez; insanların, onun yüzünden gözlerini kendine kaldıracakları kadar nazarlarında kıymetli olan bir şeyi mü'min olarak yağmalamaz."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kişi zina edince iman ondan çıkar ve başının üstünde bir bulut gibi muallak durur. Zinadan çıkınca iman adama geri döner." [Tirmizi, şu ziyadede bulunmuştur: "Ebu Cafer el-Bakır Muhammed İbnu Ali'nin: "Bunda imandan çıkıp İslam'a geçiş vardır" dediği rivayet edilmiştir."]
Resulullah (sa) buyurdular ki: "İnsanlara merhametli olmayana Allah Teala merhamet etmez."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Mu'mine zarar veren veya hile yapan mel'undur."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kim mü'mine zarar verirse Allah da onu zarara uğratır. Kim de mü'mine meşakkat verirse, Allah da ona meşakkat verir."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "İşleyene daha dünyada cezası çarçabuk gelmeye en layık günah zulüm ve sıla-ı rahmin koparılmasıdır, bu cezanın dünyada gelmesi, ahiretteki cezaya kefaret değildir."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Cehennem, bozguncu, cimri ve başa kakıcı her insana yakındır." [Bir rivayette de şöyle buyrulmuştur. "Cennete ne bozguncu, ne cimri, ne de başa kakıcı giremez."]
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kim görmediği halde rüya görme iddiasına kalkarsa (kıyamet günü) arpa daneciğine düğüm atması teklif edilir. Kim de kendisinden hoşlanmadıkları halde, bir grubun konuşmasını dinleme gayretine düşerse kıyamet günü kulağına erimiş kurşun dökülür. Kim bir sureti tasvir ederse (kıyamet günü) azaba uğrar ve bu yaptığına ruh üflemesi emredilir, ama üfleyemez."
Sabit İbnu Dahhak radıyallahu anh anlatmıştı: "Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kim, bile bile, yalan yere İslam'dan başka bir din ile yemin ederse, bu kimse dediği gibidir. Kim kendisini bir şeyle öldürüp (intihar ederse) kıyamet günü. o şeyle azab verilir. Kişinin gücü dışında olan bir şey üzerine yaptığı nezir muteber değildir. Mü'mine lanet etmek onu öldürmek gibidir. Bir mü'mine küfür nisbet etmek onu öldürmek gibidir. Kim kendisini bir şeyle keserse kıyamet günü onunla kesilir. Kim malını çok göstermek için yalan bir iddiada bulunursa, Allah onun azlığını artırır."
Resulullah (sa) buyurdular ki: "Kardeşine karşı şamata yapma. Allah ona afiyet sana da belayı verir."
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.