Duanın Keyfiyeti ile İlgili Hadisler

- Kütüb-i Sitte Hadisleri
Kitaplar
Tümü
Konu Başlıkları
Duanın Keyfiyeti
Duanın Keyfiyeti Hadisleri
1772-

Resulullah (sav) dua eden bir adamın, dua sırasında Hz. Peygamber (sav)'e salat ve selam okumadığını görmüştü. 

Hemen: "Bu kimse acele etti" buyurdu. Sonra adamı çağırıp: "Biriniz dua ederken, Allahu Teala'ya hamd-u send ederek başlasın, sonra Hz. Peygamber (sav)'e salat okusun, sonra da diledigini istesin" buyurdu.
Da'avat 66;
(3473;
3476);
Salat 368;
(1481);
Sehv 48;
(3;
44);
1773-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Dua sema ile arz arasında durur. Bana salat okunmadıkça, Allah'a yükselmez. 

[Beni hayvana binen yolcunun maşrabası yerine tutmayın. Bana, duanızın başında, ortasında ve sonunda salat okuyun.]" (Tirmizi, bunu Hz. Ömer (ra)'e mevkuf olarak rivayet etmiştir. Rezin ise merfu olarak rivayet etmiştir.)
Salat 352;
(486);
1774-

Resulullah (sav), Hz. Ebu Bekir, Hz, Ömer (ra) beraber otururlarken ben namaz kılıyordum. 

(Namazı bitirip) oturunca, Allah'a sena ile zikretmeye başladım ve arkasından Resulullah (sav)'a salat okuyarak devam ettim. Sonra kendim için duada bulundum. (Bu tarzımı beğenmiş olacak ki) Hz. Peygamber (sav): "İşte! İstediğin veriliyor, işte! İstediğin veriliyor." dedi.
Cum'a 64;
(693);
1775-

Resulullah (sav) birisine dua edeceği vakit önce kendisine dua ederek başlardı. 

Da'avat;
10;
(3382);
1776-

Ebu Züheyr en-Nümeyri (ra)'den naklen anlatıyor: "Bir gece Resulullah (sav) ile beraber çıktık. Derken bir adama rastlatdık. 

Sual (ve Allah'tan talep) hususunda çok ısrarlı idi. Resulullah (sav) onu dinlemek üzere durakladı. Ve: "Eğer (duayı) sonlandırırsa vacib oldu!" buyurdu. Kendisine: "Ne ile sonlandırırsa ey Allah'ın Resulü!" denildi. "Amin ile" dedi, uzaklaştı. Adama: "Ey fülan! Duanı aminle tamamla ve de gözün aydın olsun!" dedi.
Salat 172;
(938);
1777-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden biri dua edince "Ya Rabb! Dilersen beni affet! Ya Rabb dilersen bana rahmet et!" demesin. Bilakis, azimle (kesin bir üslubla) istesin, zira Allah Teala Haretleri'ni kimse icbar edemez."

Da'avat 21;
Tevhid 31;
Zikr 7;
(2678-79);
Kurban 28 (1;
213);
Da'avat 79 (3492);
Salat 358;
(1483);
Dua 8;
(3854);
1778-

Bir sefere (Hayber Seferi) çıkmıştık. Halk (yolda, bir ara) yüksek sesle tekbir getirmeye başladı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) (müdahele ederek): "Nefislerinize karşı merhametli olun. Zira sizler, sağır birisine hitab etmiyorsunuz, muhatabınız gaib de değil. Sizler gören, işiten, (nerede olsanız) sizinle olan bir Zat'a, Allah'a hitab ediyorsunuz. Dua ettiğiniz Zat, her birinize, bineğinin boynundan daha yakındır" dedi.

Da'avat 50;
67;
Cihad 131;
Meğazi 38;
Kader 7;
Tevhid 9;
Zikr 44;
(2704);
Da'avat 3;
69;
(3371;
3467);
Salat 361;
(1526;
1527;
1528);
1779-

Resulullah (sav), bir kimsenin: "Ya Rabbi, senden nimetin kemalini taleb ediyorum" dediğini işitmişti. Sordu: "Nimetin kemali nedir?" "Bu bir duadır, onunla dua edip, onunla hayır (çok mal) ümid ettim" dedi. Resulullah (sav) "Sordum, zira, nimetin kemali cennete girmektir, ateşten kurtulmaktır" dedi. Bir başkasının da şöyle dediğini işitti: "Ey celal ve ikrab sahibi Rabbim!" hemen şunu söyledi: "Duana icabet edilmiştir, (ne arzu ediyorsan) durma iste." Derken, bir başkasının: "Ya Rabbi senden sabır istiyorum!" dediğini işitmişti, ona da: "Allah'tan bela istedin, afiyet de iste!" dedi.

Da'avat 99;
(3524);
1780-

Resulullah (sav) özlü duaları tercih eder, diğerlerini bırakırdı.

Salat 358;
(1482);
1781-

Resulullah (sav) duayı üç kere yapmaktan, istiğfarı üç kere yapmaktan hoşlanırdı.

Salat 361;
(1524);